Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Dolmabahçe Başbakanlık
Çalışma Ofisi'nde düzenlenen ''2011-2013 KOBİ Stratejisi ve Eylem
Planı'nın (KSEP)'' basın toplantısında yaptığı konuşmada, bazı basın
yayın organlarında bugün yeni bir kredi paketinin açıklanacağı şeklinde haberler
olduğunu anımsattı.
''Evet yeni bir kredi paketi açıklanacak ama orada yazan günde ve tarihte
değil'' diyen Ergün, şu anda KOSGEB aracılığıyla 50 bin işletmeye vermeyi
hedefledikleri bir kredi paketinin kredilendirmesinin devam ettiğini
kaydetti.
Bakan Ergün, şunları kaydetti:
''Bunun asil olanları bitti. Fakat çok sayıda yedek başvuru olmuştu, 20
binden fazla da yedek başvuru oldu. Bulduğumuz bir ek finansmanla bu yedeklerin
de krediden yararlanmasını temin etmek istedik. Şu anda yedeklerin
kredilendirmesi devam ediyor.
Şu ana kadar kredi kullanan, son açtığımız pakette işletme sayısı 56 bin
250'ye ulaştı. Bu işletmeler muhtemelen yedekler de bittiğinde 68 bin 500
işletmeye ulaşmış olacak. Bugün itibariyle 2 milyar 195 milyon liralık bir kredi
hacmi oluşmuş oldu. 56 bin 250 işletme için bu rakam 2 milyar 800 milyona kadar
çıkacak. Ama bunun bitirilmesinden sonra biz 100 bin işletmelik ikinci bir paket
daha açacağız. O tabii yılın ikinci yarısına tekabül edecek. Yılın ilk yarısında
bu başlattığımız desteklerin asil ve yedeklerini bitirmiş olacağız.''
Ergün, bu yılın ikinci yarısında 100 bin işletmelik yeni bir kredi paketi
daha açacaklarını belirterek, ''Bunda da 50 bin liralık kredi üst limiti olacak
ve geçen seferki desteklerden yararlanmayan işletmeler bu destekten
yararlanacaklar'' dedi.
Yine bazı gazetelerde bu kredilerin yarısının hibe olacağına dair haberler
olduğunu dile getiren Ergün, bu kredilerin yarısının hibe olmadığını, bu
kredilerin faizinin yüzde 50'sinin veya yüzde 75'inin KOSGEB tarafından
karşılanan krediler olduğunu kaydetti.
Bakan Ergün, girişimcilik desteği adıyla bir başka programları daha olduğunu
dile getirerek, şunları kaydetti:
''Girişimci eğitiminden geçen ve iş planı sunun ve kabul edilen
girişimcilerimize 27 bin lira hibe desteği veriyoruz. Kadınsa pozitif ayrımcılık
yapıyor, yüzde 10 daha fazlasını veriyoruz. Bunun 5 bin lirası fizibiliteler, 10
bin lirası ofisini kurmak, 12 bin lirası da ayda bin lira olmak üzere işletme
giderleri için...
Bu destekler girişimcinin işi için yaptığı harcamanın yüzde 60'ına denk gelen
destekler. Hibe olarak verdiğimiz destek harcamanın yüzde 60'ına karşılık
ediyor. Bir kısmını da kendisinin harcaması gerekiyor. Eğer girişimci 'benim
krediye de ihtiyacım var, mal makine alacağım, finansmanım yetmiyor' diyorsa bu
girişimciye 70 bin lira da faizsiz, 4 yıl vadeli iki yılı ödemesiz kredi
veriyoruz. Bunlarla birlikte topladığınız zaman 100 bin lirayı buluyor.''
''Biz bu planı hazırlarken, KOBİ'leri korunması gereken bir yapı
olarak değil, ülkemizin küresel rekabet gücünü artıracak bir alan şeklinde
kurguladık''
Türkiye'deki 3 milyondan fazla KOBİ'nin yüzde 96'ya yakın bir kısmının, 9
kişiden az istihdam sağlayan mikro ölçekli işletmeler olduğunu ifade eden Ergün,
10 ile 49 arasında çalışanı olan küçük ölçekli işletmelerin oranının ise sadece
yüzde 3,7 olduğunu dile getirdi.
Ergün, öncelikle KOSGEB Kanunu'nda çok önemli bir değişiklik yaptıklarını,
hizmet ve ticaret sektöründeki KOBİ'lerin de desteklerden yararlanmalarını
sağladıklarını vurgulayarak, KOBİ'lerin yüzde 82'sinin hizmet ve ticaret
sektöründe çalıştığı düşünülürse bu adımın öneminin daha iyi anlaşılacağını
belirtti.
2002 yılında KOSGEB veritabanına kayıtlı işletme sayısının 4 bin iken, bu
rakamın bugün 600 bine yaklaştığına işaret eden Ergün, KOSGEB'in, kendilerinden
önceki 12 yılda KOBİ'lere 14,5 milyon lira destek sağladığını, son 8,5 yılda ise
bu desteğin 327 milyon lira olduğunu anlattı.
Ergün, ''Eskiden iflas etmesinler, batmasınlar, ayakta kalsınlar, nakit
akışını sağlayabilsinler diye desteklenen KOBİ'lere, artık bağımsız denetim
yaptırsınlar, borsaya açılsınlar, rekabet gücü kazansınlar, yenilikçi olsunlar,
kurumsal kimlik oluştursunlar, proje odaklı çalışsınlar diye destek sağlıyoruz''
dedi.
Bugüne kadar, 197 bine yakın işletme için 11,4 milyar lira kredi hacmi
oluşturduklarını ifade eden Ergün, Yeni Türk Ticaret Kanunu'na küçük
işletmelerin alacaklarının zamanında ödenmesiyle ilgili çok önemli bir hüküm
ilave ettiklerini anımsattı.
Nihat Ergün, KOBİ Stratejisini hazırlarken, Türkiye'deki KOBİ'lerin zayıf
yönlerini bertaraf edecek, güçlü yönlerini ise daha da güçlendirecek eylemler
belirlediklerini ifade ederek, şunları söyledi:
''Biz bu planı hazırlarken, KOBİ'leri korunması gereken bir yapı olarak
değil, ülkemizin küresel rekabet gücünü artıracak bir alan şeklinde kurguladık.
KOBİ'lerin yeniliklere açık olmak, esneklik, değişimlere çabuk uyum sağlamak,
kendi alanlarında uzmanlaşma gibi, günümüz ekonomisine son derece uygun
özellikleri var. Bugün artık küçük olmak kesinlikle bir sorun değil, hatta çoğu
zaman bir avantaj haline gelmiştir. Şunu unutmayalım ki üretimde amaç, maksimum
büyüklüğe ulaşmak değil, optimum büyüklüğe ulaşmaktır.
Ülkemizde KOBİ'lerin ölçek ekonomisinden yararlanamamak, işbirliği
kültüründen uzak kalmak, marka, verimlilik ve teknoloji gibi alanlara yeterince
yönelmemek gibi sorunları bulunuyor. Yine KOBİ'ler teminat sıkıntısı nedeniyle
kredi temininde sorun yaşıyor, alternatif finansman kaynaklarından uzak
kalıyorlar. KOBİ'lerin AB fonlarından ve proje odaklı desteklerden
yararlanmaları için, proje hazırlama ve uygulama yeteneklerini de geliştirmemiz
gerekiyor. 2011-2014 yıllarını kapsayan KOBİ Stratejimiz, bu sorunları aşma
noktasında önemli bir fonksiyon icra edecektir.''
''KOBİ stratejisinin 5 alanda 16 hedefi...''
KOBİ Stratejisinin, doğal olarak Türkiye Sanayi Strateji Belgesi'nde yer alan
genel amaç ve hedeflerle uyum içinde olduğuna işaret eden Ergün, KOBİ
Stratejisinin, Avrupa Birliği'nin Lizbon Stratejisi ve onun yerini alan Avrupa
2020 stratejisiyle de uyum içinde olduğunu kaydetti.
Bakan Ergün, Avrupa Küçük İşletmeler Yasası'nın ''önce küçük olanı düşün''
ilkesinin de bu strateji belgesiyle daha etkin bir şekilde hayata geçeceğine
işaret ederek, Strateji Belgesi'nin nihai amacının, KOBİ'lerin üretim, yatırım
miktarı ile katma değerini artırmak ve sürekli büyümelerini sağlamak olduğunu
bildirdi.
Ergün, KOBİ stratejisinin 5 stratejik alanda 16 hedef ve bu hedefler
çerçevesinde uygulanacak eylem ve projelerden oluştuğuna işaret ederek,
''Birinci stratejik amacımız girişimciliğin geliştirilmesi ve desteklenmesi
kapsamında 3 hedefimiz bulunuyor. Girişimcilik kültürünü tüm topluma yayarak
girişimcilik ortamını gelişmiş ülkeler ile kıyaslanabilir düzeye çıkaracağız.
Girişimcilerin kuracakları yeni işletmeler için iş yeri mekanı, ofis hizmetleri,
eğitim ve danışmanlık gibi hizmetler sunacağız. Özel hedef gruplarının iş kurma
sürecinde önlerine çıkan engelleri aşmaları ve yeni iş kurmaları için destekler
sağlayacağız'' diye konuştu.
Ergün, ikinci stratejik amaçları olan KOBİ'lerin yönetim becerilerini ve
kurumsal yetkinliklerini geliştirme kapsamında 5 hedefleri olduğunu
bildirdi.
KOBİ'lerin yönetim, kurumsallaşma, pazarlama, verimlilik, kalite, markalaşma
gibi konularda bilgiye erişimlerini kolaylaştıracak ve uluslararası pazarlara
erişim becerilerini geliştireceklerini anlatan Ergün, KOBİ'lerde işbirliği
kültürünü geliştirecek destekler sunacaklarını kaydetti.
Ergün, nitelikli işgücü istihdamını destekleyecek ve işletme çalışanlarının
niteliğini ve KOBİ'lerin ulusal ve uluslararası standartlara uyum yeteneklerini
artıracaklarını dile getirdi.
Üçüncü stratejik amaçları olan iş ve yatırım ortamını iyileştirme sürecinde
KOBİ'leri gözetme kapsamında 2 hedefleri olduğunu bildiren Ergün, şunları
kaydetti:
''İş ve yatırım ortamını etkileyen düzenlemelerde ve kamu hizmetlerinin
sunumunda KOBİ ihtiyaçlarına duyarlılığı artıracak, daha doğru politika üretmek
için KOBİ istatistikleri üreteceğiz. Dördüncü stratejik hedefimiz olan
KOBİ'lerin AR-GE ve yenilik kapasitesini geliştirme başlığında 3 hedefimiz var.
KOBİ'lerin AR-GE, yenilik ve tasarım konusundaki farkındalıklarını artıracak
eylemler uygulayacak, AR-GE ve yenilik projelerinin ticarileşmesine yönelik
destek mekanizmaları oluşturacağız. KOBİ'ler ile büyük ölçekli işletmeler ve
üniversiteler arasındaki işbirliğini artıracağız. Beşinci ve son stratejik
amacımız olan KOBİ'lerin ve girişimcilerin finansmana erişimlerini kolaylaştırma
kapsamında ise 3 hedefimiz var. KOBİ'lerin banka kredilerine erişimini
artıracak, KOBİ'leri uluslararası kredi kriterleri konusunda bilinçlendirecek,
girişim sermayesi, iş melekleri ve KOBİ borsası sistemlerini
geliştireceğiz.''
Planın uygulanmasıyla ortaya çıkacak sonuçlar...
Nihat Ergün, planın uygulanmasıyla birlikte ortaya çıkacak olan önemli
sonuçlardan bazılarını da şöyle sıraladı:
''Planın uygulama döneminde girişimciliği, bilhassa teknoloji odaklı
girişimciliği özendirici tedbirleri artıracağız. Yeni girişimcilerin iş kurma
dönemindeki kararsızlıklarını ortadan kaldırmak üzere İş Geliştirme
Merkezlerinde (İŞGEM) işyeri mekanı teminini de içeren başlangıç dönemi
destekleri vereceğiz. İŞGEM'lerin sayısını artıracak ve İŞGEM'lerden daha fazla
girişimcinin faydalanmalarını sağlayacağız.
Girişimcilik Konseyi kurulacak. Bu konsey, ülkemizde girişimcilik kültürünün
artmasına büyük katkı sağlayacaktır. KOBİ'lerin yönetim becerileri ve kurumsal
yetkinliklerini geliştirmek üzere genel ve proje esaslı destekler vereceğiz.
Meslek kuruluşlarının kendi hedef kitlesinde yer alan KOBİ'lerle ilgili spesifik
sorunlara daha somut çözümler üretmesini sağlayacağız. KOBİ'ler arasında
ortaklık ve işbirliği kültürü gelişecek, böylece kapasite ve rekabet gücü yüksek
işletme sayımız artacaktır.''
Strateji belgesi ile ''KOBİ'lerin Çevreye Olan Kirletici Etkilerinin
Belirlenmesi ve Gerekli Tedbirlerin Alınmasına Yönelik KOSGEB Yol Haritasını''
oluşturacaklarını belirten Ergün, şirket kuruluş, tasfiye, iflas ve birleşme
işlemlerini kolaylaştıracaklarını söyledi.
Bakan Ergün, sanayinin gelişmesi açısından önem arz eden hizmet
sektörlerindeki KOBİ'lerin ihtiyaçlarını belirleyecek ve buna uygun destekler
sağlayacaklarını dile getirerek, sadece AR-GE projelerini değil, bu projeler
sonucunda ortaya çıkan ürünün ticarileşmesine de destek vereceklerini
kaydetti.
Üniversite-sanayi işbirliği uygulama ve araştırma merkezlerini
yaygınlaştıracaklarını da ifade eden Ergün, özellikle girişimcilerin finansman
sorunlarını çözmek için risk sermayesi fonlarının sayısını artıracak, kredi
garanti sistemini yaygınlaştıracak, iş melekleri sistemini geliştirecek ve KOBİ
Borsası'nın etkinliğini çoğaltacaklarını anlattı.
Ergün, işletme ömrünün Türkiye'de 4-5 yıl gibi, kısa süreli olduğuna işaret
ederek, ''Çünkü bebek ölümleri çok, anne ölümleri çok. Üç ayda, 6 ayda ölen
işletmeler var. Niye ölüyor? Çünkü bir girişimcilik eğitimi almadığı, iş planı,
pazar araştırması yapmadığı için ölüyor. Bebek ölümü bunlar. Halbuki bunların
sağlıklı bir şekilde doğmaları lazım'' dedi.
Nihat Ergün, bu strateji belgelerinin, orta vadeli hedeflerin nihai
metinlerinden ziyade Türkiye'nin 2023 hedeflerinin başlangıç metinleri olarak
okunması gerektiğini sözlerine ekledi.