Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, İstanbul
Sanayi Forumu 2012 Yılı 1. Meslek Komiteleri Ortak Toplantısında, bir ülkenin
üretim gücü, sanayisi yoksa, o ülkenin gerçek bir ekonomisi olmadığını,
gerçek bir ekonominin ancak üretim gücüne, sanayiye dayanması
gerektiğini söyledi.
Türkiye'nin, ''bölgenin üretim merkezi, Ar-Ge merkezi olmak'' hedefine işaret
eden Ergün, ''Bunu yaparken ülke genelini de düşünüyoruz. Daha büyük ölçekte,
daha yukarıdan olaylara bakmasını, siyasetçi olarak da sanayici olarak da
bilmemiz lazım'' dedi.
Ergün, sanayicilerin sektörü bir bütün olarak görmeden ilerleyemeyeceğini
dile getirerek, olaylara daha yukarıdan, etraflıca, küresel ölçekte, ülke
ölçeğinde bakmak ve firmaya doğru inerken de firmayı da bu çerçevede analiz
etmek ve ona göre hesap yapmak gerektiğini kaydetti.
Türkiye'de ''birbirinden kopuk gibi'' görünen bazı projeleri; İstanbul
Boğazı'na yapılacak üçüncü köprü, Şile-Kandıra-Karasu Karadeniz Sahil Yolu,
Anadolu'nun içlerine doğru hızlı tren hatları, büyük liman inşaatları ve
organize sanayi bölgelerinin bu limanlarla bağlantı yolları şeklinde sıralayan
Ergün, ''Artık Türkiye ölçeğinde sanayileşme konusunu masaya yatırmamız lazım''
dedi.
Ergün, 1/100.000 plana değinirken, ''Bu plan, şu anlama gelmiyor;
'İstanbul'da sanayi falan istemiyoruz'. Böyle bir anlama gelmesi düşünülemez bu
planın. Dünyanın birçok şehrinde olduğu gibi İstanbul'da da sanayi olacaktır.
Nitelikli bir şekilde geleceğe doğru bir sanayi planlaması elbette yapılması
lazımdır. Arkadaşlar öyle güzel anlattılar ki, sanayinin İstanbul için neden çok
lüzumlu bir şey olduğunu, insanın Gülhane Parkı'nı sanayiciye veresi geliyor''
diye konuştu.
Sözü edilen projelerle birlikte düşünüldüğünde, bazı konuların havza bazlı
olması gerektiğine dikkati çeken Ergün, şöyle devam etti:
''İstanbul'u merkeze alalım, ama buradan Edirne istikametine doğru bir
planlamaya, içine Kırklareli'yi, Tekirdağ'ı, Edirne'yi alan ama İstanbul'a
entegre bir sanayi planlamasına ihtiyacımız var. İstanbul'la entegre olmadan
Edirne'nin, Kırklareli'nin, Tekirdağ'ın sanayi planlaması düşünülemez. Batı
cephesi böyle.
Doğuya geldiğimizde, Kocaeli, Sakarya, Düzce, Karabük, Zonguldak ile birlikte
bir sanayi planlamasıyla ele almadan, geleceğin Türkiye'sini inşa ederken, bu
vizyonla bu meseleye bakmadan planlı bir sanayileşme politikası geliştirme
imkanımız olmaz. Onun karayolu, demiryolu bağlantıları, limanlarla olan
bağlantılarını birlikte hesap etmemiz lazım. Karasu-Adapazarı arasında zaten
duble yol çalışmaları yapılmıştı, demiryolu inşaatı da başladı. Güneye doğru
indikçe, Adapazarı'ndan Bilecik-Eskişehir istikametine ne kıvrımlı yollardan
gidiyorduk. Şimdi otoyoldan gidiyoruz. O güzergahtaki bütün organize sanayi
bölgesi planlamasıyla İstanbul sanayisi planlamasını birlikte düşünmemiz,
birlikte ele almamız lazım. İzmir Otoyolu ile birlikte düşündüğümüzde, İstanbul,
Yalova, Bursa, Balıkesir ve Manisa, İzmir hattını bir bütün halinde bir sanayi
planlamasıyla düşünmemiz lazım. Bugünkü iletişim ve ulaşım imkanlarıyla birlikte
düşünmemiz lazım iş yerlerimizi, sanayi politikalarımızı ve Anadolu'nun
derinliklerine doğru nüfuz edecek bir sanayi planlamasını ele almamız lazım.
Bunlar, kısa vadede, 3 günde yapılacak işler değil ama sanayicisiyle, yerel
yönetimiyle, merkezi idaresiyle bu vizyona göre bir planlama içinde olursak,
bundan İstanbul da kazanır, sanayici de kazanır, bütün Türkiye de kazanır.
Bunları yapma imkanına fazlasıyla sahibiz.''
Ergün, organize sanayi bölgeleri mevzuatında bazı yenilemeler yaptıklarını,
ancak daha da yapılması gerektiğini belirterek, Anadolu'nun derinliklerine nüfuz
edecek sanayi planlamasıyla birlikte, OSB'lerdeki yer tahsislerinin yüksek
rakamlı satışlar şeklinden çıkartılması ve makul rakamlı uzun vadeli
kiralamalara dönüştürülmesinin gözden geçirilebileceğini söyledi.
Nihat Ergün, ''Konuştuğumuz bütün sektörler için, 1/100.000 planı da dikkate
alarak, az önce konuştuğumuz vizyon çerçevesinde, sayın başkanın (İstanbul
Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük) sürekli çalışan komite oluşsun
önerisi üzerinde duralım, çalışalım. Büyükşehir Belediyesi, İstanbul Sanayi
Odası, bakanlıklarımız gerçekten hem İstanbul'u, hem sanayicimizi, hem ülkemizi
bir bütün halinde önemli bir yere taşıyacak adımları atabiliriz diye
düşünüyorum'' dedi.