İstanbul Fragmented konferansı 21-23 Eylül tarihleri arasında İ.T.Ü. Taşkışla Binası'nda gerçekleşti.
21 Eylül Çarşamba günü, davetli konuşmacılardan Jean-Francois Perouse, İstanbul'daki yeni konut oluşumlarının yakın geçmişini takip etti. Etiler Alkent ile başlayan ve "gated communities" -kapılı topluluklar- olarak adlandırdığı yeni konutları günümüzde Ümraniye Çekmeköy'deki oluşumlara kadar adlandırdıktan sonra, bu oluşumları şehrin fiziksel ve sosyal bütünselliğini yok ettiğini belirtti. Vasıf Kortun moderatörlüğünde gerçekleşen konferans oturumunda ise, şehre dair geçmiş imgeleri sunuldu. Örneğin, Yıldız Teknik Üniversitesi'nden Ayşe Emengen, Pina Bausch'un İstanbul projesi üzerinden vücut hareketlerinin mekanı oluşturmasını irdeledi. Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden Selda Tuncer ise 90'ların sinemaları üzerinden İstanbul imgesinin değişimini takip etti.
22 Eylül Perşembe günü ise, Arda İnceoğlu'nun moderatörlüğünde "Bugün" ve Arzu Erdem moderatörlüğünde "Gelecek" temaları altındaki makaleler sunuldu. Berkeley'den İpek Türeli sinemada göç imgelerini karşılaştırmalı olarak anlattı; University of Manitoba'dan Peter Hasdell "panoptikon" imgeleri tarih boyunca takip etti ve günümüzde güvenlik kameralarının yeni bir imgeler dünyası yarattığını vurguladı. University College Dublin'den Brian Elliott ise Beyoğlu'ndaki pasajların oluşumunu sosyal ütopyalar olarak ortaya koydu.
Konferansın 23 Eylül Cuma günündeki oturumunda ise, posterler sunuldu; İstanbul, fenemonolojik bir deneme ile olduğu kadar, karikatür imgeleri yoluyla da "parçalandı." Aynı gün öğleden sonra ise Otto Von Busch yönetimindeki atölye çalışmaları gösterildi. Atölyenin konusu, İstanbul'u anlamamızı sağlayacak bir "araç" geliştirmekti. Bu araçlar, Dante'nin Cehennem Alegorisi'nin bir modelinden, içinden bir kahve hazırlama seti, masa ve şişme pufların olduğu çantaya kadar çeşitlilikler gösterdi.
Konferans, panelle sonlanırken, panelde, İstanbul'un halihazır parçalanmışlığının zenginliği ortaya konuldu.