Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı Hasan
Topal, Ulaştırma eski Bakanı Binali Yıldırım’ın kısmen
açıkladığı, Körfez’in altından İnciraltı-Bostanlı arasına tüpgeçit
projesine tepki gösterdi. Topal, yaptığı yazılı açıklamada, 1990’lı
yıllarda Körfez’de, iki ucunda iki kule bulunan (birisi otel, birisi iş merkezi)
asma köprünün, bu kez seçimler nedeniyle tüpgeçide dönüştürüldüğünü söyledi.
İzmir’in kent içi ulaşım sorunlarını çözmek için ilgililerin ve yetkililerin
aklına ulaşımın bir planlama konusu olduğunun gelmediğine dikkat çeken Topal,
“İzmir’in yaklaşık 2.6 milyon kişiye ulaşan merkez kent nüfusu Karşıyaka, Konak,
Bornova, Buca merkez ilçelerinde yoğunlaşmaktadır. Kemeraltı işlevini
sürdürürken, merkezi iş alanları Alsancak ve Çankaya’da. Liman arkası ve
Bayraklı’ya doğru gelişiyor” dedi. Topal açıklamasında şu görüşlere yer
verdi:
Konut-iş alanı ilişkisi
“İzmir’de konut bölgeleri, yine Karşıyaka, Çiğli, Bornova, Buca, Konak ve
Gaziemir’de yoğun. İş alanları ile konut alanları ilişkisi, ulaşım-erişim
taleplerinin de en fazla olduğu zonları ve koridorları oluşturuyor. Sanayi ve
organize sanayi alanları ile küçük sanatlar alanları da güney, kuzey ve doğu
akslarında. Bu bağlamda, çalışma alanları ile konut alanları arasındaki
ulaşım-erişim talepleri de bu koridorlarda yoğun. Tüpgeçit önerilen
İnciraltı-Çiğli, Bostanlı bağlantısının, bu zonlar ve koridorlarla hiçbir
ilişkisi yok.”
Bilimsellikten uzak
İzmir Çevre Otoyolu’nun, tanımlanan iki noktadan tüpgeçitle bağlanarak ring
olarak tamamlanacağı görüşü de hiçbir bilimsel araştırmaya dayanmıyor. Bağlantı
kavşaklarıyla birlikte yaklaşık 11 kilometrelik tüpgeçidin ciddi bir
fizibilitesi, etüdü bulunmuyor.
İmar rantı yaratır
Doğal SİT alanlarını olumsuz etkiler. Otoyolun ve tüpgeçit bağlantılarının
getireceği baskı altında doğal yaşam alanları bu özelliğini kaybedecektir.
Proje, kent içi ulaşıma çözüm olamaz, aksine daha büyük sorunlar
yaratacaktır.