Hürriyet'in haberine göre, proje Küçükçekmece’den başlayacak, Avcılar, Arnavutköy ve Başakşehir’den geçecek. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 45 kilometrelik kanalın ÇED başvurusunu kabul ederken, projenin 22 Aralık’ta halkın görüşüne sunulacağı belirtildi. Proje kapsamında kıyı yapıları, yat ve konteyner limanları, lojistik merkezleri, deniz dolgusu, dip taraması, beton santralleri bulunuyor. Ancak güzergahın belirlenmesi sonrası sivil toplum örgütleri projenin İstanbul’a ihaneti artıracağını, kentin çevre, trafik, altyapı, afet gibi köklü sorunlarından hiçbirine çözüm getirmediği gibi sorunları daha da büyüteceğini savunuyor.
Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Baran Bozoğlu, Kanal İstanbul’un teknik raporlarına ulaşamadıklarını, bilgi edinme hakkı çerçevesinde bakanlığa başvurduklarını söyledi. Kanal İstanbul’un Türkiye’nin en büyük projelerinden biri olması nedeniyle etki alanının da fazla olacağını vurgulayan Bozoğlu, “Biz bu tür projelere karşı çıkmıyoruz. İnceleyip görüşümüzü ona göre söylemek istiyoruz. Ancak kentlerin sorunlarına çözüm üreten projelere ihtiyaç var. İstanbul’un hava kirliliği, içmesuyu, trafik, göç, altyapı gibi temel sorunları var. Kanal İstanbul’un, bunlardan hiçbirine çözüm üretecek bir proje olduğunu düşünmüyoruz. Teknik ve bilimsel raporların halka açılması lazım. Biz de teknik projeyi gördükten sonra görüşlerimizi rapor haline getireceğiz. Cumhurbaşkanı ve Başbakanımız ile kamuoyuna bu raporumuzu sunacağız. Tüm İstanbul halkını, ÇED toplantısına katılarak, görüşlerini sunmaya çağırıyorum” dedi.
İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Cemal Gökçe, 3. Havalimanı, 3. Köprü ve Kanal İstanbul projeleriyle İstanbul’un iki yakasının da yapılaşmaya açıldığını, Çanakkale’ye köprü de katıldığında Trakya’nın bitme noktasına geldiğini söyledi.
İTÜ Jeofizik Mühendisliği BÖlümü Öğretim Üyesi Övgün Ahmet Ercan ise Kanal İstanbul’la deniz canlıları ve kuşları için yumurtlama, büyüme, gelişme alanı olan Küçükçekmece denizkulağının yok olacağını söyledi.