"İzmirli TOKİ'yi İstemiyor"



Burada konuşan İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, İzmir'in yüzde 80'inin dönüşmesi gerektiğini, bu konuda oda olarak aktif rol aldıklarını, Gümüşpala'da bir ofis açtıklarını ancak yerel yöneticilerin bu ofisin çalışmasını engellediğini savundu. İş merkezlerinin dönüşümü için de Karabağlar'da  bin 900 dönüm alanda çalışma yaptıklarını anlatan Demirtaş, ancak proje içinde yer alan konutlar nedeniyle Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'nın kendilerine konunun görevleri arasında olmadığı yönünde görüş belirttiğini aktardı.

Mevcut yasal yapıda yeni yorumlamalar yapmak üzere bakanlığın çalışma yürüttüğünü ifade eden Demirtaş, "Şu anda iyi bir noktaya geldik. Kısa bir süre sonra bu konudaki gelişmeleri paylaşacağız. İzmir, 2023 yılına kadar İzmir'e yakışan bir kentleşme içine girmek zorunda. Bunun için her yıl 30 bin konutun yapılması gerekiyor. Biz İzmir'de TOKİ'yi istemiyoruz, kentsel dönüşümü İzmirli müteahhitler kendi imkanlarıyla yapar" diye konuştu.

İzmir'in dörtte biri kentsel dönüşüm kapsamında

Toplantıya bir sunum yapan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İzmir Altyapı ve Kentsel Dönüşüm Müdürü Erkan Yaşacan ise, İzmir'in 9 bin 500 hektarlık kent merkezi içinde 4 bin 435 hektarlık alanın kentsel dönüşüme konu oluğunu; bu alan içinde 313 bin bina ve 882 bin nüfusun yaşadığını, alanın İzmir'in dörtte birine tekabül ettiğini ifade etti.

İzmir'de kentsel dönüşüm çalışmalarının Büyükşehir Belediyesi tarafından 304 hektarlık alanda ve bakanlığın ilan ettiği 838 hektarlık alanda devam ettiğini anlatan Yaşacan, Karabağlar'da 191 hektarlık Türkiye'nin en büyük riskli alanlarından biri için de İzmir Ticaret Odası'na yetki devri yapılması konusunda görüşmelerin devam ettiğini belirtti. İzmir'de insanların TOKİ'ye soğuk baktığını, bunda Uzundere'deki toplu konutların etkili olduğunu savunan Yaşacan, vatandaşlara yaşam stillerine uygun konutlar sağlanamadığını, dönüşüm projelerinde bu konuya özen gösterileceğini kaydetti. Narlıdere Belediyesi'ne yetki devri yapılan 43 hektarlık alanda da 2014 yılı ilk yarısında temellerin atılmaya başlanacağını anlatan Yaşacan, "Narlıdere, İzmir'de en çabuk dönüşecek alanlardan biri olacak, çünkü hem yerel idare ve hem vatandaş tam destek veriyor" dedi.

Kentsel dönüşüm konusunda belediyelerle ortak hareket etmek istediklerini ancak ruhsat verme sürecinde hızlı davranılmaması halinde kendilerinin ruhsat erme yetkisine sahip olduklarını anlatan Yaşacan, yeni riskli yapıların tespiti konusunda 12 ilçe belediyesinin yetkili olmasına rağmen bugüne hiç riskli yapı tespitinin gelmediğini bildirdi. Riskli yapı tespit edilen binalara yapılan itirazların genelde reddedildiğini ifade eden Yaşacan, "Riskli yapı tespiti konusunda şimdilik vatandaşın gönüllülüğünü esas alıyoruz ancak çok büyük tehlike arzeden yerlerde gereğini yerine getirebiliriz" dedi.

"İmtiyaz istemiyoruz, yasal prosedür uygulansın"

Karşıyaka Yapı Müteahhitleri Derneği'nden Sırrı Esen ise yaptığı konuşmada İzmir'de belediyelerin Haziran ayından bu yana 2 bn projeyi runsat için beklettiğini savunarak, "Biz imtiyaz istemiyoruz; sadece yasal prosedür uygulansın" dedi.