Kaynaklarlı vatandaşlar ‘Kaynaklar Çöl Olmasın' adında bir imza kampanyası başlattı.
DHA'nın haberine göre, topladıkları 5000 imzayı Buca Belediyesi, Kaymakamlık, Büyükşehir Belediyesi, Çevre Şehircilik Bakanlığı, Başbakanlık ve Dokuz Eylül Üniversitesi'ne göndereceklerini belirten mahalle sakinleri, kil ocağının açılması düşünülen yerin Dokuz Eylül Üniversitesi Kaynaklar Yerleşkesi'ne de çok yakın olacağını ileri sürdü.
Kaynaklar Mahallesi Muhtarı Erhan Şen, mahalle halkının son derece huzursuz olduğunu belirterek şöyle konuştu: "Kaynaklar doğa güzellikleriyle ön plana çıkmış, İzmirliler'in hafta sonları yoğun ilgi gösterdiği, içerisinde bin yıllık koruma altındaki çınar ağaçlarının bulunduğu bir doğa harikasıdır. Biz bu doğa harikasını gözümüz gibi koruyoruz, çevreye verilecek her türlü zararı önlemeye tüm halkımız kararlıdır. Kaynaklar Mahallesi, Tahtalı Barajı'nın koruma havzası içerisinde bulunuyor. Yıllardır bize burada hayvancılık yapmayı dahi kısıtladılar. Hayvancılığın, çevreye büyük zarar verecek olan kil ocağından daha zararsız olduğunu düşünüyoruz. Buraya kil ocağı yapılması, bu güzelim doğa harikasının yok olması demektir. Burası, birinci derece doğal ve tarihi sit alanıdır"
Batı Çim A.Ş. tarafından Kaynaklar'a yapılması düşünülen kil ocağının, evlere 300 metre mesafede olduğunu dile getiren Muhtar Şen, bitişiğinde zeytin tarlaları bulunduğunu söyleyerek Bornova ve Altındağ'daki çimento fabrikaları ile taş ocaklarının çevreye verdiği zararları hatırlattı. Mahallelerinde böyle bir tesisin yapılmasına kesinlikle karşı olduklarını ifade eden Şen, "Halkımız geçtiğimiz günlerde 500 kişi ile olay yerine giderek protestolarını bildirdi. Bize, bu konuda sivil toplum örgütleri de destek verdiler, kendilerine teşekkür ediyoruz. Kil ocağının mahallemize yapılmaması için protestolarımız aralıksız olarak devam edecek. Batı Çim A.Ş.'nin ÇED raporu alabilmek için 17 Temmuz'da halkı bilgilendirme toplantısı yapacağını öğrendik. Biz Kaynaklar halkı, olarak bu toplantıya katılmıyoruz ve toplantıyı yaptırmamak için yasal haklarımızı kullanacağız. 17 Temmuz'da yapılacak olan eylemimizle sesimizi tüm Türkiye'ye duyuracağız. Sayın büyüklerimizin sesimize kulak vereceğine inanıyoruz" dedi.