Türk yalıtım sektörünün önde gelen firmalarından İzopoli, İrlanda'nın en büyük 10 şirketi arasında yeralan Kingspan Group ile ortaklık kurdu. 1.3 milyar dolarlık cirosu ile bir dünya devi olan Kingspan Group'un 12 ülkede 43 üretim tesisi ve 25 satış ofisi bulunuyor. İzopoli'nin yüzde 51 hissesini alan Kingspan Group, şirketin kontrolünü ve yönetimini ise Türk ortağına bıraktı.
Kingspan-İzopoli CEO'su Suat Kıroğlu ortaklık görüşmelerinin iki yıl önce başladığını, operasyonların ise altı ay sürdüğünü ve 2006 Eylül ayı sonunda tamamlandığı belirti. 1983 yılında kurulan İzopoli'nin üretiminin yüzde 65'ini ihraç eden, üstün ürün ve hizmet kalitesiyle tanınan başarılı bir şirket olduğunu, ancak alev almaz panel üretme noktasında tıkandıkları için ortaklığa karar verdiklerini söyleyen Kıroğlu, "Dünyada alev almaz panel üreten ve tıpkı Coca Cola'nın formülü gibi formülünü gizli tutan tek bir firma var, o da Kingspan. Bu formülü para ödeseniz bile vermiyorlar. Bu nedenle, biz de ortaklığa karar verdik. Biz teknolojik know how istiyorduk, Kingspan Group ise Türkiye ve bölgesindeki pazarlara, Ortadoğu ve Türk Cumhuriyetlerine açılmak istiyordu. Biz, onlara bu imkânı sağladık; onlar da bize alev almaz panel gerçekleştirme sağladı" dedi.
Suat Kıroğlu, Avrupa'daki yalıtım pazarının doyuma ulaştığını ve Türkiye'nin gerek nüfusu ve inşaat sektöründeki potansiyeli, gerekse konumu açısından Avrupalı firmalar için çok cazip bir ülke olduğunu ifade etti.İzopoli'nin Kingspan ile gerçekleştirdiği evlilik öncesi uzun ve yorucu bir flört dönemi yaşandı. En önemli aşama olan İzopoli'nin muhasebe kayıtlarının incelenmesi işlemi, Deloitte tarafından gerçekleştirildi. Kingspan, halka açık bir firma olduğundan, İzopoli'de son derece şeffaf bir şekilde finansal denetimden geçiriliyor.
Ülke riski
Suat Kıroğlu, İzopoli'nin fiyatının belirlenmesinde şirket değerlendirmesinin üstüne ülke riski eklendiğine dikkat çekerek şunları söyledi: "Görüşmelerde Türkiye'nin riskinin hala çok yüksek olduğunu gördük. Hatta size şöyle bir örnek vereyim. Kingspan Group, Bulgaristan'daki şirketimize de ortak oldu ve orası için ayrı bir değerlendirme yapıldı. Bu değerlendirmenin sonunda anlaşıldı ki, Türkiye'nin ülke riski Bulgaristan'ın çok üstünde. Türk şirketleri uluslararası değerlerin çok altında bir fiyatla satılıyor. Bulgaristan'a yaptığımız yatırımı 10 katına sattıysak, Türkiye'dekini 3 katına satabildik."
Kingspan-İzopoli, gerçekleşen bu ortaklıkla büyümeyi ve karlılığını artırmayı hedefliyor. Özellikle alev almaz panel üretimi, şirketin, bu hedefe ulaşmadaki en büyük kozu olacak. "Akdeniz'in ikinci büyük yalıtım fabrikası Adana'da kuruluyor"
Kingspan-İzopoli ortaklığının ilk meyvesi olan fabrika, Adana Yumurtalık'ta kuruluyor. Ocak 2007'de tamamlanması planlanan fabrika, nisan ayında da üretime geçecek. Adana'daki fabrikanın Akdeniz'deki en büyük ikinci yalıtım fabrikası olacağını kaydeden Kingspan-İzopoli Ceo'su Suat Kıroğlu, bu fabrikayla üretimlerini 2 milyon metrekareden 5 milyon metrekareye çıkaracaklarını söyledi. Kıroğlu, "Bu fabrika ile yurtdışındaki sigorta firmalarınca onaylanmış, alev almayan IPN maddeli FIRESAFE™ panelleri, Türkiye'de ve bölgede ilk defa biz üreteceğiz. Önümüzdeki yıllarda en az iki yatırım daha planlıyoruz" dedi.
"Türk yalıtım sektörüne yabancıların ilgisi artarak devam edecek"
40 yıllık bir geçmişi bulunan Türk yalıtım sektörünün teknoloji eksikliğinden dolayı bir yol ayrımında olduğunu da ifade eden Suat Kıroğlu'nun sektörel değerlendirmeleri ise şöyle:
"Geçtiğimiz 40 yıl içinde yalıtım firmaları pazarı geliştirip oturttular, ancak bugün talep edilen ürün çeşitliliğini sunabilmek için yeni teknolojilere ihtiyaç duyuluyor. İhtiyacımız olan yeni teknolojiler ise dünya şirketleri tarafından üretiliyor. Bu ihtiyaçlar nedeniyle yalıtım sektöründe birbiri ardına ortaklıklar, satışlar yaşanıyor. Örneğin, Koç Holding İzocam'ı Fransız Saint Goben'e sattı. Ayrıca yeni çıkan yalıtım yasası bütün binalarda ısı yalıtımını zorunlu kılıyor. Yasanın çıkışını gören yabancılar da yoğun bir şekilde Türk firmalarıyla görüşüyor. Bizim ve İzocam'ın dışında, Dow Chemicals Toprakçıoğlu'yla ortaklık kurdu. Lafarge, Alçıpan'ı aldı.
Kişisel görüşüm, sektörümüzdeki bu ortaklık ve satın almaların devam edeceği yönünde. Çok hızlı büyüyen bir sektör ve yabancılar bu fırsatı kaçırmak istemiyor. Türk yalıtım sektörünün hacmini, inşaat sektöründeki gelişmeyi de göz önüne alırsak, 15-20 milyar dolar olarak söyleyebiliriz. Ayrıca sadece Türkiye pazarıyla da sınırlı kalmıyorlar. Buradan Ortadoğu ve Türk Cumhuriyetlerine ulaşmayı planlıyorlar."