Dünya Gazetesi'nden Serkan Akıncı'nın haberine göre, çimento üreticileri, İran’ın güçlü çimento sektörünün sert rekabetiyle karşı karşıya. Türk üreticiler Irak’ta büyük pazar kaybı yaşadı. Irak’a 5 milyon ton ihracat yapan Türk üreticilerin ihracatı durma noktasına geldi. Bu pazar kaybedildi. Bir başka tehdit daha belirdi. İran ile yapılan Tercihli Ticaret Anlaşması sonrası gümrükler indirildi. Pazarlar karşılıklı açılıyor. Şimdi, İran’ın düşük enerji maliyetinin avantajıyla Türkiye’nin doğu bölgelerine girmesi gündemde. Bu risk gerçeğe dönerse Irak’ta pazar kaybeden bölge üreticileri, kendi iç pazarlarında da kayıp yaşayabilecek.
İran’ın nükleer programı nedeniyle karşı karşıya kaldığı ekonomik ambargolar, yavaş yavaş kalkıyor. Bu gelişme İran’ı dünya pazarlarına açıyor. Bir yandan da Türkiye ile İran arasında geçen yıl yapılan ve bu yıl başında yürürlüğe giren Tercihli Ticaret Anlaşması’nın yol açtığı gelişmeler var.
Gümrük oranlarını karşılıklı indiren bu anlaşma tekstil, hazır giyim gibi Türkiye’nin güçlü olduğu sektörlerde Türkiye’nin lehine sonuçlar doğurabilir ancak, çimento gibi, İran’ın Türkiye’den daha büyük kapasitelere sahip olduğu, daha rekabetçi fiyatlarla pazarlara çıkabildiği sektörlerde de sıkıntı yaratması söz konusu. Çimento, ağır bir malzeme. Uzak pazarlara taşınması yüksek lojistik maliyetleri çıkardığı için her yerde üreticiler yakın, sınır pazarlara yöneliyor. İşte bu nedenle Irak, hem Türkiye hem de İran için çok önemli bir dış pazar. Savaş nedeniyle büyük yıkım yaşayan ve büyük inşaat projeleriyle ayağa kalkabilecek Suriye de böyle. Dahası İran enerji ülkesi. Petrolü, doğalgazı var.
Çimento üretiminde enerji en büyük maliyet. Türkiye’de elektrik ve yakıt giderlerinin toplam maliyet içindeki payı yüzde 62.6 düzeyinde. İranlı üreticiler bunun çok daha altında fiyatlarla enerji kullanabiliyor. Bu da çimentonun nihai fiyatına yansıyor.
Dünyanın 4’üncü büyük üreticisi
Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) Başkanı Rahmi Çuhacı elektrik üretiminde kendi yeterliliğine sahip olan İran’ın iç şebekelerinde yüzde 80 kapasiteyle üretimde olduğunu ifade etti. Petrol, doğalgaz ve elektrik noktasında İran’ın önemli bir potansiyele sahip olduğunu hatırlatan Çuhacı, “Enerji maliyetlerinin üretimde önemli miktarda pay sahibi olduğu çimento sektöründe İran’ın pozisyonunu iyi değerlendirmemiz gerekiyor. İran özellikle demir-çelik, ana metal sanayi, çimento, cam ve seramik gibi enerji yoğun faaliyet gösteren, büyük ocaklar ile çalışan ve 24 saat kesintisiz çalışmak zorunda olunan sektörlerde Türkiye’ye göre çok daha düşük enerji maliyetleri ile tehdit olacak” dedi.
Yıllık 70 milyon tonluk üretim kapasitesi ile İran’ın dünyanın 4’üncü büyük, Ortadoğu’nun ise en büyük çimento üreticisi konumda olduğunu belirten Rahmi Çuhacı, İran’ın kapasitesinin Türkiye’nin de üstünde olduğunu vurguladı.
İran’a uygulanan yaptırımlar nedeniyle İran’ın kapasitesinin arttığına değinen Çuhacı, “ABD önderliğindeki P5+1 ülkelerinin İran ile nükleer enerji alanında uzlaşmaya varması ve İran’a uygulanan ticari ambargonun kademeli olarak kaldırılması halinde İran öncelikle çimento gibi avantajlı olduğu sektörlerde yakın ve komşu ülke pazarlarına erişim olanağına sahip olacak ve Türkiye’nin mevcut ticaret pazarlarında önemli bir rakip olacak.
İran’ın yakınlık ve taşımacılık avantajı da Türk çimento sektörünü ihracatta zorlayacak. İran ile yapılan tercihli ticaret anlaşmasının da etkisi ile Türk ve İran çimentoları karşılıklı olarak azalan gümrük vergileri oranları ile pazarlara girecek. Türkiye’nin Doğu Anadolu ve Güney Doğu Anadolu Bölgesi, Doğu Akdeniz ve Doğu Karadeniz bölgelerinde taşımacılık avantajları ile İran çimentosu daha rekabetçi olacak” diye konuştu.
Sektörde satın alma ve birleşmeler olabilir
Çimento üretiminde enerji ve yakıt maliyetinin toplam maliyet içinde yüzde 60’a yakın pay aldığını ifade eden Çuhacı, Türk üreticileri tarafından geçmiş yıllarda çimento ihracı yapılan en önemli piyasa olan Irak’a, son yıllarda ihracatın çok düşmesinin, İranlı çimento üreticileri ile Türkiye’nin rekabet etme şansının olmadığını net bir şekilde gösterdiğini aktardı. Çimento sektörü ve firmaları için iç talebin istikrarının ve büyümesinin önemli olduğunu kaydeden Çuhacı, şöyle devam etti:
“Pazarda İran gibi yabancı katılımının getireceği rekabet de önemli olacak. Sektörde halihazırda atıl bir kapasite de bulunuyor. Bu nedenle ölçeklere ve kapasite kullanım oranlarına göre önümüzdeki dönemde satın almalar ve birleşmeler ile yeni bir konsolidasyon dönemi yaşanabilir. İfl aslar ise uzak bir olasılık. Hükümetin bu nedenle üç yönde önlem alması faydalı olur. Bunlardan ilki İran’dan ve diğer ülkelerden çimento ithalatlarında fiyat oluşumlarına (damping) hassas davranılmalı, kalite standartlarını iyi denetlemeli ve kayıt dışılığa izin vermemeli. İkincisi özellikle kamu altyapı yatırımlarını ve inşaat sektörünü yeniden canlandırarak çimento talebini desteklemelidir. Üçüncü olarak da çimento fabrikalarının karşılaştığı yüksek enerji, çevre, atık maliyetlerini düşürmeli, firmaların enerji verimliliği alanındaki projelerini özendirmeli ve teşvik etmelidir.”
Ekonomi Bakanlığı gerekli önlemi alacak
TİM Sektörler Konseyi Çimento ve Toprak Ürünleri Sektör Kurulu Başkanı Ali Özinönü, çimento sektörünün İran’dan gelebilecek bir riskle karşı karşıya kalmaması için bir çalışma yürüttüğünü söyledi. Yaşanabilecek kayıpların telafi edileceğini aktaran Özinönü, “İran şu anda Irak’a konsantre olmuş durumda. Bir riskle karşı karşıya kalmamız durumunda İthalat Genel Müdürlüğü, ithalatı yavaşlatma önlemi alıyor. İran Türkiye pazarı için bir tehdit oluşturabilir ancak korkulacak bir durum yok, devlet gerekli önlemleri alıyor” dedi. Irak’a yapılan çimento ihracatı konusunda da bilgi veren İnönü, 2007- 2008 döneminde 5 milyon tonluk ihracat yaptıklarından bahsetti. Bunun önce 2.5 milyon tona indiğini, şimdi ise durma noktasına geldiğini ifade eden İnönü, İran’ın bu pazara satışa devam ettiğini söyledi. İstanbul Sanayi Odası (İSO) Hazır Beton, Beton Ürünleri Toprak ve Mermer Sanayii Meslek Komitesi Meclis Üyesi Adem Genç de İran’da çimento kapasitesinin oldukça yüksek olduğunu fakat bu çimentonun kalitesiz olduğunu dile getirdi.