Global kriz, temelde gayrimenkul kredilerinin geri ödenememesi nedeniyle başladı. Sanayi üretimi sayılan inşaat sektörünün, ülkemiz için her yönden ayrıcalığı var. İşsizliğin azaltılması, yabancı piyasalara açılma olasılıkları, büyümenin lokomotifi olması, ülkenin modernleşmesi bakımından bu sektör çok önemli. Bu sektördeki beklentileri değerlendirmek açısından, hem dünyada hem de ülkemizde inşaat sektörünün durumunu incelemek gerekli.
Dünyada inşaat sektörü büyüklüğünün, milli hasılalar toplamının yüzde 8'ine ulaştığı ve yıllık üretim değerinin 3.5 trilyon doları aştığı tahmin ediliyor. Dünyada, sanayi istihdamında inşaat sektörünün payı ise yüzde 30 civarında. Önümüzdeki 10 yılda sektörün her yıl yüzde 5 büyümesi bekleniyor.
Global krize rağmen...
Amerika'da kriz nedeniyle, bir yıl içinde yeni ev inşaatlarında yüzde 50 düşme yaşandı. Bir yıl önce yaklaşık 2.300.000 ev üretimi başlamışken, 2007 sonunda bu sayı yaklaşık 1.100.000 oldu. Yine bir yıl önce yaklaşık 6.500.000 ev satılmışken, 2007 sonunda bu sayı yaklaşık 5.000.000 adet oldu. Bu sonuç, ev satışlarında bir yıl içinde yüzde 22'lik bir düşüş anlamına geliyor. Amerika'da halen satışa hazır 10.000.000'dan fazla ev var. Bir yıl önce bu rakam 6.600.000 adet civarındaydı. Ev fiyatlarında da, bir yılda ülke ortalaması anlamında, yüzde 14.5 oranında düşüş yaşanıyor.
Global krize rağmen, ülkemizde gayrimenkul kredilerinde artış var. 2004 yılından 2007 sonuna kadar, ülkemizdeki gayrimenkul kredilerinde yıllık ortalama yüzde 127 artış oldu. Sadece 2007 yılı esas alınsa bile, gayrimenkul kredilerinde bir önceki yıla göre yüzde 39 artış var. Artışın en yüksek olduğu aylar, dünyada krizin hüküm sürdüğü ağustos, kasım ve aralık 2007 ayları.
İstanbul gözde şehir
Ülkemizde 2005 yılında yüzde 21.5 büyümüş olan inşaat sektörünün, bu yıl her şart altında yüzde 4.2 oranında büyüyeceği tahmin ediliyor. Büyük konut açığı olan ülkemizde, nüfus artış hızının da yıllık yüzde 1.26 olduğu düşünülürse, inşaat sektörünün geleceğinin iyi olacağı anlaşılıyor. Halen, ülkemizde 3.000.000'dan fazla konut ihtiyacı ve 1.600.000 civarında da konut açığı var. GYODER'e göre, ülkemizin yıllık konut ihtiyacı, 600.000 adet. 18 milyon konutun da yenilenme zorunluluğu var. Son 5 yılda inşaat sektörümüz ilave 300.000 iş olanağı yaratarak 1.300.000 kişilik istihdam sayısını aştı. TOKİ'nin konut üretimindeki payı yüzde 18.6'ya ulaşmış vaziyette.
Emerging Trends in Real Estate Europe 2007 verilerine göre, Avrupa'daki büyük şehirler karşılaştırıldığında, İstanbul'un gayrimenkul kârlılığı bakımından geleceğin en iyi kenti olduğu anlaşılıyor. Ofis mülkü alınma önerisi bakımından İstanbul, 27 kent arasında, Hamburg ve Münih'ten sonra 3. durumda. Endüstriyel gayrimenkul alım önerileri arasında ise, 27 kent arasında birinci. Ticari gayrimenkul yatırım önerileri bakımından da İstanbul, Moskova'dan sonra 2. sırada geliyor. İşte bu nedenle, İstanbul'da halen inşaatı devam eden 55 alışveriş merkezi var. İstanbul'u 21 adetle Ankara ve 8 adetle de Antalya takip ediyor. Ülkemizde inşaat sektörünün global krizden fazla etkilenmeyeceği anlaşılıyor.