Ilıcalı, asma köprülerdeki askı sistemlerinin ömrünün, köprü üstünden geçen dingil yüküne göre hesaplandığını anlattı. Belirli bir seviyede köprü malzemelerinin yorulduğunu ve bunların yenilenmesi gerektiğini kaydeden Ilıcalı, periyodik ve kalıcı bakımlarla yenilenmenin gerçekleştirildiğini söyledi.
Birinci Boğaz Köprüsünde yapılması gerekenin kalıcı bakım olduğunu vurgulayan Ilıcalı, "Birinci Boğaz Köprüsü çok uzun zamandan beri ağır taşıt geçişine kapalı. Burada 40 yıllık süre sonunda çelik halatların yenilenmesi gayet normal. Bu köprü şanslı, çünkü ağır taşıt geçmiyor. Köprülerin bakım zamanlarının belirlenmesinde üzerinden geçen ağırlık etkili. Bu köprüde hizmet ömrünü dolduran malzemeler yenilenecek. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Boğaziçi Köprüsünden daha fazla yorulur çünkü dingil yükü ondan daha çok. Kamyonlar, TIR'lar geçiyor. Köprüye bir kamyonun etkisi binlerce aracın etkisinden çok" değerlendirmelerinde bulundu.
Köprülerdeki beton malzemelerin ömrünün ortalama 100-150 yıl olduğunu ve bunların da yenilenebildiğini kaydeden Ilıcalı, asma köprülerin çok uzun yıllar ayakta kalabildiğine, bu duruma ABD'deki birçok köprünün örnek gösterilebileceğine dikkat çekti. Ilıcalı, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Köprüler, geometrik standardın yani şerit sayısı veya raylı sistem eklenmesi gibi değişiklikler söz konusu olduğunda yıkılabilir. Aksi takdirde normal ve kalıcı periyodik bakımlarla uzun yıllar ayakta kalabilir. Örneğin trafik yoğunluğunu karşılamadığı için köprü yıkılabilir ve şerit sayısı artırılabilir. Türkiye'de mesela çok çok ilerde birinci Boğaz Köprüsünden raylı sistem geçirilmesi düşünülebilir ve yenilenmesi söz konusu olabilir. Ayrıca zamanında onarım yapılmamış köprülerin de zorunlu olarak yıkılması gerekiyor."