İzmir Ticaret Odası (İTO) Başkanvekili Akın Kazançoğlu, “Şu anda 1 milyon civarında istihdam sağladığı bilinen Türk inşaat sektörü, AB süreci pozitif seyrederse, 2014’e kadar istihdamı 2.2 milyon kişiye çıkarabilir” dedi.
Kazançoğlu yaptığı açıklamada, depremler ve 2001 krizinden sonra oldukça durgun günler geçiren inşaat sektörünün 2004’te “nefes almaya” başladığını bildirdi.
İnşaat sektöründeki canlanmanın bu yıl da süreceği beklentisinin temelinde ise “Mortgage Sistemi”nin yattığını belirten Kazançoğlu, özellikle bu yılın ikinci yarısında, konuyla ilgili atılacak adımların gayrimenkul taleplerini arttırmasının beklendiğini söyledi.
Bu yılın ikinci yarısı ve 2006 yılında inşaat yatırımlarının hız kazanacağının tahmin edildiğini anlatan Akın Kazançoğlu, şu bilgileri verdi:
“Şu anda 1 milyon civarında istihdam sağladığı bilinen Türk inşaat sektörü, tahmin edilen projeksiyonlara göre AB süreci pozitif seyrederse, 2014’te sektör 2.2 milyon kişiye istihdam sağlayabilir. Ekonomide özellikle istihdamı canlandırmanın en kısa yolu, inşaat sektörünün önünü açmaktan geçer. Çünkü inşaat sektörü, 200’e yakın alt sektörü de peşinden sürükleyen bir güce sahip.”
DİE VERİLERİ
2004 yılında enflasyon yüzde 10 gerçekleşirken, inşaat maliyetlerinin de yüzde 16 arttığını savunan Kazançoğlu, DİE verilerine göre 2004’te, bina inşaatı maliyet endeksi toplamında yüzde 16.1 artış gerçekleşirken, bu artışın ana grupları itibarıyla yüzde 17.0 ile işçilik endeksinde, yüzde 15.8 ile malzeme endeksinde artış gösterdiğini anlattı.
DİE’ye göre, 2004’te Türkiye’de yapı ruhsatı verilen binaların sayısının yüzde 41 oranında arttığını dile getiren Akın Kazançoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Buna karşın 2004 yılında bina inşaat maliyet endeksi toplamında yüzde 16.1 artış gerçekleşmiştir. Örneğin; bir yıl içinde düz siyah sacta yüzde 55, PVC boruda yüzde 48, duvar tuğlasında yüzde 30, mermerde yüzde 20, işlenmiş parkede yüzde 20, camda yüzde 18, Marsilya tipi kiremitte yüzde 15, beton çeliğinde yüzde 10, çam kerestede yüzde 10, galvaniz boruda yüzde 9 yıllık artış yaşanırken, bazı malzemelerde fiyatlar aynı kaldı. Yağlı boya, cam tülü gibi birkaç üründe ise fiyatlar düşmüştür. Sonuçta malzeme genel ortalamasında yüzde 15.8 artış sağlanmıştır.”
KONUT KREDİSİNDE YARIŞ
İTO Başkanvekili Kazançoğlu, bankaların şimdiden “konutta kredi yarışına başlamış durumda” olduklarını ifade ederek, bankaların 5 yıllık vade süresini 10-20 yıla çıkartırken, faizi aylık 1.69 -2.00 oranlarına çekmiş bulunduklarını söyledi.
Akın Kazançoğlu, “Türkiye’de 2005 enflasyon hedefinin yüzde 8 olacağı ve 2010’a kadar bu oranın yıllık yüzde 3’lere ineceği dönemleri de göz önünde bulundurursak, uzun vadeli kredi alanların hesaplarını iyi yapmaları gerekir. Konut kredisi kullananların çok yüksek oranda reel faiz ödemek zorunda kalacakları kaçınılmaz” dedi.
HALKA YANSIMA
Ekonomideki rahatlama ve bankaların konut faizi kredilerini düşürmeleri nedeniyle eldeki konut stoklarının tüketilmesiyle, ekonominin lokomotifi olarak tanımlanan “inşaat sektörü”nde “diriliş umudu” olacağını kaydeden Akın Kazançoğlu, şöyle dedi:
“Bu suretle inşaat sektöründe, ekonomideki iyileşmenin halka yansıması beklenilmektedir. Yine de bu sektörün önündeki engellerin kaldırılması yönünde çalışmaların hızlandırılması gerekli. Öncelikle nitelikli ve ucuz arsa üretilmeli, özel sektör ve yabancı yatırımcıların Türkiye’de yeniden yatırım yapması için gerekli imkanlar sağlanmalı, hükümetin bütçe olanaklarına ek olarak proje kredileri şeklinde dış kaynak yaratılmalı. Ayrıca, Mortgage Sistemi’ni gerçekleştirmek için yasal düzenlemeler hızla tamamlanmalı.”