Binaların enerji tüketimini gösteren Enerji Kimlik Belgesi'nin
(EKB) ev alım satım ve kiralanmasında da ibraz edilmesi şartının
getirilmesi gerektiği iddia edildi. Yeni yapılan inşaatlar için 1
Ocak'tan itibaren zorunlu olan uygulamayla şu ana kadar 1514 proje enerji kimlik
belgesi alırken, mevcut binalar içindeyse henüz 124bina belge sahibi olabildi.
Enerji Verimliliği Kanunu kapsamında çıkarılan Binalarda Enerji Performansı
Yönetmeliği hükümlerine göre uygulanmaya başlanan Enerji Kimlik Belgesi'nin,
mevcut binalara nasıl uygulanacağı konusunda netlik sağlanamadığı belirtildi.
Isı, Su, Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği, Makine Mühendisleri Odası ve
enerji verimliliği danışman şirketleri, mevcut binaların, son tarih olan 2 Mayıs
2017'ye kadar kimlik belgesi sahibi olabilmesi için konut alım satım ve
kiralamalarında belge ibrazı şartının getirilmesi ve yalıtım yaptırana teşvik
sağlanması gerektiğini ifade ediyor.
Yeni binalarda 1 Ocak 2011'den itibaren uygulanmaya başlayan sistemle artık
inşaat ruhsatı için belediyelere yapılan başvurularda, projenin enerji kimlik
belgesi de isteniyor. Proje üzerinden düzenlenen kimlik belgelerini, bünyesinde
Enerji Kimlik Belgesi uzmanı bulunan serbest müşavirlik şirketleri
düzenleyebiliyor. İnşaat bittikten sonra oturma izni alım aşamasında da bu
kimliğe uygun yapılıp yapılmadığı kontrol ediliyor. Yaklaşık 1 aylık dönemde
1514 projenin enerji kimlik belgesini aldığı belirtiliyor.
Türkiye'de yaklaşık 9 milyon olduğu tahmin edilen mevcut binaların ise 2
Mayıs 2017'ye kadar enerji kimlik belgesi alması gerekiyor. Mevcut binalar için
belgeyi Enerji Verimliliği Danışmanlığı şirketleri düzenleyebiliyor. Enerji
Verimliliği Danışmanı, bina yöneticisinin talebi üzerine binanın ölçümlerini,
ısınma ve aydınlatma sistemlerini inceliyor. Bu veriler, ''BEP.TR'' adı verilen
programa yüklenerek, binadaki enerji tüketiminin hangi harfle ifade
edilebileceği ortaya çıkıyor. Bu yolla ülke genelinde 1 aylık dönemde sadece 121
binanın enerji kimlik belgesi aldığı belirtiliyor.
Mevcut ve yeni binalar için tüm not verme sistemi Bina Enerji Performansı
(BEP.TR) Programı üzerinden yapılıyor. Türk mühendisleri tarafından, ülke
şartları göz önünde tutularak yazılan programın küçük eksiklerinin
giderilmesiyle, bazı Ortadoğu ülkelerine ihraç edilmesinin de gündemde olduğu
ifade ediliyor.
Program evin özelliklerine göre, A'dan G'ye kadar not veriyor. Isı yalıtımı
olmayan binaların genelde F ya da G, yalıtımı yapılmış binaların ise C ya da D
notunu aldığı belirtiliyor. A notu ancak ısı yalıtımı olan, rüzgar, güneş
enerjisi, jeotermal gibi yenilenebilir enerji kaynaklarıyla ısınan ve tüm
aydınlatma sistemi yüksek verimlilikte çalışan binalara verilebiliyor.
Bina sahiplerinin Enerji Kimlik Belgesi alabilmek için metrekare başına
ortalama 2 lira gibi bir fiyat ödeyeceği, serbest piyasada belirlenecek bu
fiyatın 120 metrekarelik bir ev için takribi 300 lira olacağı hesaplanıyor.
Binalarında yalıtım olmayan ev sahiplerinin, binanın değerini düşürebileceğinden
hareketle kötü nota sahip kimlik belgesi almamak için önce ısı yalıtımı
yaptırmayı tercih edeceği ifade ediliyor. Bu nedenle yalıtım sektörünün iş
hacminde önemli bir artış bekleniyor.
Sistemin mevcut binalar için uygulamaya tam anlamıyla geçememesinde Enerji
Verimliliği Danışmanlığı şirketi sayısının henüz 27 olması ve Elektrik İşleri
Etüd İdaresi'nin yeni şirket yetkilendirmelerini dondurmasının etkili olduğu
ifade ediliyor. İdarenin danışmanlık yapmaya yetkili firma kriterlerini yeniden
belirleyebileceği tahmin ediliyor.
800 milyon avroluk fon geliyor
İZODER Genel Koordinatörü Ertuğrul Şen, Enerji Kimlik Belgesi (EKB)
uygulamasının Türkiye'de enerji israfının önüne geçilmesi amacıyla yapılan
çalışmaların ilk etabı olduğunu, uygulamanın yeni binalarda başarıyla
uygulanmaya başladığını söyledi.
Konuyla ilgili hükümete sundukları projeksiyonda Türkiye'de binaların yüzde
90'ının yalıtımsız olduğunu, bu binaların tükettiği enerjinin yarısını israf
ettiği ve yılda 10 milyar liranın sokağa saçıldığını kaydettiklerini ifade eden
Şen, şu bilgileri verdi:
''Tükettiği enerjinin yüzde 75'ini ithal eden bir ülke için yalıtım artık bir
zorunluluktur. Devletin bu konuda teşvik edici uygulamalar yapması gerekiyor.
Yalıtım yaptıranın kullandığı enerjinin birim fiyatında indirim yapılması,
yalıtım için kullanılan kredilerden BSMV ve KKDF gibi kesintilerin alınmaması
gibi önerilerimiz var. Devletin ısı yalıtım sektöründen aldığı 135 milyon
dolarlık KDV var. Yüzde 18'in yüzde 1'e çekilmesi halinde, bu sektörün devlete
vereceği KDV 400 milyon dolara çıkar. Ancak bu konuda geçmişte hükümeti ikna
etmekte başarılı olamadık.''
Kimlik belgesi uygulamasında mevcut binalar için bir 2017'ye kadar bir
zorunluluk bulunmadığını, ancak hükümetten bu uygulamayı destekleyici bazı
adımlar atılmasını talep ettiklerini söyleyen Şen, bina alım satım ve kiralamada
belgenin ibrazı konusunun gelecek yıl uygulamaya geçmesini beklediklerini
söyledi.
Şen, şöyle konuştu:
''Enerji Kimlik Belgesi uygulaması emlak piyasasında belirleyici bir kriter
olacak. Bunun konut alım satım ve kiralamalarında gösterilmesi zorunlu hale
getirilirse, insanlar aldıkları evin sadece bina özellikleri ve çevresine değil,
enerji maliyetlerini de hesaplayabilecek, buna göre karar verecek. EKB ile
ilgili teşvik ya da yaptırımlar gelmezse de son gün olan 2 Mayıs 2017'de
herkesin sırada bekleyeceğini düşünüyoruz.''
Türkiye'de ev sahiplerinin ısı yalıtımı bilincinin hızla arttığını, geçen yıl
1000'e yakın projeyle 19 bin konutun ısı yalıtımına kredi sağlandığını ve 35
milyon liralık bir fon aktarıldığını belirten Şen, yeni kaynakların ise yolda
olduğuna dikkati çekti.
Avrupa İmar ve Kalkınma Bankasının (EBRD) Türkiye için 800 milyon avroluk
kaynak ayırdığını, bu fonun binaların ısı yalıtımı yatırımlarının finansmanında
kullanımı için çalışma yaptıklarını söyleyen Şen, büyük bankalarla görüşmelerin
sürdüğünü, çok yakın bir dönemde cazip kredi olanaklarının piyasaya sunulacağını
ifade etti.
Amaç ceza değil
EKB uygulamasının yürütülmesinden sorumlu olan Bayındırlık ve İskan Bakanlığı
Yapı İşleri Genel Müdürlüğü Enerji Verimliliği Daire Başkanı Murat Bayram ise
alım-satım ve kiralamalarda belgenin gösterilmesi zorunluluğunun 2 Mayıs
2017'den itibaren geçerli olabileceğini, kanunda belirtilen hüküm dışında bir
yaptırımın söz konusu olmadığını ifade etti.
2017'ye kadar olan süreçte mevcut binalar için kimlik belgesi gösterilmesinin
''alıcı ve satıcı arasında bir konu'' olduğunu kaydeden Bayram, enerji kimlik
belgesinin bina değerlerinin belirlenmesinde önemli bir kriter haline geleceğine
dikkati çekti.
Bayram, ''Yaptırımların hayata geçmesi de söz konusu olabilir ama amaç bina
sahiplerini cezalandırmak değil, teşvik etmek olmalı. İnsanları, enerjiyi kötü
yönetiyorlar diye cezalandırmak yerine, teşvik verip daha verimli kullanmalarını
sağlamak istiyoruz'' diye konuştu.
Bina yöneticilerinin ısı yalıtımı yapmadan EKB belgesi almak istemeyeceğini,
bu nedenle ısı yalıtımı yatırımlarının teşviki ve bir finansman modelinin
oluşturulması gerektiğini söyleyen Bayram, ''Enerji Verimliliği Koordinasyon
Kurulu'nun bu konuda bazı çalışmaları bulunuyor, ancak sonuç alınmış bir durum
yok. Yurtdışında uygulanan teşvik modelleri de inceleniyor ancak, bu çok kolay
değil. 2017'ye gelmeden konuyla ilgili finans modellerinin de uygulamaya geçmesi
gerekiyor'' dedi.
Bu konuda sektörden vergi ve elektrik fiyatlarıyla ilgili destek yapılması
gerektiği yönünde öneriler bulunduğunun hatırlatılması üzerine Bayram, bu
desteklerin uygulanma şeklinin kolay olmadığını, iyi tasarlanması gerektiğini
ifade etti.
Enerji Verimliliği uzmanlarının eğitimlerinin halen devam ediyor olmasının
sıkıntı yarattığını, şu ana kadar bine yakın kişinin eğitim aldığını, bunun 10
bine çıkmasını öngördüklerini dile getiren Bayram, Elektrik İşleri Etüt
İdaresi'nin EVD şirketlerine yetki için bir yönetmelik değişikliğine gideceğini
belirterek, ''Danışmanlık şirketi sayısı artmazsa mevcut binalar için bir
alternatif, başka bir mekanizma üzerinden çalıştırabiliriz'' dedi.
Bayram, Türkiye için köklü bir değişimi içeren sistemin oturması için yoğun
çaba sarf ettiklerini, her yeni uygulamada olduğu gibi bazı sıkıntıların
yaşanabileceğini belirterek, ''Bir çok ülkede bu süreç, 10 yılı bulan sürede
tamamlanabiliyor. Biz daha yolun başındayız. Muhtemelen 6 ay-1 yıl gibi bir
geçiş süreci olabilir. Sistemi oturtursak bir çok ülkeye örnek olacağız. 2017
yılına geldiğimizde elimizde bina sayısı ve profiliyle ilgili bir envanter
oluşacak.
Camiye, okula da kimlik
İzmir'deki tek yetkili EVD şirketi olan Setaş Yönetim Kurulu Başkanı Sertaç
Yılmaz, İzmir'de uygulamanın yaygınlaşması için kamu binaları ve camilere de
kimlik vereceklerini ifade etti.
Uygulama kapsamında İzmir'de şu ana kadar 6 mevcut bina, 131 de yeni projeye
enerji kimlik belgesi verdiklerini ifade eden Yılmaz, sistemin zaman içinde
oturacağına inandıklarını ifade etti.
Bir çok vatandaşın evine yalıtım yaptırmak için araştırma yaptığını, bir
çoğunun uygun finans koşulları aradığını kaydeden Yılmaz, şöyle konuştu:
''Bu süreç insanları yalıtım konusunda motive edecektir. Teşviklerin olması,
bu sürecin başarıya ulaşmasında kritik öneme sahip. Türkiye'de arabalar için
kasko sigortası geçmişte keyfiydi, şimdi ihtiyaç oldu. Yalıtım konusu da böyle
olacak. Enerji Kimlik Belgesi ve yalıtımın yaygınlaşması için kamu binalarında
da çalışma yapacağız. Okullar için Milli Eğitim ile görüşüyoruz. Camilere de
enerji kimlik belgesi vereceğiz.''