Anakent Belediyesi tarafından Kuğulu ve Kavaklıdere kavşaklarında battı-çıktı kavşaklar yapılıyor. Kavşakların yapılış amacı, artık yıllardır hepimizin ezbere bildiği gibi, ''trafiğin kesintisiz akıtılması.'' Belediye yönetimine göre buradaki trafik sorununun (taşıtların ışıklarda beklemesinin) çözümü için bu kavşakların yapılması gerekiyor. Ancak bu kavşaklardan sonra bölgenin trafiğinde zincirleme sorunların yaşanması kaçınılmaz gözüküyor.
Akay ve Kızılay tıkanacak
Kavşakların yapımının ardından, akışkanlığa güvenen taşıtlar nedeniyle öncekinden daha fazla taşıt Atatürk Bulvarı'nı kullanmaya başlayacak. Çankaya yönünden herhangi bir ışıkta durmadan gelecek taşıtlar Akay Kavşağı'nın Kızılay yönündeki dar iki şeridine ve Kızılay Kavşağı'na yığılacak. Yani yapılan bu kavşaklar, trafiği yukarıdan alıp aşağıya taşıyacak. Bu sefer de Belediye Yönetimi tarafından; ''akışkanlığı sağlamak için Kızılay, Zafer Anıtı ve Sıhhiye'deki yaya geçitlerini kaldırmamız gerekiyor'' denilecek. Daha sonra da ''Opera'ya, Ulus'a, Dışkapı'ya, Aydınlıkevler'e katlı kavşak yapılması gerektiği'' dayatılacak.
Tunalı boğulacak
Projede Polonya Caddesi Tunalı'ya doğru tek yön hale getirileceği için hem Ayrancı'dan gelenler, hem de Gaziosmanpaşa'nın tüm trafiği Tunalıhilmi Caddesi'nden geçecek. Şimdiden görüldüğü üzere, artık Tunalı'da kısa süreli alışveriş için bile yol kenarında duraklamak yasaklanacak. Tunalı yoğun bir trafik yüküne maruz bırakılırken, Ankara'nın en prestijli caddelerinden biri, taşıt trafiği adına ticari ve rekreatif canlılığını kaybedip sönükleşecek. Esnafın ticari faaliyetleri önemli ölçüde azalacak. Öte yandan, Esat, Kavaklıdere ve Gaziosmanpaşa'dan Ayrancı'ya girebilmek için taşıtlar Kenedy Caddesi'ni kullanmak zorunda kalacak. Zaten yoğun olan bu cadde, daha da yoğunlaşacak. Kenedy'nin ''Tunalı ve Tunus kesişimlerine de köprülü kavşak yapılması şart'' denilmeye başlanacak.
Yaya güvenliği azalacak
Atatürk Bulvarı'nın Kızılay yönündeki geniş yaya kaldırımlarının kavşak projesi için ağaçlarıyla birlikte ortadan kaldırıldığını şimdiden görüyoruz. Proje kapsamında yaya trafiğinin yoğun olduğu ve otobüs duraklarının bulunduğu Kuğulupark tarafındaki kaldırımlar daraltılacak. Bu durum, yayaların yol yüzeyine taşmasına yol açarak can güvenliklerini tehlikeye atacak.
Ayrıca, kavşakların yapımıyla birlikte, Cinnah, Protokol Yolu ve Bulvar'daki tüm ışıklı hemzemin yaya geçitleri, ''taşıtların akması'' için kaldırılacak. Yayalar, ya yine üst-alt geçitlerin onlarca basamağına mahkûm edilecek, ya da karşıya geçiş için hiçbir şey yapılmayacak. Yaya kazaları ve ölümleri artacak.
Sonuçta bu kavşaklar, bazılarına çözüm gibi gözükse de; Kızılay'ın tıkanmasına yol açacak olması, yaya güvenliğini ortadan kaldırması, Tunalı'nın aşırı trafiğe maruz bırakılması, Ayrancı ve Çankaya arasındaki bağlantıyı koparması ve yeni katlı kavşaklarının yapımını ve Kızılay'daki yaya geçişlerini ortadan kaldırmaya yönelik sonuçlar yaratması açısından geniş bir bölgede zincirleme olarak çok daha ciddi sorunları beraberinde getirecek. Oysa bu kavşaklar trafik sistem yaklaşımı ve kent bütünü planlamasıyla birlikte ele alınarak basit sinyalizasyon, ada düzenlemesi ve faz ayarlamaları ile çok daha akılcı ve ucuza yönetilebilir. Toplutaşıma sistemlerine yatırım yapılarak ve öncelik verilerek bölgenin trafik yükü azaltılabilir.
Ne var ki, Ankara'da bilim ve planlama yerine keyfilik ve cehalet hüküm sürüyor. Yolları aşırı özel oto kullanımına uygun olmayan Ankara'nın özellikle merkezi alanlarında bu tip düzenlemeler her türlü çözüm iddiasının ötesinde kentin yaşanabilirliğini de ortadan kaldırıyor. İçindeki insanı gözetmeyen yaklaşımlar sonucu kentimiz her geçen gün yol ve kavşakların ezici hakimiyetine sokuluyor.
Trafiğin ''akışkanlık'' kazanması uğruna hergün ya karşıya geçmeye çalışırken, ya da aşırı hızlandırılan trafikte gerçekleşen cinayet gibi kazalarda ölüyor ve sakat kalıyoruz. Katlı kavşaklar tuzağına düşürülen Ankaralılar olarak, ne yazık ki bu çarpık yaklaşımların doğru çözümler olduğunu sanmaya devam ediyoruz.