Taraf gazetesinden Suzan Demir'in haberine göre TMMOB’a bağlı Çevre Mühendisleri Odası (ÇMO) İstanbul Şubesi, temmuz ayından itibaren İstanbul'a verilmeye başlanan Sakarya Nehri suyunu incelemek üzere bir tespit gezisi gerçekleştirdi.
2071 yılına kadar İstanbul’un su ihtiyacını karşılaması öngörülen Melen Çayı projesinin haziran ayında “çöktüğü” belirtilen raporda, bu sebeple Sakarya Nehri suyuna başvurulduğu ancak nehir suyunun 3. derecede kirli olduğu ifade edildi. ÇMO tarafından Sakarya'nın Tuzla ve Manavpınar Köyü’nde yapılan incelemelerde, Sakarya Nehri’nin birçok nedenden dolayı ileri derecede kirlendiği ortaya çıktı.
Kızılırmak'tan daha vahim
Çevre Mühendisleri Odası’ndan proje mühendisi Cevahir Efe Akçelik, 3. derecede kirli suların ileri arıtma teknolojileri ile arıtılması gerektiğini belirterek, “Bu sular birçok salgın hastalığa yol açabilir. Ankara’da Kızılırmak suyu kullanıldığı için benzer bir durum yaşanıyor. Vatandaşlar mide bulantısı şikayetiyle hastanelere gidiyor. Fakat Sakarya daha farklı. Sakarya’ya birçok ilçenin atık suyu, onlarca organize sanayinin atık suyu karışıyor. Bu, Kızılırmak’tan daha da vahim bir tablo oluşturuyor” dedi.
Bakan da TÜBİTAK da "kirli" dedi
Raporda daha önce TÜBİTAK MAM Çevre ve Temiz Üretim Enstitüsü’nün Temmuz 2013’te hazırladığı Sakarya Havzası proje taslak raporu incelemelerinde ortaya çıkan sonuçlara da yer verildi. TÜBİTAK’ın raporuna göre de Sakarya’nın suyu 3. ya da 4. sınıf kirli su. TÜBİTAK’ın raporunda “Suyun çok kirlenmiş veya kirlenmiş su olduğu görülmektedir” deniyor.
ÇMO tarafından hazırlanan raporda ayrıca Su ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu’nun 2010 tarihinde TBMM’de yanıtladığı soru önergesine de yer veriliyor. Eroğlu, Sakarya Nehri’nin organik maddeler ve ağır metal bakımından 3. sınıf kirli su özelliği taşıdığını belirtmişti.