Ankara Büyükşehir Belediyesi’nin “kentsel dönüşüm projesi” çerçevesinde evlerini yıkmak istediği Dikmen Vadisi gecekondu halkı, uzun süredir semtlerinde sürdürdükleri mücadelelerini dün Kızılay’daki belediye binası önüne taşıdılar.
Çoğunluğunu kadınların oluşturduğu Dikmen Vadisi halkı üzerinde “Güvenlik gelecek, yaşanabilir konut istiyoruz” yazılı pankart ile Gökçek’in gecekondularından elini çekmesini istedikleri dövizler açtılar. 500 kişilik topluluk, sık sık “işgalci değil hak sahibiyiz”, “Dikmen burada Gökçek nerede”, “Gökçek elini evimizden çek” sloganları attılar. Gökçek’in kendilerini “çapulcu” olarak itham etmesine nazire yapan Dikmen halkı “Çapulcular burada Gökçek nerede” diye seslendiler.
Satı Şenel isimli kadının, koyunların boynuna takılan keleki elinde sallayarak, “Çobanlar burada, koyunlar nerede” diye seslenirken, bir çocuğun da “Elini evimizden çek” dediği resmin dikkat çektiği eylemde, doktor kıyafeti giymiş iki bayan da Gökçek’in görmeyen gözleri ve vicdanı için “vicdan doktoru” ve “göz doktoru” olarak eyleme katıldılar.
Eyleme destek
Gökçek’in barakalarını başına yıktığı atık kağıt toplayıcıları ile Mamak’ta evleri yıkılmak istenen gecekondu sahiplerinin de temsil edildiği eylemde konuşan sözcü, Gökçek’in halkın değil bir avuç rantiyenin çıkarları için çalıştığını söyledi. Gökçek’in almak istediği 165 dönümlük arazi üzerine 8 bin 134 konut yapılacağını, 1150’sinin gecekondu sahiplerine verilirken, 7 bin 804’ünün ne olacağını soran Dikmenliler, bugüne kadar Dikmen Vadisi’nde etten duvar ördüklerini, Gökçek’i sokmadıklarını söyledi. Buraya temsili geldiklerini, kalanların mahallede nöbet beklediğini belirten Dikmenliler, 24 saat nöbet tuttuklarını, evlerine sonuna kadar sahip çıkacaklarını söylediler.
Gökçek’in sık sık “yuhalandığı” eylemde, yapılan konuşmalarda Gökçek’in televizyonlarda doğruları söylemediği, önce “7 ev kaldı” derken sonra bunu 17’ye çıkardığı vurgulanan konuşmada, kitle gösterilerek, “hani nerede 7 ev, 17 ev” diye soruldu.
Mimarlar Odası Ankara Şube Yönetim Kurulu üyesi Yeşim Uysal da Gökçek’in 1990’lardan beri Ankara’yı nasıl rant alanına çevirdiğini, tüm değerlerin yok edildiğini anlattı. Uysal “ranta karşı hep birlikte mücadele” çağrısı yaparken, vadi halkı seslerine yer vermeyen basını eleştirerek, “Gökçek muhtarlara ev verdi, basına da verdi herhalde” diye seslendiler.
Dikmen halkı mücadelelerinin süreceği mesajı ile eylemi sona erdirirken, “Durdurun artık bu adamı!” başlıklı bildirileri Kızılay’da dağıtarak, Ankaralılardan evleri için destek istediler.