Türkiye’deki ekonomik büyümeden doğrudan etkilenen, hem istihdamın hem de ekonominin lokomotifi olan inşaat sektörünün kurumsallaşmasına katkıda bulunmak ve agresif rekabet ortamında kurumların fark yaratmasına destek olmak amacıyla Yapı dünyasının bilgi merkezi Yapı-Endüstri Merkezi (YEM), “Yapı ve inşaat sektöründe iş mükemmelliği ve inovasyon” odağında bugün (27 Kasım Salı) İnovasyon Konferansı'nın ikincisini düzenledi.
Dünya ve gelecek yenilikçilerin olacak
Konferansın Açılış Konuşmaları kapsamında söz alan Yapı-Endüstri Merkezi Yönetim Kurulu Başkanı Doğan Hasol, ‘inovasyon’ kavramının kökenine ve kelime anlamına değinerek inovasyon kavramının Türkçesinin bulunmasının önemli olduğunu belirtti.
İnovasyonun yenilikten farklı olarak ‘buluş’ ve ‘yaratıcılık’ unsurlarını bünyesinde barındırdığını ifade eden Hasol, sanat, tasarım ve mimarlık alanında yeni olanı söylemenin kıymetli olduğunu vurguladı. “Dünya ve gelecek yenilikçilerin olacak” diyen Hasol, rekabet edebilmek ve ayakta durabilme için yeni şeyler yapılmasının artık bir gereklilik olduğuna dikkat çekerek konuşmasını tamamladı.
“Günümüz rekabet koşullarında sürdürülebilir karlılık ve rekabet için çok daha fazlası gerekiyor”
Saint-Gobain Weber Türkiye Genel Direktörü Levent Gökçe ise inovasyonun yapı sektörü özelinde tartışmaya açmak için İnovasyon Konferansı’nın düzenlendiğini vurgulayarak, “Günümüz rekabet koşullarında sürdürülebilir karlılık ve rekabet için çok daha fazlası gerekiyor” dedi. Bu durumun, inovasyonu, stratejik ve operasyonel boyutta benimsemeyi gerektirdiğini anlatan Gökçe, dünya üzerinde Saint-Gobain Weber olarak faaliyette oldukları 48 ülkede inovasyonu sahiplendiklerini ifade etti.
”Kentsel dönüşüm inovasyon ve sürdürülebilirlik anlamında bir fırsat”
Açılış Konuşmaları kapsamında söz alan Material ConneXion® İstanbul Direktörü Paolo Cancellato ise İnovasyon Konferansı’nın katılımcılar için ilham kaynağı olacağını aktardı. Eskiden “inovasyonu orijinal bir fikri alıp ölçülebilir bir değer haline getirmek” şeklinde tanımladığını belirten Cancellato, artık kavramı, yaşam alanlarının yeniden ve daha iyi tasarlanması ve daha iyi bir yapı sektörü için bir araç olarak yorumladığı paylaştı.
Bu noktada çok ciddi anlamda inovasyon eksikliği ile karşı karşıya kaldığımızı vurgulayan Cancellato, kentsel dönüşümü bu bağlamda bir fırsat olarak görmek gerektiğini ve Türkiye için inovasyonun sürdürülebilirliği ortak bir değer olarak ele almak için önemli olduğunu vurguladı.