Erdoğan'ın "Dubai nasıl yelken oteli ile anılıyorsa İstanbul için de öyle bir sembol yapacağız" sözleri İstanbul uzmanlarını kızdırdı...
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Dubai'deki Burj - el Arap Oteli gibi İstanbul'a simgesel bir yer yapacaklarını söylemesine tepki gösteren uzmanlar, kentin yeni bir sembole ihtiyacı olmadığını belirtti.
Erdoğan, Kanal 7'de katıldığı "İskele - Sancak" programında, "İstanbul'a büyük bir merkez ve yer yapacağız. Projeleri hazır. Örneğin kongre için gelenler hiç bulundukları yerden çıkmadan İstanbul'u seyredebilecekler. Dubai nasıl yelken oteli ile anılıyorsa İstanbul için de bu yer öyle bir sembol olacak" demişti.
Oysa İstanbul uzmanlarına göre, kentin böyle sonradan yaratılmış bir sembole ihtiyacı yok. Çünkü kendisi sembol olmuş bir şehir. National Geographic Türkiye'nin bu ayki sayısına göre, sadece tarihi yarımadada 400'ü aşkın önemli eser var. Hem de Roma, Bizans ve Osmanlı döneminden. Tarihi camiler, kiliseler, saraylar, köşkler, sarnıçlar, müzeler ve daha niceleri...
'Yelkenli otelden uzak duralım'
Talihsiz bir örnek Orhan Pamuk (Yazar): "Dubai örneği çok talihsiz bir örnek, kötü bir başlangıç. Kendisinin Menderes'in imar hevesleri gibi kimisi yanlış, kimisi doğru, bir kısmı da kendi önemini kanıtlamaya yönelik hayallere kapılmasından korkarım. İstanbul yalnız Türkiye'nin değil, dünyanın bir mücevheri. Ona damgamızı vurmaya çalışırken çok dikkatli olmalıyız. Örnekler bile verirken, Dubai derken düşünmeliyiz. İstanbul'un tek bir simgesel binası yoktur. Güzelliği de budur."
Olanları koruyalım Prof. Dr. İlber Ortaylı (Tarihçi): "Mevcut eserlerimizden daha iyi bir sembol yok, onları koruyalım. Yeni belediye başkanımızdan da Süleymaniye'nin, Fatih'in Haliç'e bakan köşelerini temizlemek, tarihi yarımadayı restore etmek dışında birşey beklemiyoruz. İstanbul'un kendisi siluettir, simgedir. Burası Dubai değil, yelkenli otellerden uzak kalalım."
Asalete sığmaz Bedrettin Dalan (İstanbul eski Belediye Başkanı): İstanbul'da yelkenli otel yapabilmek için üç farklı kanunu değiştirmek lazım. İstanbul ambleminden de belli. Bu amblem 4.5 yıl Erdoğan'ın arkasında da önünde de asılıydı. Sehir surları, camiler ve kubbeler İstanbul'un simgesidir. Arap emirliklerinin yaptırdıkları şey Osmanlı Türkiye Cumhuriyeti'nin asaletine sığmaz."
Yeterince var Semavi Eyice (Sanat tarihçisi): "İstanbul'un yeni bir simgeye ihtiyacı yok. Nasıl ki, Roma'ya simge diye bir şey konamazsa İstanbul'a da konmamalı. Bizans yapıları, Roma kalıntıları, Osmanlı dönemine ait çeşitli eserleri, kiliseleri, havraları, camileri, mescitleri, medreseleri, hamamları, çeşme ve sebilleri varken, İstanbul'un yeni bir simgeye ihtiyacı mı var?"
Simge camiler Behruz Çinici (Mimar): "İstanbul'un simgesi camiler. Mimar Sinan'ın camileri başlı başına bir simge. Her yapının simgesel özelliği, kimliği olmalı. Başbakan da kimlikli bir yapıyı kastediyor. Kız Kulesi, karşıda Topkapı, Ayosofya ve Sultanahmet'le birlikte bir siluet. Süleymaniye'den Selimiye'ye kadar olan bölge, Beyazıt Camii ve Haliç'e baktığınızda da simge istanbul'u görürsünüz."