"Israrla üzerinde duruyorum, bu arada kesinlikle Galataport'u da bitirip hazırlamamız lazım" diyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Tophane'den Dolmabahçe'ye izole edilmiş tarihi eserlerin bütün çıplaklığı ile ortaya çıkması gerektiğini belirtti.
İstanbul'un "2010 Avrupa Kültür Başkenti" seçilmesi nedeniyle Conrad Otel'de düzenlenen basın toplantısına, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Vali Muammer Güler, Proje Danışma Kurulu Başkanı Milletvekili Egemen Bağış, Proje Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Çolakoğlu’nun da aralarında bulunduğu Proje Yönetim Kurulu Üyeleri de katıldı.
Burada yaptığı konuşmada İstanbul gibi bir dünya şehrinin bu ünvana layık görülmesinden duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, sivil bir girişim olarak başlayan projeye, önce İstanbul Valiliği'nin, daha sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin, Dışişleri ile Kültür ve Turizm Bakanlıklarının katıldıklarını hatırlatarak, 2010'a kadar olan süreçte Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün de önemli görevler üstleneceğine inandığını söyledi.
Başbakan Erdoğan, "Bu süreç, inanıyorum ki Türkiye'nin zengin kültür mirasına önemli katkılarda bulunacaktır" şeklinde konuşarak, İstanbul'un tarihi zenginliklerinin adeta başka yapılar tarafından izole edildiğini savundu ve bu eserleri geri kazanmanın İstanbul'u geleceğe farklı şekilde sunacağını ifade etti. "Hükümet olarak, kültürler arası diyalogtan turizme, sanatsal etkinliklerden kentsel dönüşümlere kadar pekçok fayda getirecek bu projeyi elimizdeki bütün imkanlarla destekleyeceğiz. Devlet millet kaynaşmasının en güzel örneğini de burada vereceğiz" diyen Erdoğan, İstanbul'u çirkinleştiren unsurlara karşı medyadan ve yargıdan destek istedi. Çatısına çıkıp yıkıma gelen emniyet görevlisinin üzerine kiremit atanların acınaklı hale getirilerek savunulmamasını isteyen Başbakan Erdoğan, aksi halde çalışmalarının zorlaşacağını belirtti.
Galataport kesinlikle bitecek
"Israrla üzerinde duruyorum, Galataport'u da kesinlikle bitirip onu da hazırlamamız gerekiyor" diyen Recep Tayyip Erdoğan, Tophane'den Dolmabahçe'ye tarihi eserlerin bütün çıplaklığı ile ortaya çıkması gerektiğini söyledi. Genel olarak Perşembe Pazarı'nın pekçok zenginlik taşıdığı üzerinde duran Erdoğan, şöyle devam etti:
"Örneğin, Arap Camii'ni kimse bilmez. Oysa Arap Camii ne Osmanlı mimarisidir, ne de Selçuklu mimarisidir, adeta Endülüs mimarisi özelliklerini taşıyan bir yapıdır. Ancak, önündeki beton yapılar, onu adeta izole etmiştir. Oraların yıkım planları var mıdır, evet vardır. Ama hep engellenmiştir. Mesela hemen Sokullu Camii'nin orada, yukarıdan Şişhane'den gelen yolun baskısı altında kalan bir çeşmemiz vardır. O çeşmenin orada kalması, tarihe ve kültüre bir ihanettir. Bizim o çeşmeyi kurtarmamız lazım. O çeşmeyi hemen orada gerekli izinleri alarak, 100 - 150 metre ileride daha uygun bir zemine aynı şekilde taşıyarak gelecek nesillere de taşımanın sınavını vermemiz lazım. İşte bunların ortak bir mücadele içerisinde dayanışma ile yürütülmesi gerekiyor. Bu arada Süleymaniye bölgemizi, Zeyrek Evleri'ni de kurtarmamız gerekiyor".