Ekonominin yeni kurmaylarının kim olacağı sorusunun cevabı merakla beklenirken, sanayiciler yeni hükümetten mevcut sorunların bertaraf edilmesi için bir an önce adım atmasını istiyor. Dünya Gazetesi'nden Selenay Yağcı ve Merve Yiğtcan'ın haberine göre, özellikle fiyat istikrarının sağlanması konusunda hemfikir olan üreticiler, hükümetin eylem planlarını hayata geçirmesini bekliyor.
Katma değerli ürüne daha fazla teşvik verilmesi için, teşvik sisteminin yeniden gözden geçirilmesini isteyen sanayicilere göre, yatırım ortamının iyileştirilmesi ve marka ekonomisinin geliştirilmesi de öncelikli atılması gereken adımlar arasında. Ayrıca, mali gücü zayıfl ayan firmaların uluslararası fuarlara katılımının düşmesine de değinen sanayiciler, fuarlarda milli katılımın yeniden yükselmesi için ön finansman desteği istiyor.
"Katma değerli ürüne daha fazla destek"
İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Murat Akyüz:
"Yeni hükümetten taleplerimiz konusunda kimya sektörü temsilcileri bir araya geldik ve rapor hazırladık. Şu anda yüzde 50 destekle gelen hükümetin sanayiciye yüksek oranda destekle devam edeceğini düşünüyorum. Devlet destekleri konusunda halen yüksek katma değere önem verilmiyor. Katma değeri yüksek ürüne daha fazla destek verilmeli. Sanayi Bakanlığı tarafından yürütülen envanterde çok büyük eksiklikler var. Bundan dolayı devlet desteklerinin bir bölümü, Türkiye'de yeterli kapasite vardır, denilerek verilmiyor. Aynı zamanda fuarlara katılım, bazı firmaların mali gücünün zayıfl aması nedeniyle çok düştü. Firmaların katılımını artırabilmek amacıyla ön finansmanlı fuar katılım desteğine tekrar dönmek gerekiyor. Yoksa Türkiye'nin uluslararası fuarlara milli katılımı düşmeye başlıyor."
"Yatırımların önü açılmalı"
Kibar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kibar:
"Ülke ekonomisinde istenilenlerin yapılamadığı bir yıl oldu. Bundan sonra özellikle istikrar ve yatırımların önünün açılması önemli. Ekonominin başına tecrübeli bir ekibin gelerek mevcut sorunların tespit edilip hızlıca müdahale edilmesi gerekli. Yurtiçi ve yurtdışı piyasalarına güven verilmesi lazım. Yabancı yatırımcı için yeniden cazip hale gelmeli Türkiye. Turizmde büyük sorunlar var. Türkiye'nin negatife dönen algıyı yeniden pozitife çevirmesi lazım. Türkiye'nin kendi pazarlama stratejisini yeniden yapması gerekiyor. Bekleyen projelerin hızlıca devreye alınması da önemli."
"Turquality'nin kapsamı genişletilebilir"
Mobilya Sanayicileri Derneği Başkanı Adnan Bostan:
"İhracat bizim için vazgeçilmez. Dolayısıyla kur konusunda istikrara ihtiyacımız var, öncelikle bu istikrarın sağlanmasını bekliyoruz. Rekabetçiliğimizin engellenmemesi adına bu konu çok önemli. Devlet teşvikleriyle ilgili olarak da bölgesel teşvikler var. Ancak bunun daha özele indirilmesi gerekiyor. Katma değerli ürün üreten sanayicilerin daha fazla desteklenmesi, bundan haraketle üreticilerin ikiye ayrılması gerektiğine inanıyoruz. Şehir farkı gözetmeksizin sanayicinin ürettiği ürüne ve bunun katma değerine göre teşvik edilmesi gerekiyor. 500 milyar dolar ihravat hedefi için bunun çok önemli olduğu ortada. Firmalar içerisinde Turquality kapsamının daha da açılmasını bekliyoruz. Turquality belli bir kapsamda kalıyor ve birçok KOBİ faydalanamıyor. Bir ayna çalışmasıyla beraber onlara da benzer teşvikler sağlanmalı."
"Markalı ihracata yönelmeliyiz"
Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Sami Kariyo:
"Türkiye'nin rekabetçi yapısının gelişmesi için marka ekonomisinin gelişmesi gerekiyor. Katma değerli ürünlerin, ülkemizde üretilen ürünlerin artması ve geliştirmesi lazım. Modern perakende ile organize perakendenin etki alanın artması gerekiyor. Türkiye'nin Avrupa'ya gönderdiği ürünlerin çoğu fason. İhracatın sadece 3 milyar doları markalı. Markalı ihracatın artması gerekiyor. Hükümetin bu konuda önemli tedbirleri alması ve marka ekonomisinin gelişmesine destek olması gerekiyor. En büyük beklentimiz bu."
"Üretimde seferberlik ilan edilsin"
İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Hikmet Tanrıverdi:
"Kayıp olarak gördüğümüz bu yılı telafi etmemiz lazım. İhracat için hızlı hamleler gerekiyor. Hükümet ve işadamları ile ülke ziyaretlerine yeniden hız vermek gerekli. Mutabakat sağlanmış ama uygulanmamış reformların Meclis çalışmaya başlar başlamaz yapılması gerek. Hükümetin hazırladığı bin 200 eylem planının harekete geçmesi gerek. Üretimde seferberlik ilan edilmesi ve hükümetin de liderlik etmesi gerekiyor. Seçim sonucundan sonra 2016 umudumuz arttı. Sanayinin çarklarının hızla döndüğü, işsizliğin azaldığı zamanlar hızla gelir diye umuyoruz."
"Uzun vadeli kalkınma planı bekliyoruz"
İstanbul Sanayi Odası Yönetim Kurulu Üyesi Ali Eren:
"Türkiye'nin dört yıllık istikrar dönemine girme ihtimali var. Dolayısıyla orta vadeli sanayi kalkınma planı hazırlanmalı. Orta vadeli plan 2023 hedefl erine uygun olarak revize edilmeli. Sanayinin parametreleri değişti. Sermayeye dayalı sanayi yok artık, insan kaynaklarına yönelik sanayi var. Topyekün kalkınma planı hazırlanmalı. Sanayinin 6 ögesi var altyapı, teknoloji, sermaye, insan kaynağı, hukuk ve piyasa. Bunların hepsi bir arada ele alınarak bir sanayi planı yapılmalı. En azından ilk 3 ayda bu unsurlardan hangilerinde ne tür eksiklikler olduğu, herkesin hemfikir olacağı şekilde belirlenip yeniden kurgulanmalı."
"Asgari ücret vaadi gözden geçirilmeli"
Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir:
"Hükümetlerin ilk 100 günlük icraatları çok önemlidir. Öncelikle ekonominin önünü tıkayan konularda yapısal reformları gerçekleştirerek üretimin ve ekonomik büyümenin önü açılmalı. Ekonominin tek çıpası olarak elimizde mali disiplin kaldı. Asgari ücrete yapılacak yüzde 30’luk zammın ekonominin rekabet gücü açısından önemli etkileri olacak. Asgari ücrete yapılacak zam, ücret skalasının her aşamasını etkileyecek ve ücretlerde genel bir artışa yol açacak. Bunun rekabet gücümüzü olumsuz etkileyeceği açık. Yeni hükümetten asgari ücret zammını gözden geçirmesini istiyoruz.”
"AB ile 'taşıma ve vize' sorunları çözülmeli"
Uluslararası Nakliyeciler Derneği Başkanı Çetin Nuhoğlu:
"Taşımacılıktan Lojistiğe Dönüşüm Programı'nın hızla hayata geçirilmesini arzu ediyoruz. AB ile ticaretinde taşıma ve vize sorunları yaşanıyor. AB kendi hazırladığı rapor ile bu durumun bölge ticaretine 3.5 milyar euroluk zarar verdiğini tespit etti. Türkiye – AB ilişkilerinde yeni bir pencere açılmış görünüyor. Hükümetten kararlı bir şekilde Gümrük Birliği kapsamındaki malların taşınması yönünde yaşanan sorunların çözümlenmesini bekliyoruz."