Erzincan’ın İliç ilçesindeki Çöpler Altın Madeni’nde 13 Şubat’ta dokuz işçinin toprak altında kaldığı toprak kayması ile ilgili TBMM’de kurulan İliç Maden Kazasını Araştırma Komisyonu, Erzincan’daki ziyaretlerinin ardından İliç’te kazanın olduğu ve toprak altında kalan beş işçinin daha aramalarının yapıldığı maden sahasındaki çalışmaları yerinde inceledi.
ANKA’da yer alan habere göre; Komisyon üyelerinden CHP Adana Milletvekili Müzeyyen Şevkin ve CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, görüşmelere ve incelemelere dair izlenimlerini değerlendirdi.
CHP’li Şevkin, liç yığınının üç ve dördüncü fazlarda 10 milyon metreküplük heyelanın olduğunu söyledi. Çamurlu ve akışkan haldeki liç nedeniyle uzunca bir süre mangan ocağına girilemediğini belirten Şevkin, “Şöyle bir soru sordum: Burada 47 milyon metreküplük pasayı alabilecek terk edilmiş bir mangan ocağı var. Buranın geçirimsizliği sağlanarak neden buraya yığmadınız da üst üste o yığın liçini oluşturarak bol miktarda siyanür ve sülfürik asit yükleyerek o zeminin stabil olmasının önüne geçildi?” diye konuştu.
"Aşırı yükleme ve sıvı basma olabilir"
Yığın liçine ilişkin “Aşırı bir yükleme ve aşırı sıvı basma olduğunu tahmin ediyoruz” diyen Şevkin şöyle devam etti:
“Sıvı yoğunluğu artmış ve doygunluğa ulaşmasının sonucu aynı zamanda 270 metrelere varan bir yükseklikten de bahsediliyor, sıvının akışa geçtiği bahsediliyor. Jeoteknik olarak bu şev açılarının ve yüksekliğinin hesap edilmesi gerekiyordu. Kapasitesinin üstünde yığılma yapılmaması gerekirdi.”
"Dünyanın en yüksek liç sahası"
Deniz Yavuzyılmaz ise altın madeni sahasının yığın liçi kısmında aşırı yükleme yapıldığını belirterek, "Burada dört faza yığın liçi serilmiş, her biz fazda sekiz basamak var. Her basamak sekiz metreden oluşuyor. Yani bir faz 64 metre, dört fazın yüksekliği de 256 metreye ulaşmış durumda. Bu bakımdan da dünyanın en tehlikeli ve en yüksek yığın liç sahasından bahsediyoruz. 32 basamak olması gereken dört fazda 33. basamakta işlem yapılırken bu kayma felaketi yaşanmış.” dedi.
ÇED raporlarında şirketin beş ve altı fazla ek kapasite artışına gideceğinin ifade edildiğine dikkat çeken Yavuzyılmaz, şöyle devam etti:
“Beş ve altıncı fazların sahada yapılmadığını yerinde tespit ettik. Dolayısıyla burada aşırı yükleme olduğu bir üretim baskısı olduğu net bir şekilde tespit edilmiş oldu. Burada kar hırsını görüyoruz, açgözlülük görüyoruz. Üretim zorlaması görüyoruz. Maalesef şirket adeta altın yumurtlayan bir tesisi, ‘daha fazla altın çıkaracağım’ diyerek kendi elleriyle imha etmiş, dokuz işçimizden enkaz altında kalmasına sebebiyet verilmiş durumda.”