"İstanbul'u Kurtarma Bakanlığı" Tartışma Yarattı!



Habertürk'ten Sultan Uçar ile Özlem Yılmaz'ın haberine göre,işte öneri ile ilgili farklı kesimlerden farklı görüşler...

'Ankara merkezli bir yapılanmayla olmaz'

İstanbul’un Hayalet Yapıları Projesi’nin sahibi Mimar Cem KOZAR:

İstabul’un boşaltılması fikri ipe sapa gelmez bir fikirdir. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir şey olmaz. Bu bir çözüm önerisi değil. Sadece devletin yapabileceği bir iş değil. İşin içine STK’lar da girmelidir. Kentler artık kentlilerle birlikte tasarlanmalıdır. En küçük karardan en büyük karara kadar kentlileri de işin içine sokmak gerekiyor. Kentlilerin katılımıyla İstanbul kurtulur. Tepeden inme Ankara merkezlibir yapılanma ve kazma vurulduktan sonra halka sorulma gibi bir yöntemle İstanbul geleceğin kenti olamaz

'İstanbul’a anayasa yapılması gerekir'

Yüksek Mimar/Prof. Dr. Ahmet Vefik ALP:

Çevre, kentleşme, mimarlık alanlarında radikal bir zihniyet değişimine gereksinimimiz olduğu ortada. İstanbul’da, turistik, doğal ve tarihi varlıklarımızı toparlamak, çocuklarımıza yaşanabilir bir kent bırakmak istiyorsak 15 maddelik, ‘Çevre ve İmar Anayasası’nı kabul edip uygulamamız kaçınılmazdır. İstanbul’u Kurtarma Bakanlığı gibi yeni oluşumlara gereksinim olduğunu düşünmüyorum. Türkiye için genel bir imar ve şehircilik reformuna gereksinim olduğunu düşünüyorum.

'Yapılacaklar İstanbulluya sorulmalı'

Eski CHP İstanbul Milletvekili Bülent TANLA:

İstanbul aslında artık eski İstanbul, dünya da eski dünya değil. Dolayısıyla bugün İstanbul için mevcut olan kültürel, sosyal ve İstanbul’a özgü bazı değerleri koruyabilmek için İstanbul için yapılacak olan girişimleri önemsiyor ve destekliyorum. Gerekirse, bakanlık kurulması fikrini de destekleriz. En az iki nesil İstanbullulara İstanbul’a yapılacaklar sorulmalıdır. İstanbul’a “Dünya kenti” diyebilmek için dünyanın değerlerine sahip çıkmalıyız. Bunu söyleyen ister Diyarbakırlı olsun ister İstanbullu. Ben gerçek bir İstanbullu olarak desteklerim.

'Bakanlığa değil plana ihtiyaç var'

Mimarlar Odası Başkanı Eyüp MUHCU:

Bu mantıkla 81 il için 81 ‘kurtarma bakanlığı’ kurulması lazım. Ben bunu bir değerlendirme konusu olarak görmüyorum. İstanbul’un sorunlarını çözmek için bilimsel yöntemlere, raporlara ihtiyaç var. Ciddi bir plana ihtiyaç var. Katılımcı, bilimsel bir planlama gerekir. Altan Tan İstanbul’la ilgili belli sorunlara işaret etmek istiyor. Ötesinde bir değerlendirme yapmak bence doğru değil. Nüfus sorununa, betonlaşma süreçlerine yönelik bir kaygısını dile getiriyor. Bakanlık kurulmasıya da nüfusun boşaltılması noktasında katılmıyorum.

'Son 20 yıla bakarak konuşulmamalı'

Eski Dolmabahçe Sarayı Müdürü ve İstanbul Esenyurt Üniversitesi Mimarlık Bölüm Başkanı Mimar/Yard. Doç. Dr. Erdal EREN:

En başta Kültür ve Turizm Bakanlığı eskiden olduğu gibi tekrar ayrılmalıdır. Kültür Mirasını Koruma Bakanlığı gibi bir bakanlık düşünülebilir. Böylece Çevre Şehircilik Bakanlığı’ndan ayrı bir bakanlık olur. Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın kentin siluetini bozan çok katlı yapıları yapılamazdı. Çok daha önce bu bakanlık kurulmuş olsaydı Swiss Otel yapılamazdı. Cumhuriyet’in ilanından sonra eski eserlerin korunması Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlıydı. Bu 1984’e kadar böyle devam etti. İstanbulla ilgili son 20 yıla bakılarak bir değerlendirme yapılmamalı.

'Bunu bir espri olarak alıyorum'

Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun KAHRAMAN:

Bence İstanbul yıllardır sürekli raporlarla inanılmaz bir yapılaşma baskısıyla karşı karşıya ve İstanbul’da doğal kaynaklarımızı tüketme noktasına geliyoruz. Yatırımların diğer bölgelere kaydırılmasıyla bir geriye göçün başlaması ihtimali çok yüksektir. Şu anda İstanbul insanlara mutlu bir yaşam sunmuyor. Ama İstanbul’dan insanların gönderilmesi de kabul edilebilir bir uygulama olamaz. İstanbul’u Kurtarma Bakanlığı’nı ise bir espri olarak alıyorum. İstanbul’da bir bakanlığa ihtiyaç yok, İstanbul’daki yatırımları yapmak yerel belediyelerin görevidir. Yerel yönetimlere sözün ve yetkinin bırakılması daha sağlıklıdır.