'Konut Kredisi Faizleri Gelir Vergisinden Düşülmeli'
ISTANBUL REstate Gayrimenkul Fuarı, konut sektörünün sorunlarını gün
ışığına çıkardı.
Türkiye'nin önde gelen firmalarının başkanlarını aynı masa etrafında toplayan
"Konut Yatırımları: Sektörün Sorunları ve Çözüm Önerileri"
oturumundan "mevzuattaki sorunlar giderilsin" mesajı çıktı.
"Türkiye'nin ilk uluslararası katılımlı bölgesel fuarı" olan ve GYODER
tarafından sektöre kazandırılan ISTANBUL REstate Gayrimenkul Fuarı, konut
sektörünün sorunlarını önde gelen firmaların başkanlarıyla birlikte ele aldı.
Moderatörlüğünü GYODER Başkan Yardımcısı Işık Gökkaya'nın üstlendiği "Konut
Yatırımları: Sektörün Sorunları ve Çözüm Önerileri" oturumunda sektörün
gelişmesi için atılması gereken adımlar tartışıldı. Oturumun konuşmacıları ise
Sinpaş GYO İcra Kurulu Başkanı Ömer Faruk Çelik, Dumankaya Yönetim Kurulu Üyesi
Uğur Dumankaya, Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas ve Yeşil İnşaat
Yönetim Kurulu Başkanı Engin Yeşil'den oluştu.
Ömer Faruk Çelik, konut sektörünün 2000 yılından bu yana büyük bir değişim
geçirdiğine ancak mevzuatın 1999 öncesinde kaldığına dikkat çekti: "Sektörün
ileriye gidebilmesi için kamu tarafında düzenlemeler yapılması gerekiyor.
Öncelikle mevzuat gözden geçirilmeli. Bir proje için arsa sahipleriyle
anlaşılıyor ancak inşaata hemen başlanamıyor. İmar planı değiştiriliyor, arsa
istimlak ediliyor, proje beğenilmezse dava açılıyor, dolayısıyla yatırımcılar
harcadıkları paranın nereye gideceğini kestirmekte güçlük yaşıyorlar. Oysa
değişen dünyada ve gelişen Türkiye'de 5-10 yıl sonrasını düşünerek adım atmak
gerekiyor."
Konuşmasında yabancılara konut satışı konusuna da değinen Çelik, bunun
sektörün gelişimi için önemli bir unsur olduğunu belirterek "Gelişmiş
ülkelerdeki konut fiyatlarının artmasının altında yabancılara gayrimenkul
satışında kolaylık sunulması yatıyor," dedi.
DUMANKAYA: "SEKTÖRE YILLARINI VERMİŞ FİRMALARLA YENİ FİRMALAR AYNI
KEFEYE KONMASIN"
Uğur Dumankaya ise şunları söyledi:
"Sektöre yeni girmiş firmalara 100 bin konut inşa etme hakkı nasıl veriliyor?
Önemli projeler ünivwersitelerde yeni mezun olmuş kişilere nasıl emanet
edilebiliyor? İnsan hayatını yakından ilgilendiren bu konuların daha sağlıklı
yürütülmesi için devletin de performans yönetim sistematiği uygulaması
gerekiyor. Bu noktada da gelişmiş ülkelerde halihazırda uygulanmakta olan
lisanslamanın önemi ortaya çıkıyor. İşini iyi yapanlar kötü yapanın birbirinden
ayrı tutulması gerekiyor."
SUR YAPI: "ALT VE ORTA GELİR GRUBUNA YÖNELİK PROJE
GELİŞTİREMİYORUZ!"
Sur Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Altan Elmas da "Yıllık 700 bini aşkın konut
ihtiyacının yüzde 40'a yakın bir bölümünün alt ve orta gelir grubuna yönelik,"
diyerek arsa ve kaynak (finansman) üretimiyle maliyet kontrolü açısından
sorunlar yaşandığını belirtti.
Elmas şunları söyledi:
"Gayrimenkul piyasasının neredeyse yüzde 50'sini büyük şehirler oluşturuyor
ve buralarda büyük bir rant sorunu yaşanıyor. Hızlı sanayileşmenin getirdiği
hızlı kentleşme nedeniyle ancak şehrin çeperlerinde arsa bulunabiliyor.
Dolayısıyla alt ve orta gelir grubu için proje üretmek imkansız hale geliyor. Bu
noktada devletin bir birim oluşturması ve arazilerin ranta dönüştürülmeden
arsaya dönüştürülmesi gerekiyor."
İmar planlarının genişletilerek devlet tarafından üreticilere açılmasının
önemini de vurgulayan Altan Elmas, ihale yönteminin yol açtığı yarışın konut
sorununu çözülemez hale getirdiğini söyledi ve çözüm önerisinde bulundu:
"Arsa ofisleri oluşturulabilir ve yeterlilikleri sağlamış firmalar bu
ofislerden maliyeti ödeyerek ya da ödeme teminatı vererek arsa alabilirler. Bu
sayede kentsel dönüşümde de önemli yol alınabilir. Devasa alanlar yaratılmaz ve
kentsel dönüşüm kanunun medeni kanundaki mülkiyet hakkıyla örtüşmesi sağlanırsa
çarpık yapılaşma bulunan alanlar işlenebilir. Ayrıca özel sektöre ilave inşaat
hakkı da verilebilir. Kademeli imar planı oluşturarak birbirine komşu insanların
menfaat birliği yapmasına imkan tanınabilir."
Konut kredisi faizlerinin gelir vergisinden düşülmesi gerektiğini de söyleyen
Elmas, 150 konutun üzerindeki projelerde altyapı maliyetlerinin üreticiler
tarafından üstlenildiğini ve alt gelir grubuna yönelik projelerde devletten bu
konuda teşvik beklediklerini de dile getirdi.
Gelişmiş ülkelerde konut kredisi faizinin gelir vergisinden düşüldüğünü
söyleyerek Altan Elmas'ın önerisine destek veren Yeşil İnşaat Yönetim Kurulu
Başkanı Engin Yeşil, bu uygulamanın sektöre ivme kazandıracağını belirtti.
"Konut ihtiyacının büyük kısmı nitelikli ama ucuz konuta dair," diyen Yeşil,
sözlerini şöyle sürdürdü: "Arsa maliyetleri aşağıya çekildiği takdirde nitelikli
konutların metrekare fiyatı 1500 TL'ye inebilir. Düşük gelirli vatandaşların ev
sahibi olmasını engelleyen bu sorun karşısında kendi formüllerimizi
geliştiriyoruz. Devletten beklediğimiz uygulamaları belediyelerle hallediyor ve
müşterilerimizi finanse ederek sıfır faizle ev satıyoruz."
Konuşmasında deprem korkusunun güvenilir konut ihtiyacını arttırdığına da
değinen Engin Yeşil, konu hakkındaki görüşlerini şöyle dile getirdi:
"Birinci derece deprem bölgesi olan Zeytinburnu afet bölgesi ilan edilmeli ve
oradaki evler yeniden inşa edilmeli. Olası bir depremde 50 bin kişinin hayatını
kaybedeceği tahmin edilen bu bölge yeniden imara açılabilir. Gerekli
düzenlemelerin yapılmasının önündeki tek engel ise bürokrasi." Engil Yeşil son
olarak başta 2B arazileri olmak üzere devlet arazilerinin büyük bölümünün kaçak
yapılar tarafından işgal edildiğini söyleyerek buraların imara açılması halinde
100 milyar dolarlık tapu vergisi elde edilebileceğinin altını çizdi.
GYODER Başkan Yardımcısı Işık Gökkaya, oturum hakkındaki düşüncelerini şöyle
dile getirdi:
"Gayrimenkul sektörünün temel sorunlarının imarlı arsa üretimi, konut
kredilerinin finansmanının kolaylaştırılması için ikincil piyasaların kurulması
ve düzenleyici bir devlet otoritesinin oluşturulması olduğunu ortaya çıkaran bu
oturum, 2015 yılına kadar oluşması öngörülen 3,4 milyon konut ihtiyacının
kamu-özel sektör işbirliğiyle oluşabileceğini göstermiştir. Bu potansiyelin
ağırlıkla orta ve düşük gelir grubu için söz konusu olduğu da göz önüne
alındığında devlet tarafından belli teşviklerin oluşturulması önem arz
etmektedir. Öte yandan hem genel ekonomi açısından hem de Türkiye'nin en önemli
problemi olan işsizliğin azaltılması için gayrimenkul sektörü kritik bir rol
üstlenmektedir."