“Kadıköy İstanbul’a Katılacak”



Caddebostan’da AKP Seçim bürosunda bulunmak  mı yoksa Fatih Çarşamba’nın ortasına kurulmuş bir çilingir sofrasında oturmak mı? Bu iki durum arasında mahalle baskısı birimi cinsinden fert başına düşmesi muhtemel şiddet miktarını hesaplayamadan AKP Kadıköy Belediye Başkan Adayı Sinan Genim’in Şaşkınbakkal’daki seçim bürosuna ulaşıyorum.

80’lerde çocuk olan biri olarak büyüklerimizden ‘kurtarılmış bölge’ tabirini çok duymuştum ancak tam olarak ne anlama geldiğini seçim bürosundaki genç kadınlarla konuşunca daha iyi anladığımı fark ediyorum. İstanbul’un Şanzelizesi sayılabilecek bu caddeden geçen mahalleliler, ‘kurtarılmış bölgelerine’ sızmış ötekilerin seçim bürosuna giriyor, görünüş olarak kendilerinden hiçbir farkları olmayan görevli kadınlara ‘Hain, satılmış’ gibi pek çok hakaret kelamı ettikten sonra ‘tuuu’ yaparak eylemlerini noktalıyorlarmış.

Kadıköy eskiyor

Bir gazeteci için bereketli, bir demokrat için ise can sıkıcı bu bilgilenme sürecinin ardından  Sinan Genim ile buluşmak üzere ofis olarak kullandığı daireye geçiyoruz. Sinan Genim, tanınmış bir mimar, Kuzguncuk doğumlu, hayatı Kadıköy’de geçmiş bir İstanbullu. Yani oldukça ‘snob’ bir görüntü. Ancak o, doğma büyüme İstanbullulardan duymaya alıştığımız ‘nerede o eski İstanbul’ klişesinin tam tersi bir şey söylüyor: “Kadıköy giderek eskiyor. Kadıköy`ün acilen İstanbul`a ve Türkiye`ye katılması gerekiyor. Çünkü kendi içine kapalı topluluklar uzun süre yaşayamaz.”

Kadıköy; Bostancı, Bağdat Caddesi’nden ibaret değil. Fikirtepe, Dumlupınar gibi göç alan, yoksulluğun olduğu  bir de öteki yüzü var. Sinan Genim, Caddebostan Plajlarına giden bu Kadıköylülerin, mayo yüzünden yerli Kadıköylüler tarafından nasıl aşağılandığını hatırlatıyor. Bu yaklaşımın, metropolün öğretici ve kitleleri yakınlaştırıcı işlevini etkisiz hale getirdiğini vurguluyor.

Genim, CHP’li rakibi Selami Öztürk’ün 25 yıldır Kadıköy’ün yönetiminde olduğunu ve bu iki yakayı birbirine yaklaştırmak için hiçbir şey yapmadığını iddia ediyor.

Kent için senaryo

Belediyeyi hizmet üreten bir kurum olarak değil, kentlilerin birlikte daha iyi yaşama yollarını aradıkları bir sivil toplum örgütü olarak tanımlıyor Genim. Kadıköy Düşünce Grubu oluşturmak gibi bir planı var. Grup, kentle ilgili senaryolar üretecek. Bir bankın yeri bile bu şekilde belirlenecek. Sinan Genim, belediye başkanının orkestra şefi olması gerektiğini söylüyor. Ancak bugün belediye başkanlarının her enstrümanı çalmak zorunda olduklarını zannettiklerini, 5000 nikah kıymakla, kirvelik yapmakla övündüklerini belirtiyor.

Müjde! Sarı Balon gidiyor

Taraf, merkezi Kadıköy’de olan tek gazete. Gazete binamızdan nefes kesici İstanbul silüeti gözüküyor. Tabii belediyenin dev sarı balonunun izin verdiği kadarıyla. (Balonu görmeyenler için şöyle tarif edelim. Erotik bir film izlerken ekranın yarısının kırmızı nokta ile kapandığını düşünün.)

Her gün, halatlarını kesip balonu uzayın derinliklerine gönderme hayali kuran biri olarak, ‘İstanbul’un ve Kadıköy’ün en güzel Sarı Dev Balondan gözüktüğünü çünkü balonun buradan gözükmediğini’ söylüyorum. Sinan Genim, Sarı Balon ile Tramvay’ın küçükken oyuncağı olmamış başkan sendromuyla yapıldığını, seçilmesi halinde Selam Öztürk’ün elinden balonunu alacağını müjdeliyor.