İstanbul Olası Bir Depreme Hazır mı?



İnşaat Mühendisleri Odası tarafından düzenlenen 4. İstanbul ve Deprem Sempozyumu, 15-16 Mayıs 2009 tarihlerinde İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Maçka Mustafa Kemal Amfisi'nde düzenledi. Sempozyum kapsamında "İstanbul yeni bir depreme hazır mı" sorusunun yanıtı arandı. Ancak uzmanların açıklamaları hiç de iç açıcı değil. İstanbul ve çevresinde zemin ve bina etüdü yapan şirketlerin hazırladığı raporlar tüyler ürpertici. Zemin ve etüd çalışmaları gösteriyor ki 7 şiddetinde bir deprem İstanbul'da çok sayıda can ve mal kaybına sebep olur.

Sempozyum açılışında bir konuşma yapan İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, İstanbul'un bugüne kadar 8 ve 8'den büyük en az 50 deprem gördüğünü ifade ederek, "Bir çok Avrupa ülkesinden daha büyük olan İstanbul’un hala depreme hazır olmaması son derece üzücü. 1999 depreminin üzerinden 10 yıl geçmesine rağmen İstanbul’daki hastane binalarının yüzde biri, okulların ise yüzde 7-8'i güçlendirildi. 1999 yılında İstanbul’un yapı stok durumu neyse bugün de aynı değişen bir şey yok" diye konuştu.

"İstanbul Deprem Riski ve Azaltılması" başlıklı bir konuşma yaoan Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü Deprem Mühendisliği Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Erdik ise, hazırlanmakta olan yeni deprem kayıp senaryosunun ön değerlendirmesine göre, olası bir depremde İstanbul'da gerek hasar ve gerekse can kaybının öncesine göre daha da azaldığını bildirdi. Erdik, "Bunun sebepleri arasında deprem yer hareketlerinin giderek azalması ve 2000 yılından sonra yapılan binaların sayılarının artması olarak değerlendiriliyor. Çok ağır hasarlı bina sayısının önceki senaryoda 50 - 60 bin civarındayken, şimdiki senaryoda 20 - 30 binlere düştü. Eski senaryoda 40 bin civarında olan can kaybı, yeni senaryoda 22 bin olarak öngörülüyor" dedi.



Prof. Dr. Erdik, kentteki deprem riskinin belirlenmesi için güncelleme çalışmaları yapıldığını belirtti. Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen bu çalışmanın biri Japon, biri Türk iki firma tarafından desteklendiğini, kendilerinin de danışmanlık hizmeti verdiğini anlatan Erdik, İstanbul kayıp senaryosunun ön değerlendirmesine göre, olası bir depremde binaların yüzde 30'unda az hasar, yüzde 19 - 20'sinde orta hasar, yüzde beşinde inde ağır hasar, yüzde ikisinde de çok ağır hasar (yıkık) meydana geleceğini kaydetti.

Neredeyse yarı oranında azaldı

Erdik şöyle devam etti: "Çalışmaları süren yeni deprem kayıp senaryosunun ön değerlendirmesine göre, olası bir depremde İstanbul'da gerek hasar ve gerekse can kaybı öncesine göre daha azalıyor. Bunun sebepleri arasında deprem yer hareketlerinin giderek azalması ve 2000 yılından sonra yapılan binaların sayılarının artması olarak değerlendiriliyor. Çok ağır hasarlı bina sayısının önceki senaryoda 50 - 60 bin civarındayken, şimdiki senaryoda 20 - 30 binlere düştü. Eski senaryoda 40 bin civarında olan can kaybı, yeni senaryoda 22 bin olarak öngörülüyor."

Maliyeti ağır

Erdik, aynı senaryoya göre depremin ardından 250 - 300 bin kişinin işsiz kalacağını, endüstriyel hasarın en çok Ambarlı ve Tuzla ilçelerinde meydana geleceğini ve en fazla hasarın da bugüne kadar en az güçlendirilen elektrik alt yapı sisteminde ortaya çıkacağını söyledi. Toplam bina kayıplarının maliyetinin 2 milyar dolar civarında tahmin edildiğini ve böyle bir depremin ardından 450 bin hasarlı bina için de tazminat bedeli ortaya çıkacağını belirten Erdik, zorunlu deprem sigortasının bu hasar taleplerini karşılayabilecek güçte olduğuna işaret etti.