Karadeniz de Alarmda!



Gönül, turizm bölgesi ilan edilen Perşembe’ye balık çiftlikleri kurulmasıyla denizin kullanılmaz hale geleceğini ve denizlerin artık alarm vermeye başladığını ifade ederek, “Havuz balıkçılığı istenilen her yerde yapılamaz. Kıyıya çok yakın ve liman özelliği taşıyan bir yere balık çiftliği yapılması kabul edilemez. Bu denizi kirleten etkenlere yenisini eklemektir. Zaten Karadeniz’de 150 metre derinlikten sonra oksijen yok; metan gazı ve sülfürik asit var.  Karadeniz’i göl olarak değerlendirdiğimizde bu kirlenmeye karşı kendini yenileyebilme olanağı yok denecek kadar azdır. Bir de buna kültür balıkçılığı eklenirse durum daha da kötüleşecektir” dedi.

Evrensel'in haberine göre, Gönül, balıkçılık konusunda yapılan toplantıların sonuçlarının raporlaştırılıp uzmanlara ulaştırılmamasını eleştirerek, “2011 yılında Ordu Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğünde balıkçılığın sorunları akademisyen ve balıkçılarla tartışıldı. Onun da raporu ulaştırılmadı. Yani, yapılan çalışmalar, tartışmalar, öneriler hiçbir işe yaramadı. Bu kapsamlı çalışmalar neden muhataplarına ulaştırılmıyor? Zaten bu konuda yapılan bilimsel çalışmalar o kadar az ki” dedi.

Neler yapılmalı?

Ertuğrul Gazi Gönül’ün deniz kirliliğinin ve balıkçılığın olumsuz yönde  etkilenmesini engellemek için getirdiği öneriler şöyle:

* Konuyla ilgili bilimsel çalışmalar çoğalmalı.

* Yeni yasalar, ekosistemin kendini yenileyebilmesine yönelik olmalı. Tepeden inme değil, muhataplarıyla yasalar yapılmalı.

* Denizcilik ve Balıkçılık Bakanlığı kurulmalı. Bu bakanlıkta veterinerler değil, su ürünleri mühendisleri, teknisyenleri çalışmalı.

* Avrupa’da olduğu gibi, denizlerimizde koruma alanları yüzde 2’den yüzde 30’lara çıkarılmalı.

* Kıyıları doldurmaktan vazgeçilmeli.

* Denizlerimizdeki balık stokları belirlenmeli ve kota sistemine geçilmeli. Kota sistemi her balık için ayrı olmalı, gerekiyorsa bazı türler için belli dönemlerde av yasağı uygulanmalı.