Yıllardır, evsel ve endüstriyel atıkların hiçbir arıtmaya tabi tutulmadan suya bırakıldığı Küçükçekmece Gölü'nde canlı hayat son nefesini veriyor. Yeşermiş yüzeyinde ölü balıkların bulunduğu gölün donmuş görüntüsünün kaynağı soğuk değil, aşırı kirlenme.
Yoğun kirlilikle aşırı gelişen 'microsytis'lerin (gözle görülemeyen organizma türü) salgıladığı kimsayal maddeler, gölün bir kısmında canlı hayatı tamamen tüketti. Mavi rengi, büyük ölçüde yeşile bürünen gölde keskin bir kokuyla birlikte balık ölümleri yaşanırken, pet şişeler de batağa saplanmış gibi hareketsiz duruyordu. Geçen yıl toplu balık ölümleriyle 'alarm' veren, ancak çevresinde yaşayan yaklaşık 1 milyon insanın evsel atıklarının ön arıtmasız dökülmeye devam edildiği gölün bir kısmında, atıklarla aşırı gelişen organizmalar canlı hayatı sona erdirdi.
Göldeki son durumun, çok önceden uyarı veren beklenen bir gelişme olduğunu belirten İstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsü öğretim üyesi Doç. Dr. Erdoğan Okuş, kısa ve uzun vadeli önlemlere dikkat çekerek şunları söyledi:
"Evsel ve endüstriyel atıkların yarattığı kirlenme nedeniyle, gölde plankton patlaması yaşanıyor. Microsytis gibi toksik türler, aşırı geliştikçe çevreye aşırı kimyasal madde salgılıyor. Ortamdaki oksijeni tüketiyor ve diğer canlıların ölümüne neden oluyor. Gölde canlı hayatın korunması için çok ciddi önlemler alınmalı. Evsel ve sanayi girdilerin kesilmesi, göle dökülen derelerin ıslah edilmesi, Marmara Denizi'yle bağlantıyı sağlayan kanalın açık tutulması, alan kazanılmak için yapılan dolgulara son verilmesi gerek.
'Eski haline dönebilmesi 2-3 yılı bulur'
Göldeki kirlilik nedeniyle mahsur kalan ördekler tekneyle göle açılan vatandaşlarca kurtarıldı. Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay, "İlk etapta tarayıcıyla yüzeydeki pislikler toplanacak" dedi. Yeniay, "Gölün eski haline dönebilmesi için uzun vadede İSKİ tarafından yapımı devam eden kolektörün devreye girmesi gerekiyor. O da yaklaşık 2-3 yıllık bir zaman alacak" diye konuştu.