Milliyet Gazetesi’nden Seray Yalçın’ın haberine göre, çevreye yaydığı pis koku ile Kadıköylülerin kâbusu olan Kurbağalıdere için TÜBİTAK’tan derede 'tehlikeli atık olmadığı' raporu verildi. Analiz raporunda, atık çamur örneğinin; “Nötral, yüksek inorganik ve kısmi organik içeriğe sahip olduğu”, “örneğin sulu çözeltisinin çözünmüş oksijen miktarının 9,17 mg/lt olduğu ve bu değerin sucul ortama karışması halinde risk teşkil etmediği”, “İnorganik içerik bakımından Atık Yönetimi Yönetmeliği’ne göre tehlikesiz olduğu”, “Balık biyodeney sonuçlarına göre ZSF=1 elde edilmiş olup, örneğin sucul canlılar için AKUT açıdan tehlikesiz olduğu”, “Örneğin içinde risk içerebilecek seviyede ağır metale rastlanmadığı” sonucuna varıldığı belirtildi.
"Analize göre içme suyu kalitesinde"
Raporda dereden çıkarılan ve yaz aylarında bölgede oturanları canından bezdiren balçığın “tehlikeli atık olmadığı” sonucuna varıldığı yazıldı. Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi Su ve Atıksu Komisyonu Başkanı Selahattin Beyaz, raporun bilimsellikten uzak ve çelişkili olduğunu ifade ederek, “Yani, TÜBİTAK’ın yaptığı analizdeki çamur numunesi içme suyu kalitesinde oksijene sahip!” dedi. TÜBİTAK’ın raporunun teknik inceleme temeli olmadığını vurgulayan Beyaz, “TÜBİTAK’ın yapmış olduğu analizdeki çamur numunesi içme suyu kalitesinde oksijene sahip. Henüz bu çelişkiyi bile yorumlayamayan bir rapor bilimsel veriden uzaktır ve değerlendirme seviyesinde değildir” şeklinde konuştu.
İTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Derin Orhon ise; “Raporda çözünmüş oksijen değeri 9.17 mg/lt olarak belirtilmiş. Aynı raporda bu değerin risk teşkil etmeyeceği belirtilmiş. Bu değerin Kurbağalıdere atık çamurunda çıkması çok zor. Bu rapor TÜBİTAK’ın konuyu bilmediğini gösteriyor. Bu rapor TÜBİTAK’ı sınıfta bırakır” dedi.