Emlak sektöründe yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası yaşanacak gelişme ve beklentilere yönelik araştırma, tüketicilerin, çevreye duyarlı ve dışa bağımlılığı az konutları daha çok tercih edeceğini ortaya koydu.
Başkent Üniversitesi İşletme Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Feride Bahar Işın, salgından sonra emlak sektörünün geleceğine yönelik bir araştırma gerçekleştirdi.
Ticari mülkler ile konut piyasasındaki değişimin yönü ile beklentileri belirleyebilmek için 262 tüketiciye, satın almayı düşündükleri konutun özellikleri ve satın alma sürecinde tercih edecekleri yöntemler soruldu.
Balkonlu konut tercih nedeni
Buna göre, araştırmaya katılanların yüzde 74'ü gelecekte satın almayı düşünecekleri evin yeterli büyüklükte bir balkonu ya da kış bahçesi olması gerektiğini bildirdi. "Ev mi büyük olsun, balkon mu?" sorusuna kadınların yüzde 60'ı, erkeklerin de yüzde 81'i balkonun büyük olmasını yönünde cevap verdi.
Kadınların yüzde 83'ü, erkeklerin yüzde 67'si bağımsız konut ihtiyacına dikkati çekti. Konutun, özerk ve diğer alanlardan bağımsız bahçesinin olması isteyenlerin oranı erkeklerde yüzde 60, kadınlarda yüzde 62 oldu.
Katılımcıların yüzde 87'si "Salgın sonrası ev satın almayı mı, kiralamayı mı düşünürsünüz?" ifadesinde "kiralama" yönünde tercih kullandı. Başkaları ile aynı asansör, kapı ve park yerlerini kullanmak istemeyenlerin oranı kadınlarda yüzde 76, erkeklerde yüzde 70 oldu.
Ev satın alma sürecinde tercih edecekleri yöntemler sorulduğunda, katılımcıların yüzde 80'i gayrimenkul danışmanı ile aralarında sosyal mesafenin korunmasının gerektiğini bildirdi.
Tanıtım videolarının, görüntülü portföy sunmanın gereğini ifade edenlerin yüzde 72’si kadın, yüzde 69'u erkeklerden oluştu. Evi görmeye gittiklerinde gayrimenkul danışmanlarını istemeyenlerin oranı kadınlarda yüzde 61, erkekler ise yüzde 67 olarak kayıtlara geçti.
Tam zamanlı ofis içinde çalışanlara, salgın sonrası nasıl bir ofiste çalışmanın onları memnun edeceği sorulduğunda, çalışanların neredeyse tamamı, ilk olarak havalandırma sisteminin önemini bildirdi. Camları açılan ofislerde çalışmayı isteyenlerin oranı kadınlarda yüzde 90, erkeklerde ise yüzde 87 oldu.
Kadınlar yüzde 86'sı, erkeklerin yüzde 83'ü ofislerin sosyal mesafeye uygun dizayn edilmesi istedi.
Emlak sektörü yol ayrımında
Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren Prof. Dr. Işın, Kovid-19'un emlak sektöründe bir paradigma kayması yaratacağını, konut ve ticari mülklerde gelecek günlerde dikkati çekici yol ayrımlarının görüleceğini söyledi.
Işın, "Dijital dönüşüm ve salgın, emlak sektöründe hızlı bir trend kaymasına neden olacak. Büyük veri, yapay zeka ve robotik teknolojiler ile nesnelerin interneti yoğunlukla sektörde kullanılacak." değerlendirmesinde bulundu.
Müstakil konut talebi
İnsanların müstakil yapılarda kendilerini izole etmeyi istediklerini belirten Işın, çevreyle uyumlu konutların gelecekte daha çok tercih edileceğini aktardı. Işın, artan bağımsız konut ihtiyacının, hem bu konut tipine yönelik arz hem de fiyatlar üzerinde yukarı yönlü artış trendi yaratacağı bildirdi.
Emlak piyasasındaki arzın, taleple paralel olarak bağımsız, özerk, izole yapılara yöneleceğine işaret eden Işın, şunları kaydetti: "Ekolojik, çevreye duyarlı, doğayla bütünleşen, dışa bağımlılığı az konutlar daha çok tercih edilecek ve piyasaya sunulacak. Çalışmaya katılan tüketiciler sitelerde de hobi bahçeleri, yürüyüş alanları, yerel ürünlere satan marketler gibi sosyal mesafeyi gözetecek şekilde site içinde bir yapılanmayı talep etti. Salgın sürecinde yaşanan gelişmeler, tüketicilerin, özellikle karantina bağlamında kendine yetebilmeye yönelik ihtiyaçlarını ön plana çıkarttı."