Liman kentleri ve kentsel dönüşüm konularının uzman ismi Prof. Dr. Dirk Schubert, VitrA ve İstanbul Bilgi Üniversitesi’nin ortaklaşa yürüttüğü 'VitrA ile Mimari Keşif' projesi kapsamında yayımlanan 'Liman Kentleri: Amsterdam, Barselona, Hamburg' adlı kitabın tanıtımı vesilesiyle, 14 Kasım Çarşamba günü üniversitenin Santral Kampüsü’nde bir konferans verdi.
'Liman Kentlerinin Dönüşümüne Avrupa’dan Bakış' başlıklı konferansında, Avrupa’daki liman kentlerinin dönüşüm stratejilerini ve süreçlerini karşılaştırmalı olarak ele alan kent plancısı ve sosyolog Dirk Schubert; “İstanbul kentsel dönüşümde geç kaldı ancak bu çok büyük bir avantaj. Avrupa’daki iyi örneklerden esinlenerek İstanbul için özgün bir dönüşüm modeli yaratabilirsiniz. Bu dönüşüm, kent sakinlerinin denizle ilişkisini kesmeyecek, aksine iyileştirecek bir yapıda planlanmalı.” dedi.
İstanbul’un; Marmara Denizi ve Haliç’le kurduğu ilişki üzerinden tarih, kültür ve ekonomik dinamizmin bir araya geldiği eşsiz bir liman kenti olduğunu ifade eden Schubert, oluşturulacak kentsel dönüşüm modelinin, şehrin bu benzersiz yapısını dikkate alması gerektiğini savundu. Tophane ve Haydarpaşa örneklerini tartışmaya açarak; bu bölgelerdeki dönüşümün sadece küresel ticaret ağlarının ihtiyaçlarını değil, kent sakinlerinin liman bölgelerini daha etkin kullanımını ve denizle olan ilişkisini de gözetmesi gerektiğinin altını çizdi.
Avrupa’daki liman kentlerinin dönüşüm stratejilerini ve süreçlerini karşılaştırmalı olarak ele alan Schubert, kentsel dönüşüm modellerinin farklı ihtiyaçlar doğrultusunda şekillendiğini belirterek, Avrupa’nın liman kentlerinde gözlemlediği 6 farklı dönüşüm tipolojisi üzerinden örnekler sundu. Londra’da ofis, Amsterdam’da konut, Bilbao’da kültür, Barcelona’da etkinlik, Cenova’da turizm ve Hamburg’da kent merkezinin genişletilmesine yönelik karma kullanımlı dönüşüm stratejilerinin benimsendiğine işaret eden Schubert, dönüşüm modellerinin planlama aşamasıyla sonlandırılması arasında ortalama 30-40 yıllık bir sürecin var olduğuna dikkat çekti.
Schubert, liman alanlarının dönüşüm döngüsünü şu şekilde özetledi:
- Limanın hacminin küçülmesi / Yer değişikliği
- Bakımsızlık
- Yıkım / Çöküş
- Planlama
- Uygulama
- Yeniden canlandırma
VitrA’nın desteğiyle hazırlanan 'Liman Kentleri: Amsterdam, Barselona, Hamburg' adlı kitap, konferansla eşzamanlı olarak Bilgi Yayınevi tarafından satışa sunuldu.
Kitap Hakkında:
Liman Kentleri: Amsterdam, Barselona, Hamburg
Editör: İhsan Bilgin, İdil Erkol
VitrA katkısıyla İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları, 2012
Hamburg Hafencity Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Dirk Schubert'in konferansı eşliğinde sunduğumuz kitap geçen üç yıl içinde çalışılan ve Liman Kentleri başlığıyla sunduğumuz Amsterdam, Barselona ve Hamburg kentleri ile ilgili birikimlerin yoğunlaştırılmış özetleri niteliğindedir.
Liman Kentleri kitabı, aynı tarihsel ve coğrafi bağlam içinde bulunan üç kentin, Amsterdam, Barselona ve Hamburg’un kentsel gelişim süreçlerini konu almaktadır: Bilinen modern dünyanın uygulanmış ilk geniş kapsamlı kent planına sahip Amsterdam, Almanya’nın en özgün/farklı liman kenti Hamburg ve ortaçağdan beri gerek limanı, gerekse de planlama geleneği bakımlarından hep yokluklarıyla değindiğimiz Barselona.
Kitapta, üretilme kültürü ve tarihi birbirinden epeyce farklı bu üç kentin büyüme süreçleri irdelenirken, liman bölgelerinin yakın dönemde geçirdiği dönüşümlere odaklanılıyor. Geliştirilen dönüşüm stratejileri başarılı/başarısız yönleriyle ele alınıyor.
Kentlerin büyüme sürecinin yanı sıra, her üç kentin mimari üretiminde önemli rol oynayan mimarlıklar da konu ediliyor. Amsterdam’da bir mimari akım Ekspresyonizm, Barselona’da bir modernist ev Villa La Ricarda, Hamburg’da ise bir dönem İstanbul’da da görev yapmış kent plancısı/mimar Gustav Oelsner, kentlere yaptıkları katkılarıyla kitapta yerini alıyor.