Lojistik Köy Projesi Rafa Kalktı, İhracat Çamura Saplandı



İstanbul'da yaşanan sel felaketinden büyük darbe yiyen nakliyeciler, yaşanan dramı "ekolojik felaket" olarak tanımlayan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Kadir Topbaş'a isyan etti. 2006 yılında İBB'nin gündeme aldığı ancak daha sonra yapımı durdurulan Hadımköy ve Tuzla'da "lojistik köy" kurma projesini hatırlatan sektör temsilcileri, "3 yıl önce bu lojistik köyler kurulsaydı, şimdi bu acıları yaşamak zorunda kalmazdık" değerlendirmesinde bulundu.

İstanbul Metropolitan Merkezi'nin 2006 yılında "Yapılması mutlaka gerekli" şeklinde görüş bildirmesine rağmen, İBB'nin Hadımköy'de lojistik köye geçit vermediğini dile getiren Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) Başkanı Tamer Dinçşahin, "Biz bu işin peşini hiç bırakmadık. Sel felaketinden sonra da lojistik köy kurulması için mücadeleye devam edeceğiz ama bu arada 3-4 yıl kaybetmiş olduk" dedi.
 
200 TIR selden zarar gördü

Dere taşkınlarının neden olduğu sel sonucunda yalnızca İkitelli'deki Osmanlı ve Kamer TIR garajlarında 13 TIR şoförü hayatını kaybederken Halkalı Gümrüğü de hesaba katıldığında 200'den fazla TIR zarar görürdü. Can ve mal kaybı nedeniyle yasa boğulan nakliyeciler, bir daha böyle bir felaket yaşanmaması için İstanbul'a bir an önce "lojistik köy" kurulmasını istiyor. Çünkü İkitelli-havaalanı yolu üzerinde 80'e yakın depo ve TIR garajı bulunuyor. Ancak bu lojistik noktalarının yarısından fazlası altyapısı yetersiz, günlük ihtiyaca cevap vermek için kurulmuş tesislerden oluşuyor.

Oysa 3 yıl önce UND ile İstanbul Metropolitan Merkezi'nin yürüttüğü çalışmalarla Hadımköy ve Tuzla'da iki ayrı lojistik köye ihtiyaç olduğu ortaya konmuştu. Yapılması planlanan lojistik köyler hem nakliye sektörünü her iki yakada derli toplu bir merkezde birleştirecek hem de her gün İstanbul trafiğine girmek zorunda kalan 4 binden fazla TIR'ı kent dışına çıkaracaktı. Lojistik köylerin kurulması ile şehiriçinde bulunan 7700 depo ve 424 antrepo da bir alanda toplanacaktı. Fakat, belediye tarafından kabul edilen ve 1/100 binlik planda da yer alan bu proje hayata geçmedi. Lojistik köy projesi birdenbire "Daha ayrıntılı çalışmaya ihtiyaç var" denilerek belediye meclisi gündeminden geri çekildi. Böylece, lojistik köy kurma planı rafa kaldırılmış oldu.
 
İBB, 95'ten beri bir şey yapmadı

Lojistik köylerinin öneminin son sel felaketi ile bir kez daha ortaya çıktığını belirten UND Başkanı Tamer Dinçşahin, "Bugün İstanbul'da dağınık, altyapısı oturmamış, şehir trafiğini aksatan ve mal akışı önünde engel olan birçok nakliye noktası var. Bunların hepsinin ana ulaşım yollarına yakın ama İstanbul'un dışında olan bir bölgeye çıkarılmasını istiyoruz" dedi. Lojistik köylerin gümrük alanlarını da içine aldığına işaret eden Dinçşahin, "Bugün Hadımköy'de bir lojistik köy olması, Halkalı Gümrüğü'nü de içine alacaktı. Böylelikle sel nedeniyle ihracat-ithalatta yaşanan zarar da oluşmayacaktı" eleştirisinde bulundu.

TIRSAN Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Nuhoğlu ise "Başbakan'ın ve Topbaş'ın bu konuda hassas olduğunu biliyorum. Ancak süreç içinde bu konu biraz ikinci plana atıldı" dedi. Aynı zamanda Sektörel Dernekler Federasyonu (SEDEFED) Başkanı olan Nuhoğlu, sel felaketinin ardından lojistik köy projesinin yeniden gündeme alınması gerektiğini ifade etti.

Sel nedeniyle 2 milyon euroluk zarara uğrayan Çağatay Nakliyat'ın sahibi Mahi Şahin ise "2006'da lojistik köy kurulsaydı, bu sıkıntılar yaşanmazdı. Dünyanın lider kara taşımacıları olmamıza rağmen, kendi ülkemizden destek göremiyoruz. İkitelli ve civarındaki derme çatma garaj ve depolar bunun bir göstergesi" diye konuştu.
 
Zarar gören tırlar sigortasız çıktı

UND Başkanı Tamer Dinçşahin, dün düzenlediği basın toplantısı ile sel felaketinin nakliye sektöründe yarattığı zarara ilişkin bilgi verdi. Yalnızca Halkalı Gümrüğü hariç 120 TIR'ın zarar gördüğünü belirten Dinçşahin, garajlarda park halinde bekleyen ve sel sonucunda kullanılamaz hale gelen TIR'ların büyük kısmının "sigortasız" olduğunu söyledi. Dinçşahin, "Bilindiği üzere ekonomik kriz nedeniyle sektörümüzde yer alan firmalarımız araçlarının yaklaşık yüzde 25'ini parklara çekmek zorunda kalmıştı. Bu kapsamda maliyet kalemlerini de en aza indirebilmek adına parklara çekilen araçların sigortaları da iptal ettirilmişti" dedi. Dinçşahin, nakliyecilerin zararının en aza indirilmesi için zarara uğrayan işletmelerin KDV ödemelerinde düzenleme yapılmasını, bölgenin 'afet bölgesi' ilan edilmesini ve şirketlerin SGK ödemelerinin ertelenmesini istedi.
 
Alan incelemesi 3 yıldır sürüyor

İBB'ye bağlı İstanbul Metropolitan Merkezi (İMP), Hadımköy ve Tuzla'da yapımı planlanan lojistik köylerin 3 yıldır hayata geçirilememesinin nedeni olarak "yapılan ayrıntılı incelemeler"i gösterdi. Sel felaketi sonrasında lojistik köylere ilişkin altyapı çalışmalarına hız vereceklerini dile getiren İMP Lojistik Bölümü Şefi Gülşen Aydın, "Neden 3 yıl boyunca bu çalışma tamamlanmadı" şeklindeki sorumuza ise şu yanıtı verdi: "Kararın değerlendirilmesi, uzmanlar tarafından incelenmesi ve ilgili kurumların görüşlerinin alınması nedeniyle süreç uzuyor. Ayrıca arazinin jeolojik yapısı, mülkiyet durumu ve finans kaynakları inceleniyor. Bu da zaman alıyor."
 
Avrupa'da 60'larda lojistik köy kuruldu

Avrupa'da 1960'lı yılların sonundan itibaren kurulmaya başlanan "lojistik köy" tanımı, her türlü ulaştırma moduna etkin bağlantıları olan, depolama, bakım-onarım, yükleme-boşaltma, elleçleme, tartı, yükleri bölme, birleştirme ve paketleme gibi faaliyetlerin gerçekleştirildiği geniş alanlar için kullanılıyor. Fransa, Almanya, İspanya, İtalya, Yunanistan, Danimarka, Hollanda, Belçika, Lüksemburg, Polonya, Ukrayna, Macaristan ve Portekiz'de 100'den fazla lojistik köy bulunuyor.