Karadeniz'de Enerji Mitingi



Rize'den Trabzon'a Karadeniz illerinden gelen çevrecilerin katılımıyla Samsun'da "Karadeniz Enerji Çöplüğü Olmayacak" mitingi yapıldı. TMMOB, TTB ve KESK'in de aralarında bulunduğu çeşitli sivil toplum örgütlerinin oluşturduğu Samsun Çevre Birlikteliğince düzenlenen miting için Trabzon, Ordu, Sinop, Zonguldak, Amasya, Giresun, Çorum, Rize, Bartın'dan gelen çevreciler Cumhuriyet Caddesi'nde toplandı. Gruptakiler, bölgede kurulmak istenen enerji santralleri ve hükümet aleyhine çeşitli sloganlar atarak Cumhuriyet Meydanı'na kadar yürüdü.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Genel Başkanı Sami Evren, Cumhuriyet Meydanı'nda yaptığı konuşmada Samsun'da Karadenizliler'in önemli bir sorunu gündeme getirdiklerini söyledi. "Çevrecilerin vicdanı ve sesi olmak demokrat olmakla eş değerdir. Demokrat olmak ise demokrasiyi içselleştirmekle mümkündür. Eğer siz doğayı para için, kar etmek için heba ediyorsanız, siz demokrat olamazsınız" diyen Evren, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Doğayı sevmeyen, insanı, yaşadığı yurdunu sevemez. AK Parti iktidarı demokrat bir iktidar olamaz. Ne kadar demokrasi söylemi söylerse söylesin, ne kadar 'demokratik açılım' derse desin AK Parti iktidarı demokrat olamaz. Çünkü çevreyi tahrip etmesi bunun göstergesidir."

Evren, Karadeniz'de kurulmak istenen enerji santrallerinin çevreye zarar vereceğini, doğayı tahrip edeceğini öne sürerek, şunları kaydetti: "Dereler ve ırmaklar üzerine kurulması planlanan hidroelektrik santral sayısı şu an 152 olarak görülüyor. Derelerin yatakları ile oynanacak. Doğanın en önemli can suyu derelerdir. Siz Karadeniz'in kılcal damarları ile oynuyorsunuz. Bu nedenle itirazımızı haklı ve meşru yerlerde dile getiriyoruz. Siyasi iktidarın bu politikalardan vazgeçmesi gerekiyor. Termik santraller ise artık Avrupa ve Amerika'da tasfiye ediliyor. Onların kirli artıkları Türkiye'ye AK Parti iktidarı ile getirilmek isteniyor."

Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Genel Başkanı Musa Çeçen de, 1996'da 31 Ekim gününün Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Ukrayna, Rusya, Gürcistan ülkelerinin çevre bakanlarınca Uluslararası Karadeniz Günü ilan edildiğini hatırlattı. Bir hafta sonra Uluslararası Karadeniz Günü'nün kutlanacağına işaret eden Çeçen, "Ama bizim Çevre Bakanımız bunu unutmuşa benziyor. Peki bu kutlamayı nasıl yapacağız? Karadeniz'e kirli teknolojileri yığarak mı?" dedi. Çeçen, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hayatın her alanını, yaşamımızı, piyasa, rekabet, ucuzluk söylemiyle alt üst edenler, bu kez ballandıra ballandıra Avrupa'ya yönelik enerji köprüsü olacağımızı söylüyorlar. Bu doğru... Avrupa'ya bir katkısı olacak ama size değil. Yani bir avuç çıkar grubuna katkısı olacak."

2007'den bu yana irili ufaklı 2 bin adet enerji projesi için ruhsat verildiğini de öne süren Çeçen "Bu projelerin birçoğu 'çantacı' tabir edilenlerin elinde kağıtların satılması noktasına kadar gitti" diye konuştu.

Elektrik mühendisleri olarak doğal kaynakların değerlendirilmesini savunduklarını vurgulayan Çeçen, şöyle devam etti: "Ancak kullanılacak kaynak, insan yaşamına, doğaya zarar vermeyecek, kullanılan kaynaktan elde edilen fayda ülke insanının ihtiyaçları için kullanılacak, doğal ve tarihi mirasımıza saygılı olacak ve kirletici teknolojiler yerine kendi ürettiğimiz gelişmiş teknolojiler kullanılacak. Ancak yaşanan durum bu gerçeği ıskalamış görünüyor. Günümüzde bu mücadeleyi artırmamız gerekiyor."

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Sekreteri Eriş Bilaloğlu, Doğu Karadeniz Çevre Platformu Sözcüsü Mustafa Yazıcı ve Samsun Çevre Birlikteliği Sözcüsü Metin Telatar da konuşmalarında Karadeniz sahili boyunca yapılması planlanan termik ve doğal gaz çevrim santrallerinin halkın sağlığını ve geleceğini kirleteceğini savunarak, hükümetin enerji politikalarını eleştirdiler. Konuşmaların ardından sloganlar atan gruplar alandan ayrıldılar.