İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) öğretim üyesi
Prof. Dr. Naci Görür, beklenen İstanbul
depreminin büyüklüğünün 7.2’den küçük olmayacağı
uyarısında bulundu. Görür, Marmara Denizi’nde tsunami riski
olduğuna da dikkati çekti.
Deprem riskini araştırmak amacıyla kurulan
TBMM Araştırma Komisyonu önceki gün Görür’ü dinledi. 17 Ağustos
1999’da yaşanan depremle Marmara Denizi’nin altındaki kabuğun 220 yılda
birikebilecek tektonik enerjiyi 55 saniyede yüklendiğini belirten Görür,
“Alttaki kabuk çatırdıyor. Deprem bekliyoruz. Bunun kaçarı yok, ancak
zamanını söylemek doğru olmaz” dedi.
Depremin şiddetini
belirleyecek bir etmenin bölgedeki Tekirdağ Çukuru’ndaki fay hattının 1912
depreminde kırılıp kırılmadığı olacağını söyleyen Görür, “Bazı emareler bu
bölümün kırıldığını gösteriyor. Eğer öyleyse deprem daha az şiddetli olacak.
Ancak kırıldığını kesin olarak söylememiz mümkün değil” diye konuştu. Görür,
şunları kaydetti:
“Beklenendeprem 7.2’den az
olmayacak. 70 kilometrelik hat bir kerede kırılacak. Kumburgaz çukuru,
Büyükçekmece’ye 10 kilometre mesafeden geçiyor ve bu nedenle çok tehlikeli
olacak. Adalar’ın güneyinden geçen Çınarcık çukuru kırılırsa bu da 7.0
büyüklüğünde bir deprem üretecektir. En olumsuz senaryo ise tamamının tek bir
seferde kırılması. Bu da tahmini olarak 7.6 büyüklüğünde bir deprem
yaratacaktır.”
Tsunami uyarısı
Çınarcık
yakınındaki küçük fayların kırılması durumunda 6.0 büyüklüğünde bir depremin
beklendiğini, ancak bu bölgenin tsunami yaratma riski bulunduğunu anlatan Görür,
Tuzla’nın güneyinin risk altında olduğunu ifade etti. Daha önce Kartal,
Maltepe ve Pendik belediye başkanlarını uyardığını ancak başkanlardan bir tepki
almadığını ifade eden Görür, “Buradaki faylar tek başına büyük deprem yaratmaz.
Ama büyük bir depremle birleştiğinde bölgeyi hallaç pamuğu gibi atar” dedi.
Görür, olası bir depremde İGDAŞ’ın borularının patlaması durumunda çok kötü
manzaralarla da karşılaşılabileceğini sözlerine ekledi.
“Bomba”
gibi bir ülkedeyiz
Komisyon, İstanbul Üniversitesi Jeofizik
Mühendisliği öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu’yu da
dinledi. Ege Bölgesi için, özellikle Girit ve Rodos adaları
yakınlarında büyük bir tsunami olabileceği uyarısında bulunan Gündoğdu şöyle
konuştu:
“Dünyanın bilinen en büyük tsunamisi 9.3’lük Sumatra depreminde
oldu. 9.3 burada olursa ne olur sorusunu aklıma bile getirmek istemiyorum.
Herhalde her yer yerle bir olur.”
Deprem olduğu zaman asla merdivenlerin
kullanılmaması gerektiğini ve hedef küçültülmesinin zorunlu olduğunu ifade eden
Gündoğdu, “Cenin pozisyonundan bahsediyorlar. Cenin falan uyduruk
şeyler... Hâlâ ne yazık ki sivil savunma ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın
cd’lerinde yer veriyorlar buna” şeklinde konuştu.