Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım, İstanbul'da kentiçi toplu taşımacılıktaki yetki kargaşasına son verileceğini söyledi. Yıldırım, Türkiye'nin ''Ulaştırma Ana Planı''nı çıkartmak için yeni bir çalışma başlattıklarını belirterek, halen devam eden liman, havaalanı ve demiryolu inşaatlarının bitme aşamasında olanlarının süratle tamamlanacağını söyledi.
İstanbul'da kentiçi toplu ulaşıma rahatlama getirecek olan Marmaray Projesi'nin zemin etütlerinin yapıldığını, bu çalışmanın bitmesiyle birlikte ilk kazmayı önümüzdeki yılın ilk yarısında vuracaklarını ifade eden Yıldırım, şunları kaydetti:
''İstanbul'un ulaşım sorununun çözümü için bir kere kentiçi toplu taşımacılıktaki yetki kargaşasına son verilecek. Ulaşım yerel yönetimebırakılmalı. İstanbul'da yerel yönetimin koordinasyonunda bağımsız birulaşım otoritesi kurulmalı. Bu otorite içinde toplu taşımacılığa hizmet eden bütün kesimlere söz hakkı verilmeli. Şu an İstanbul ulaşımıyla ilgili 16-17 kuruluş söz sahibi. Tüm bunları tek bir yasal çerçeveye oturtacağız.''
DÖNÜŞÜMLÜ PLAKA UYGULAMASINA VİZE YOK
Yıldırım, İstanbul Valisi Erol Çakır tarafından kentiçi trafiği rahatlatmak amacıyla önerilen ''Dönüşümlü Plaka Uygulaması''na izin verilmeyeceğini belirterek, ''Sınırlayıcı uygulamalarla İstanbul'un trafik sorununu çözmek mümkün değil. Uygulamada birtakım sıkıntılar yaşanır. Bu uygulamanın yerine trafik düzenlemeleri üzerinde durulmalıdır'' diye konuştu.
Bu kapsamda, kavşak düzenlemelerinin yeniden ele alınmasını isteyen ve köprülerden para vererek geçme uygulamasına son verilmesi gerektiğini anlatan Yıldırım, ''Bu iş hem zaman, hem de maliyet açısından ekonomik değil. Bunun yerine otomatik geçişe geçilmeli. İlerideki dönemde bunu yapacağız. Ayrıca Boğaz köprüleri üzerindeki gişeler dışarıya alınacak'' dedi.
Yıldırım, İstanbul Boğazı'na yapılması düşünülen 3. köprü ile tüp geçitin birbirinin alternatifi olmadığını dile getirerek, ''İstanbul büyük bir şehir, büyümeye de devam ediyor. Ulaşım planı neyi gerektiriyorsa, zaman içinde bu ilavelerin yapılması gerekir'' diye konuştu.
Yıldırım, 57. Hükümet tarafından hazırlanarak TBMM'ye sunulan Denizcilik Bakanlığı Yasa Tasarısı'na işlerlik kazandırmayı düşünmediklerini kaydederek, şunları söyledi:
''Hükümetimiz, kabinede bakanlık sayısını azaltma yönünde bir tasarrufa gitti. Bu kapsamda denizcilik sektörü de, Ulaştırma Bakanlığı'na dahil edildi. Dünyanın birçok yerinde bu durum böyle. Bütün ulaştırma alt birimleri tek bakanlık altında toplandı. Hükümetimizin bakışı, Denizcilik Bakanlığı'nın kurulmasının gerekli olmadığı yönündedir. Denizcilik sektörünün Ulaştırma Bakanlığı içinde olması ona verilen önemi azaltmaz. Gereken önem bizim bakanlığımız altında da verilir.''
Yıldırım, MHP döneminde bakanlıkta yapıldığı iddia edilen kadrolaşmaya da değinerek, ''Bütün bakanlıklarda kadrolar şişirilmiş. Seçim döneminde bile personel alımı yapılmış. Önümüzde duran en ciddi sorunlardan birisi de bu. Yapılacak olan çalışanları fazla mağdur etmeden işleri en iyi şekilde yürütecek olan tedbirleri almaktır. İşten çıkartma olmayacak, çalışanları mağdur etmeyeceğiz'' dedi.
Binali Yıldırım, bakanlığa bağlı kurumlarda yöneticilerin değişebileceğinin işaretini de vererek, ''Bakanlık'taki çalışmalarım için kendi ekibimi kuracağım. Bu en doğal şey. Ancak, bütün kurumlardaarkadaşlara eşit mesafedeyiz. Zaman içinde çalışmalarımıza uyum gösterenler bizimle çalışmaya devam edecek, uyum gösteremeyenler ise doğal olarak gidecek'' diye konuştu.