Turistik Otelciler, İşletmeciler ve Yatırımcılar Birliği (TUROB) Başkanı Timur Bayındır, İstanbul'un otel çöplüğüne dönüşmeye başladığını belirterek, "Bir ara Antalya için söylediğimiz şeyler bugün İstanbul'un da başına geliyor. Bizim artık kaliteye dönmemiz lazım" dedi.
Bayındır, yaz sezonunun yoğun geçeceğini ve yaz döneminde yine ağırlıklı olarak yabancı turistin otellerin kapasitesinin büyük kısmını dolduracağını öngördüklerini ifade ederek, şunları söyledi:
"İnsanların tatil anlayışı giderek değişiyor ve artık tatilciler öncelikle seyahat programlarını planlayıp, tüm giderleri de hesap ederek hareket ediyorlar. Bu durum da insanların tercihi de öncelikli olarak 'her şey dahil' sistemde hizmet veren, 4 ve 5 yıldızlı otellerden yana oluyor. Öte yandan genç seyahat severlerin tercihi ise belirli bir plana bağlı kalmadan, tatil yapmaktan yana olabiliyor. Konaklama tercihlerinde de butik oteller ya da pansiyonların öne çıktığını söylemek mümkün. Bu da gösteriyor ki değişen tatil kavramı ile birlikte, konaklama tesisi tercihi, tatile nasıl baktığınız ve beklentinize göre şekillenen bir hadisedir. Ancak ülkemizde yaygın olan tercihin, özellikle çocuklu aileler için 'her şey dahil' sistemde hizmet veren 4 ve 5 yıldızlı tesisler olduğunu söyleyebiliriz."
Yerli ve yabancı turistin öncelikli destinasyon tercihinde Antalya bölgesinin ilk sıradaki yerini koruduğunu anlatan Bayındır, Bodrum, Çeşme, Marmaris, Fethiye, Kuşadası'nın da yine yaz döneminde en fazla ziyaretçi ağırlayan destinasyonlar arasında bulunduğunu söyledi.
Bayındır, Ege sahilinin daha da canlanması gerektiğini aktararak, "İnsanlar hep aynı noktalara gitmekten sıkılır. Onlara yeni olanaklar yaratmak lazım ki ülkeden kaçırmayalım" dedi.
"İstanbul otel çöplüğüne dönüşmeye başlıyor"
İstanbul'daki otel kapasitesine yönelik bir soru üzerine Bayındır, "İstanbul maalesef otel çöplüğüne dönüşmeye başlıyor. Bir ara Antalya için söylediğimiz şeyler bugün İstanbul'un da başına geliyor" yanıtını verdi.
Bayındır, otellerin dengeli büyümesi gerektiğini belirterek, "Makul fiyatlarla, verginizi ödeyerek otelinizi yürütmeye çalışıyorsanız, bir yıl içinde yüzde 50'nin üzerinde doluluk olması gerekiyor ki kazanılan para size kaybettirmesin, masraflarınızı karşılasın. Para kazanmak istiyorsanız, yüzde 60'ın altına düşmemeniz lazım. Hiçbir yerde hiçbir otelin senelik doluluğu yüzde 100'ü bulmaz. Sadece Talimhane'de 12 bin yatak var. Bu konuda dengeli gitmek lazım. Mesela Selanik'te yeni otel yapmak yasak. Otel çok eskimiş bakmıyorsunuz, o zaman size kredi veriyor, yine yapmıyorsanız, 'oteli bana satacaksın' diyor. Oteli yenilemek şartıyla başkasına satıyor. O zaman yatak kapasitesi aynı kalıyor ama yatakların kalitesi yükseliyor. Bizim artık kaliteye dönmemiz lazım" diye konuştu.