Köyün tabelasına birkaç metre kala girişe oturmuş kadınlar dikkat çekiyor. Hacıveliler köyünün kadınları... Akşama kadar köyün girişinde oturup nöbet tutuyorlardı son 1 haftadır. Akşam yerlerini erkeklere devrediyorlardı. Köyün sırtını dayadığı tepeye yapılmak istenen mermer ocağını istemiyorlar. Hürriyet'ten Banu Şen'in haberine göre, İş makinelerini engelledikleri için 3 kez jandarmayla karşı karşıya geldiklerini, kendilerine sorulmadan yapılacak ocağın hukuksuz olduğunu anlatıp, köylerine kimseyi sokmamaya kararlı olduklarını söylüyorlar.
Şimdilik mutlu son
Direniş önceki gün, mahkeme kararı belli olana kadar, bir süreliğine mutlu sona bağlandı. Valiliğin de taraflarla görüşmesi sonucu köylülerle şirket anlaşmaya vardı. Köylüler, “Mahkeme kararı çıkana kadar köyümüze iş makineleriyle girmeyin, çalışmaya başlamayın” dedi. Şirket yetkilileri de kabul etti. Şimdi köylüler “Adalete güveniyoruz, sonucu bekliyoruz” diyor.
Fikrimiz sorulmadı
Fatma Aykan tüm kadınlar adına şöyle anlatıyor: “Çiftçilik ve hayvancılıkla uğraşan 90 haneli bir köyüz. Zaten barajın kapakları açılınca topraklarımız sular altında kaldı. Uzak yerlerden tütün için toprak kiralıyoruz. Mermer ocağı yapılmak istenen yerde ağıllarımız var, hayvan otlatıyoruz. Ayrıca içme suyu da bulunuyor. Yukarılar tarihi bölge. Araştırdık, ÇED raporu alınmamış, fikrimiz de sorulmadı. Deprem gibi dinamit sarsıntıları istemiyoruz. Yaşamımız kısıtlanacak, geçimimiz yok olacak. Jandarma çok kalabalık, biz 90 haneyiz. Yine de geçit vermeyeceğiz. Kurtuluş Savaşı sanki ama bu sefer her yerde köylüler topraklarını vermemek için kendi askeriyle karşı karşıya kalıyor. Şimdilik isteğimize ulaştık. Artık mahkeme kararını bekleyeceğiz.”
Hasan Namak: İptal davası açtık
Turgutlu Çevre Platformu Üyesi Hasan Namak, 11 Mart’ta yürütmeyi durdurma davası açtıklarını belirterek, şöyle dedi: “İş makinelerinin köye gelip gitmesiyle konu gündeme gelince 3 Şubat’ta muhtarla Çevre İl Müdürlüğü’ne bilgi edinme dilekçesi verdik. Cevap gelmeyince 2-3 kere de müdüre gittik. Birincisi o bölgenin özel bir sosyolojik, ekonomik, kültürel durumu var. 4 bin yıllık Sardes’ten daha eski tarihli, kazısına bu yıl başlanacak bir antik kent var. İkincisi, uluslararası sözleşmeler gereği Gölmarmara Gölü’nün koruma altına alınması gerekiyor. Üçüncüsü, hayvancılıkla uğraşan köyün otlatma sahası orası ve içme suları da tam ocak yapılmak istenen yerin yanı. Zeytinlikler var. Kurumdan bilgi gelmeyip köylü 3 kez jandarmayla karşı karşıya gelince durdurma davasını açtık. Sonucu bekliyoruz.”