Yurt Gazetesi'nin haberine göre, İzmir'de Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ile belediyeler arasındaki yat limanı yeri anlaşmazlığı sürüyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Urla Çeşmealtı'ndan yapılacak yat limanı hariç İnciraltı, Bayraklı ve Karşıyaka yat limanı seçimlerine ÇED sürecinde itiraz etti. Karşıyaka Belediyesi de aynı itirazlarda bulunup, Karşıyaka'da yat limanın Mavişehir'e yapılmasının uygun olacağını savundu. Büyükşehir Belediyesi özellikle yat limanlarının dere ağızlarına yakınlığını eleştirdi. Körfez temizliğini olumsuz etkileyeceğine dikkat çekildi. Karşıyaka ve Bayraklı'da arka alanların yetersizliği, trafiğe yapacağı olumsuz etkiler, İnciraltı'nda büyük dolgu alanlarına ihtiyaç duyulması ve doğal sit alanın varlığının dikkate alınmaması eleştirildi.
Karşıyaka Belediyesi'nden de itiraz
Karşıyaka Belediyesi de, Karşıyaka Vapur İskelesi ile Bostanlı Vapur İskelesi arasında yapılması öngörülen Karşıyaka Yat Limanıyla ilgili kara trafiğinde yoğunluk artışına neden olacağını bildirdi. Karşıyaka Belediyesi, iskele yanında varolan trafik yoğunluğunun yat limanıyla birlikte daha da artacağını ve akışın tıkanacağını belirtti.
Deniz trafik yoğunluğuna da dikkat çeken belediye, limanın bu trafiği de olumsuz etkileyeceğini öne sürdü. Ayrıca, Karşıyaka iskele yanında kıyının yayalar tarafından yoğun şekilde kullanıldığını, buradaki değişikliğini kıyıyı olumsuz etkileyeceğini de belirten Karşıyaka Belediyesi, Mavişehir'deki yapılacak yat limanında bu sorunların yaşanmayacağı görüşünü savundu.
Belediye meclisinde olumsuz görüş
Bakanlık ise belediyelerin bu görüşlerini bugüne kadar dikkate almadı. Hazırlanan ÇED raporunda deniz ve kara trafiğinin olumsuz etkileneceğine yönelik bir tespit yer almadı. Körfez temizliğine olumsuz etkisi de raporda yer bulmadı. Bakanlık tarafından gönderilen yat limanı imar planı için Ağustos ayında Karşıyaka Belediye Meclisi'nde olumsuz görüş verildi. Özellikle denizin doldurulacak olması ve ticari plan notu nedeniyle çarşı esnafının olumsuz etkileneceği savunuldu.
Koruma kurulu onay verdi
Bakanlık, izlediği prosedür gereği son olarak da İzmir 1 No'lu Koruma Kurulu'na başvurdu. Karşıyaka ve Bayraklı yat limanları planlarını onaya gönderdi. Her iki limanın yapılacağı yerin karşısında tarihi binaların yer alması nedeniyle yapılan başvuru 18 Eylül'de Koruma Kurulu tarafından görüşüldü. Ancak, her iki limanın da yapılacağı yerle, tarihi binalar arasında yol başta olmak üzere rekreasyon düzenlemelerinin bulunması ve uzaklık nedeniyle Koruma Kurulu doğrudan tarihi eserlerle bir bağlantı olmadığı gerekçesiyle karar almaya gerek duymadı. Bu nedenle yat limanları Kurul'dan sorunsuz geçti.
Kurul toplantısına katılan İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Bayraklı Belediyesi olumsuz görüş verdi. ÇED roporuna verdikleri ve yat limanlarının yer seçiminin yanlış olduğu yönündeki görüşlerini gerekçe gösteren belediye yetkilileri bu nedenle karara katılmadı. Bakanlık, Karşıyaka ve Bayraklı'ya 500'ü deniz, 100'ü karada olmak üzere 600'er yat kapasiteli iki marina yapmak istiyor.
"Her ölçekte kent planlamalarına aykırı"
Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu, önerilen marinayla ilgili rapor hazırlamıştı.
Karşıyaka kıyısına önerilen marinanın, İzmir'in her ölçekteki kent planlarına aykırı olduğu, İzmir Körfezi'nin temizliği için tehdit içerdiği, kent halkının çok yoğun olarak kullandığı kıyıda yapılaşmaya yol açacağı belirtilerek, planlama ilkelerine ve kamu yararına uygun olmadığını açıklandı.
Odanın hazırladığı raporda, İzmir Kent Planları'nın önerisi olan ve körfezin daha etkin kullanımını sağlayacak Karşıyaka -Mavişehir, Bayraklı-Turan, Urla Marina-Yat Limanlarının bir an önce uygulamaya geçirilmesi önerildi. Oda yönetimi, "Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Karşıyaka için önerdiği Marina-Yat Limanı ısrarından vazgeçmelidir. Bütün karar vericiler kent planlarının kararlarına özenli ve uygun davranmalıdırlar" görüşünü savundu.
Yat limanlarındaki yapılaşma örnek gösterildi
Raporda marina olarak önerilen kıyının Karşıyaka merkezine yakın konumda, kentlilerin denizle buluştuğu ve günün her saatinde çok yoğun olarak kullanılan bir rekreasyon alanı niteliğindeki aktif yeşil alan olduğuna dikkat çekildi. Mimarlar Odası raporunda, "Son yıllarda ülkemizde ve bölgemizde uygulanmış olan marinalar incelendiğinde, çoğunlukla tekne-yat ve benzeri deniz araçlarının bağlandığı ve marina işlevinin gerektirdiği hizmet mekanlarını içeren yapıların dışında oldukça büyük alanları kapsayan yiyecek içecek mekanları, restoranlar, kafeteryalar, alışveriş-ticaret alanları gibi yoğun yapılaşmalar izlenmektedir. Getirilen yapılaşmalar nedeniyle de toplumun kıyıya erişimi ve kıyının rekreasyon kullanımını, kıyı kullanımını engellemektedir" denildi.
Planlarda Mavişehir'de
İzmir'in üst ölçekli planları olan 1/25000 ölçekli İzmir Kentsel Bölge Nazım İmar Planı ve 1/25000 ölçekli İzmir İl Çevre Düzeni Planı'nda İzmir Körfezi'nde 4 marina alanı tanımlandığına dikkat çekilen raporda, bunların körfezin kuzeyinde Karşıyaka sınırları içinde Mavişehir kıyısında ve körfezin batısında İzmir yeni kent merkezi gelişmesi kapsamında Bayraklı-Turan kıyısında, körfezin güneyinde İnciraltı'nda ve Urla kıyılarında yer aldığına dikkat çekildi. Mimarlar Odası raporunda Bakanlığın önerdiği marinanın Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca hazırlanan 1/100000 ölçekli Manisa-Kütahya-İzmir Çevre Düzeni Planı, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nce hazırlanan 1/25000 ölçekli İzmir Kentsel Bölge Nazım İmar Planı, 2013 yılında İzmir Büyükşehir Belediyesi'nce onaylanan 1/25000 ölçekli İzmir Çevre Düzeni Planı, Karşıyaka'nın yürürlükte bulunan 1/5000 ölçekli Nazım İmar planları ve 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planlarında da yer almadığı da belirtti.
"Marina su sirkülasyonuna engel"
Mimarlar Odası ayrıca İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, TCDD Genel Müdürlüğü işbirliğinde yürütülen İzmir Körfezi'nin bütünleşik iyileştirme projesi kapsamında İzmir Körfezi'ne yönelik yapılan ayrıntılı bilimsel analiz çalışmalarına da dikkat çekti. Bu çalışmalarda, iç körfeze temiz deniz suyu sirkülasyonunu sağlayan deniz akıntılarının körfez temizliği için yaşamsal önem taşımakta olduğunun ortaya konulduğu belirtilen Oda raporunda, "Bu çalışmanın iki önemli kararı bulunmaktadır. Birisi Alsancak Kruvaziyer ve Yük Limanın ulaşım kanallarının taranması, ikincisi körfezin kuzeyinde tuzladan başlayıp Karşıyaka kıyıları boyunca 13 kilometre uzunluğunda 250 metre genişliğinde körfezin su kalitesini yükseltmek için bir sirkülasyon kanalı öngörülmektedir. Karşıyaka'ya Vapur İskelesi ile Nikah Sarayı arasına önerilen Marina'nın, körfez projesine yönelik ayrıntılı analiz ve araştırmaların bulgularına göre liman yaklaşma ve körfez içi su sirkülasyonuna engel oluşturduğu ve sakıncalar içerdiği belirtilmektedir" bilgisi yeraldı.