DHA'nın haberine göre, derneğin başkanı Doğan Yüksel, bakanlığın anlaşma yaptığı şirketin kendilerine 5 sayfalık uzlaşma tutanağını imzalatmak istediğini, ancak imar planı olmayan bölgede evlerin değerinin neye göre belirlendiğini bilmediklerini belirterek, “Sorularımızın yanıtsız kalması ya da çelişkili konuşmalar güvenimizi sarstı. Haklarımızı korumak için dernek kurduk, şimdi daha da genişletip platform oluşturacağız. Öncelikle imar planlarının çıkmasını, bize de buna göre hakkımızın verilmesini istiyoruz” dedi.
Sosyal patlama uyarısı
Büyükşehir Belediyesi’nde bürokratken yıllarca kentsel dönüşüm projeleri hazırlayan Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu ise dönüşümün halk mağdur edilmeden yapılması gerektiğini savunarak, kendilerinin bunu yaptığını, bakanlığa da her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi. Kentsel dönüşümün siyasete kurban edilmeyecek kadar önemli bir konu olduğuna dikkat çeken Selvitopu, şunları kaydetti:
“Proje doğruysa desteklenmeli. Zira, İzmir’in dönüşüm projelerine ihtiyacı var. Önemli olan insanların mağdur olmaması, yerinden yurdundan edilmemesi ve haklarının korunması. Temel bakışımız bu. Bu tür projelerin bakanlık tarafından yapılması kökünden yanlış. Sıkıntının sebebi de o. Sözleşme metninde, ‘Bu sözleşmede çıkan anlaşmazlıklarda Ankara mahkemeleri yetkilidir’ diye bir madde var. Limontepe’deki adam Ankara’ya mı gidecek? Dar gelirli bir insan. Bu, ‘Sen dava açma, hakkına razı ol’ demek. Yerel yönetim olsa vatandaş hesap sorar, eleştirir. Bakanlık da devrede olmalı ama yapımı üstlenmesi gereken yerel yönetim olmalı. Bakanlık sadece denetlemeli.”
Mağduriyet olmamalı
Başkan Selvitopu, endişeleri ortadan kaldırmadan uzlaşma olmayacağının da altını çizdi, “Sosyal patlamalar ortaya çıkar. Projeyi oradaki insanların çok iyi bilmesi lazım. Siz o insanları başka yere gönderirseniz gittiği yerde problem olur. Kentsel dönüşümün felsefesi, yerinde dönüşüm olmalı. Bakanlığa eksikliklerini gidermesi konusunda destek veririz. Bu proje kent için yapılacak. Benim yapmam gereken destek olmak. Burada önemli olan insanların mağdur olmaması” diye konuştu.