Isparta'da Kentsel Dönüşüm Başladı



DHA'nın haberine göre, 1977'den beri kullanılan ve şimdi yıkılmakta olan evlerin bir depreme dayanamayacak oranda çürük olduğu belirtildi.

Isparta'nın Gülistan Mahallesi'nde başlayan kentsel dönüşüm hızlandı. Orma Evleri'nden sonra 6 bloklu Sağlık Evleri ile 2 bloklu Bayındırlık Evleri yenilenme sürecine girdi. 18 ay sonra hak sahibi 76 aileye 90 metrekarelik eski evlerinin karşılığında 130'ar metrekarelik yeni konutlar teslim edilecek.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından 'riskli yapı' ilan edilen Sağlık Evleri ve Bayındırlık Evleri'nin yıkımına pazartesi günü başlandı. 1972 yılında inşaatına başlanıp 1977 yılından itibaren kullanılmaya başlanan 8 blokun yıkımı 40 gün sürecek. Sağlık Evleri ve Bayındırlık Evleri'nin yıkımını üstlenen Murat Hafriyat ekibi, yıkıma kurban keserek ve dua okuyarak başladı. Sağlık Evleri ilk blokunun yıkımı 50 dakikada tamamlandı.

'Allah bizi korumuş'

Yıkımı izleyen Sağlık Evleri yöneticisi orman mühendisi Uğur Ataç, "Yıkım aşamasında gördüğümüz gibi binalarımızın dayanıklılığı yok. Binalarımız tamamen çürük. Depreme dayanıksız. Daha kenar kolonlara dokunmadan bina kendiliğinden göçtü. Allah bizi korumuş. İyi ki depreme maruz kalmamışız. İnşası daha iyi ve daha güzel, yaşanır bir evimiz olacak. İsparta'ya örnek olacak. Sözleşmemize göre 18 ayda yeni evlerimize taşınacağız" diye konuştu.

'Daire değil can hesabı yapılmalı'

Yıkımı gerçekleştiren Murat Karaboncuk da bu binaların çürük olduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"Orma Evleri'ni yıktık. Normalde 2 köşeyi kesersin, 5-10 dakikada bina kendi basıncıyla yıkılır. Orma Evleri'nde tek köşeyi keserek bina kendiliğinden geliyordu. Sağlık Evleri daha kötü. 2 köşesi dururken bina kendiliğinden yıkıldı. Demek ki Isparta'da daha kötü binalar var."

Hafriyat ortaklarından Bahattin Özay da kentsel dönüşüm kapsamında Metro İnşaat'ın yapacağı Sağlık Evleri ve Bayındırlık Evleri'nin de yıkımına başladıklarını, 40-50 yıllık olduğu için çürük olan bu binalardan 10 ton yerine 2.5 ton demir çıktığını söyledi.

Beton seviyesi düşük

Kentsel Dönüşüm Yasası'nın uygulayıcısı kurumun başındaki Çevre ve Şehircilik İl Müdürü İlker Yavuz, şu ana kadar riskli ilan edilen ve yıkım kararı verilen yapılarda düşük beton seviyesi ile karşılaşıldığını belirtti. Günümüzde inşaatlarda C 40 beton kullanıldığını anımsatan Yavuz, "Yıkılan yapılarda çıkan beton seviyesi C-12'yi geçmedi. Ortalama C-8, C-10. İnsanların can güvenliğini tehdit eden bir beton seviyesi" dedi.

Vatandaşların yasayı rant gözüyle yorumlamasından şikayet eden Yavuz, şöyle devam etti:

"Ne vereceğim, karşılığında ne alacağım' diyor. Aslında yasaya can güvenliği olarak bakmak lazım. Yasa senin çürük yapının yerine sağlam, yaşanabilir bir yapıya kavuşmana imkan sağlıyor. Bu süreçte isteyene kredi isteyene kira yardımı yapıyor. Böylesine önemli bir yasaya rant gözüyle bakmak, 'ne kazanırım' gözüyle bakmak çok yanlış. Vatandaşlarımız algılarını değiştirmek zorunda. Senin hayatın tehlikede, çocuklarının hayatı tehlikede. 'Ben bu yapıdan kurtulup, sağlam bir yapıya kavuşmam lazım' düşüncesi herkeste olmalı."

'Şehri yeniden tasarlamalıyız'

İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı İbrahim Göçer ise vatandaşlarda kentsel dönüşümle ilgili yanlış algılamalar olduğunu söyledi. İbrahim Göçer, "Fırsat ve rant algısı mutlaka kırılmalı. Bireysel başvurular az. Tedbir için riskli alan ilan edilmesi gerekiyor. Örnek verecek olursak Burdur'da süreç tıkandı. Isparta'yı bu noktaya getirmemek gerek. Riskli alana başından beri karşıydık, ancak süreci hızlandırmak için başka çare yok. Belirli bir rezerv alanı belirleyip riskli binalardaki vatandaşları buraya taşımalıyız ve böylece şehri yeniden tasarlamalıyız" dedi.