Maden İhracatı Krizi Atlattı



Temmuz'da yüzde 33 artışla 86 milyon doları aşan Ege maden ihracatı, kriz öncesinı bile geride bıraktı. Rahatlayan ihracatçı, “Gerekli şartlar sağlansın, ihracatı 5 katına çıkaralım” dedi.

GEÇTİĞİMİZ aralık ayından bu yana sürekli yüzde 30'un üzerinde ihracat artışına imza atan Egeli madenciler, 2010 yılı ile birlikte dünyada talebin yükseldiğine dikkat çekti, “İhracatı 3-5 kat daha artırabiliriz, ancak gerekli koşullar sağlanmalı” dedi. Temmuz ayında yüzde 33 artarak 86 milyon 354 bin dolara yükselen Ege İhracatçı Birlikleri maden ihracatı, kriz öncesi yıl olan 2008'in aynı döneminde yapılan 83 milyon 776 bin dolarlık ihracatı da geçmeyi başardı. Krizin etkilerini atlatan ihracatçılar, dünyada talebin yükseldiğini, Türkiye'nin büyüyecek pazardan payını alabilmesi için acil önlemlere ihtiyaç duyulduğunu vurguladı. Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Arslan Erdinç, dünyada maden ve mermer alanında büyük bir pazar olduğunu ve kriz sonrası büyüme sürecine girdiğini belirterek, “Kriz öncesi rakamları yakalamaktan memnunuz. Ancak bizim istediğimiz koşulların çok azı bile karşılansa ihracatı 3-5 kat artırmak” diye konuştu.

KUR LOBİSİ

Katma değeri yüksek işlenmiş ürün ihracatının artması için döviz kurlarındaki düzenlemelerin önemini vurgulayan Erdinç, “Kurlarla ilgili isteklerimiz gerçekleşmiyor, çünkü lobiler güçlü. Faiz lobileri ve ithalatçı sektörler büyük rant elde ediyor” dedi. Dünyada inşaat sektörünün toparlanmasıyla birlikte maden ve mermer talebinin de artacağını söyleyen Erdinç, “Eğer dünya pastasından yeterli pay almak istiyorsak önlemlerimizi bugünden almalıyız. Enerji ve hammadde olan ülkelerde para var ve muazzam inşaat yapıyorlar. Bu potansiyeli değerlendirmeliyiz” dedi.

TEK YERLİ KALDIK

Maden ve tarım sektörleri hariç Türkiye'deki birçok sektörün ithalatçı hale geldiğini vurgulayan Erdinç, “Otomotiv sektörü kullandığı hammadde ve yarı mamullerin yüzde 70'ini dışardan alıyor. Bunun gibi beyaz eşya, elektronik hatta tekstil sektörü bile ithalata bağımlı hale geliyor. Yüzde 100 yerli girdiyle üretilen bu sektörlerin desteklenmesi için madem döviz kurlarına dokunulmuyor, o zaman sübvansiyon lazım” diye konuştu.