İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği tarafından düzenlenen ‘Global Krizin Türk İnşaat Sektörüne Etkisi’ başlıklı panelde konuşan Smile Holding CEO’su Prof. Dr. Emre Alkin “Krizin etkisini ancak yüksek katma değerli ürünlerle azaltılabilir” dedi.
Tüm dünyayı etkisi altına alan mortgage krizinin Türk inşaat sektörünü nasıl etkileyeceğinin tartışıldığı panel, sektör oyuncularınca yoğun ilgiyle karşılandı. Toplantı salonun dolu olduğu, hatta sürekli sandalye takviyesinin yapıldığı gözlerden kaçmazken, panelde ortak görüş 2008 yılı inşaat sektörü büyümesinin, 2007 yılına oranla daha az olacağı yönünde idi.
Açılış konuşmasını yapan İMSAD Başkanı Orhan Turan, 2005 ve 2006 yıllarında toplam yüzde 45 oranında ve 2007 yılının üçüncü çeyreğinde yüzde 11 seviyelerinde büyüme kaydeden inşaat sektörünün yıllık toplam büyümesinin ise yüzde 10-11 civarında olmasını beklediklerini ifade etti. Turan 2008 yılında da büyümenin devam edeceklerini söyleyerek,
“Geçtiğimiz yıllardaki kadar hızlı olmasa da inşaat sektörü 2008 yılını da büyüyerek kapatacak. Mortgage krizi ve olası etkilerinin sektör üzerinde yüzde 2 oranında etkili olacağını düşünüyoruz. Yani 2008 yılında sektörün yüzde 8-10 civarında büyümesini bekliyoruz” diye konuştu.
İnşaat malzemeleri sanayisinin gerçekleştirdiği ihracatla cari açığa önemli katkı sağladığını da vurgulayan Turan, 2008’de yurtdışı müteahhitlik hizmetlerindeki iş hacminin 25 milyar dolara yaklaşmasını beklediklerini ifade etti.
Turan İMSAD’ın en önemli hedefinin ‘Türkiye’yi Avrupa Birliği’nin ve çevre ülkelerin inşaat malzemesi üretim merkezi olmak ve ihracatını arttırmak’ olduğunu dile getirerek, bunun yolunun ise zaten var olan değerli markaların geliştirilmesi, global marka haline getirilmesi ve küresel arenada rekabet gücünün artırılmasından geçtiğinin altını çizdi.
İnşaat sektörü piyasanın lideri
Panelin en keyifli sunumunu gerçekleştiren Smile Holding CEO’su Prof. Dr. Emre Alkin ekonomiyi evliliğe benzeterek, “Küreselleşen ekonomi küreselleşen daralmadan etkilenir. Ekonomiyi sürdürülebilir kılmak için kaynağı sürdürülebilir kılmak gerekir” dedi.
Alkin, Türkiye’deki Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) artışının, inşaat sektörünün büyümesi ile doğru orantılı olduğunu ifade ederek, “İnşaat sektörü piyasanın lideri konumunda. İnşaat sektörünün büyüdüğü yıllarda milli gelir de artış gösteriyor. Bu da inşaat sektörünün ne kadar önemli olduğunu bizlere bir kez daha gösteriyor” diye konuştu. Yaşanan krize ait emarelerin 5 ay öncesinden görülmeye başlandığını anlatan Alkin şunları söyledi;
“Buna rağmen Türkiye’ye yabancı sermaye gelmeye devam ediyor. Geçtiğimiz yıl sadece gayrimenkul sektörüne 3 milyar dolarlık doğrudan yabancı sermaye girişi oldu. Dalgalanmada asla pozisyon değiştirmeyin. Kaliteden taviz vermeyin, zira kriz ortamlarında az zarar görmenin yolu yüksek kaliteli ve yüksek katma değerli ürünlerden geçiyor.”
Türk müteahhitler yurtdışında
Türk inşaat firmalarının yurtdışındaki çalışmalarını anlatan Türkiye Müteahhitler Birliği Başkan Vekili Emin Sazak, Türkiye Müteahhitler Birliği üyesi 145 firmanın 125’inin yurtdışında iş yaptığını dile getirerek, Türk müteahhitlerin yurt dışı işlerde yaşanan teminat mektubu sorununa rağmen son beş yıl içinde 69 ülkede 105 milyon dolarlık iş yaptığını söyledi. Sazak da 2006 ve 2007 yılına göre, 2008 yılında inşaat sektörünün kaydedeceği büyümenin daha az olacağını sözlerine ekledi.
‘Mortgage olmaması şansımız’
İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdür Yardımcısı Şant Manukyan ise, Türkiye’de mortgage uygulamalarının başlamamış olmasının büyük bir şans olduğunu ifade etti. ABD ve Avrupa’da uzun yıllardan beri uygulanmakta olan mortgage sisteminin birkaç yıldır Türkiye’de de faaliyete geçirilmesine yönelik çalışmalar olduğunu hatırlatan Manukyan şunları söyledi; “Ancak piyasa koşulları ve altyapının tam olarak hazır olmamasından dolayı mortgage sistemi Türkiye’de tam anlamıyla hayata geçemedi. Ayrıca ABD ve Avrupa’da kullanılmakta olan ancak Türkiye’deki düzenlemeleri yapılamadığı için hayata geçemeyen bazı yatırım araçlarının olmaması da Türkiye için büyük bir şans.”
Ofis yatırımının yıldızı parlayacak
GYODER Başkanı Bekir Cumurcu ise konut sektöründe yaşanan durgunluğun global krizin de tetiklemesi ile birlikte oluşan beklentiden kaynaklandığını söyledi. Sektörde bu durgunluğu aşmak için özellikle kampanya düzenleme yoluyla yoğun çabaların gösterildiğini belirterek “Yine de fiyat düşüşü beklentisi ile alım-satımlar erteleniyor. Sektörde konut stoku da olduğu bir gerçektir. Stokların erimesi de uzun sürecektir” dedi. Önümüzdeki 3 yılda ofis yatırımlarının gayrimenkul sektörünün yıldız yatırımı olacağını kaydeden Cumurcu, bir diğer karlı yatırımın ise lojistik yatırımları olduğunu söyledi. Bunda da Türk gayrimenkul sektöründe bugüne kadar lojistik yatırımlarının fazla yapılmıyor oluşunun etkili olacağını sözlerine ekledi.