DHA'nın haberine göre, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın 2013’te çıkardığı ‘Yaylacılık Yönetmeliği’ kapsamında çalışma başlatan Adana Orman Bölge Müdürlüğü, Toroslar’ın eteklerinde 104 yaylada araştırma yürüttü. Bu yaylalarda orman arazisi içinde kalan 20 binin üzerinde ev ve tesis saptandı. Adana Orman Bölge Müdürü Abdurrahman Acer, orman arazisi içinde kalan yerlerin kamulaştırılacağını, hak sahipliği tespitinin tamamlanmak üzere olduğunu açıkladı.
Acer, çalışmayı anlattı: “Yayla alanlarında orman arazisi içinde kalan bina ve tesislere el koyuyoruz. Bu çalışma sona erdikten sonra binanın belirlenen bedeli neyse, bunun binde 5’i oranında yıllık kira bedeli almak suretiyle vatandaşın kullanımına verilmesi kararı var. Bu binalar vatandaşın kullanımına verilmeden önce Orman Genel Müdürlüğü’nün sabit kıymetlendirmesine alınıyor. Buralar bizim tapulu binamız, tesisimiz olacak. Bu binaları içinde oturana kiraya vereceğiz. İstemezse talip olana kiralayacağız. Ayrıca kira sözleşmesi yapılırken, binadaki eksiklerde belirtilecek. Örneğin baca, çatı eksikleri bildirilecek. Yapılacak düzenlemeler bildirilecek. Pencereler PVC ise ahşap yapılması için vatandaş uyarılacak. Belli standartlar getirilerek, kira sözleşmesi yapılacak. Bu kira yatırıldığı, eksiklikler giderildiği sürece vatandaş içinde oturacak. Yoksa biz oraya devlet olarak el koyup, başka bir kiracıya vermek için çalışma başlatacağız.”
104 yaylada 20 bin ev
Türkiye’de yaylacılığın en çok benimsendiği yerin Adana ve çevresi olduğunu belirten Acer, “2013’te Yaylacılık Yönetmeliği yayınlandı. Bu yönetmelik, yayla alanındaki binaların tespit edilmesini, bunun Bakanlar Kurulu kararıyla yayla alanı ilan edilmesini emrediyor. Bu yönetmelik yeni bir binaya izin vermeden 31 Aralık 2011’den önceki binaların tespitini istiyor. Bu çerçevede 104 yaylada, 20 binin üzerinde orman arazisi içinde kalan bina tespit ettik” dedi.
Devlet vatandaş karşı karşıya gelmesin diye...
Adana Orman Bölge Müdürü Acer, çalışmaların bu yılın sonunda tamamlanacağını, yayla alanlarında kadastro çalışmalarının sona erdiğini söyledi:
“Buralarda nerenin orman, nerenin orman olmadığı bellidir. Ormanın içinde kalan, tapusu olmayan yerlere müdahale ediyoruz. Vatandaşın tapulu yerine müdahale etme durumumuz yok. Adana’da yaylacılık geleneği yüzyıllardır var. Ancak eskiden 50-100 olan ev sayısı, şimdi binlere çıkmış. Hep vatandaşla devlet karşı karşıya gelmiş. Ancak bu uygulama bir çözüm sunuyor. Devletin malı, kayıtlara alınarak, kiraya verilmesine karar verildi. Devletle vatandaş karşı karşıya gelmemesi için bu çalışma yapıldı. Bugüne kadar yaptığımız çalışmaların ardından şimdi ikinci aşamaya geçiyoruz. Ocak ayından itibaren planların çıkmasını bekliyoruz. 2014 sonunda da yayla alanlarının bina ve tesislerdeki işgalcilere kiraya verilmesi süreci olacak. Böylelikle çok önemli bir sorun sona erecek. Biz vatandaştan yeni bir binanın yapılması mümkün olmadığı için çevresine dikkatli olmasını istiyoruz. Yeni bina yapmak isteyenleri uyarmalarını ve bize haber vermelerini istiyoruz.”