Toplumun Şehircilik Hareketi
İMECE, İstanbul'un son 5 yılının muhasebesini yaptığı 'İstanbul Kent
Raporu'nu İstanbul Büyükşehir Belediyesi önünde
düzenlediği basın toplantısı ile duyurdu. Raporun, 'çarpık
şehirleşme' anlayışını alenileştirmek için hazırlandığına dikkat
çekilen açıklamada, ayrıca "Seçim broşürlerinde, milyonlarca lira harcanarak
verilen reklamlarda anlatıldığı gibi bir İstanbul’un olmadığını, İstanbul’un
gerçeklerinin sadece bir kısmını da olsa sunabilmek için…" deniliyor.
Önümüzdeki süreçte yaşanacak mücadelede önemli bir yol
gösterici olmasının beklendiği raporda "İstanbul son 5 yılda ne kadar demokratik
yönetildi? İşsizlik ve yoksulluk sorunlarına hangi çözümler üretildi? İstanbul
halkının barınma sorununa yönelik çözümler üretildi mi, konut uygulamaları hangi
politikalar ekseninde şekillendi? İstanbul’un ulaşım sorunlarına dair
yaklaşımlar geliştirildi mi? İstanbul, yaşayanlarına, doğasına, tarihine,
kültürüne saygılı, eşitlikçi, demokratik bir kentleşme dinamiği yakalayabildi
mi? Şehircilik ve planlama disiplinlerinin esasları uygulandı mı? İstanbul’da
doğal kaynaklar, tarihi, kültürel varlıklar korunabildi mi? Kentsel hizmetlerin
sunumunda nasıl bir yaklaşım sergilendi?" sorularının yanıtları aranıyor.
"Cevaplara ulaşmak için çalışmaya başladığımızda, ortaya çıkan tablonun pek
de iç açıcı olmadığını gördük" diyen İMECEciler şöyle devam ediyor:
"Sonuçlar göstermektedir ki son beş yılda İstanbul’da yöneticiler için kent
toprağı insandan değerli hale gelmiştir. Allı pullu 'Küresel Kent' söylemleri
ile dar gelirli ve yoksul aileler kent merkezinden kentin dışına sürülürken,
onlardan boşalan yerlere çok katlı ofis binaları, lüks konut siteleri,
rezidanslar, alışveriş merkezleri yapılarak yerli yabancı parası
bol müşteriler için kent kurgulanıyor. Tüm bunlar kamuya yani
bize ait araziler satılarak, İstanbul’u İstanbul yapanların yıllarca emek vererek kurdukları
mahalleler yıkılarak, yaşayanlar yerlerinden edilerek yapılıyor. ‘Katılım’ ve ‘Demokrasi’
kelimelerini dillerinden düşürmeyenler ne projeler konusunda halka danışıyor, ne
de halkın yararına hizmetler ortaya koyuyor. Kamu
kaynaklarının nasıl, ne için ve kimlerle harcandığı konusunda
kimselere bilgi verilmezken bir de bu kaynaklarla yapılan yeni
projeler mevcut sorunları büyütüyor, altyapının yetersizliği nedeniyle yapılan
yenileşme çalışmalarının maliyeti yine kamuya yükleniyor. Bedelini ödediğimiz alanlar
gözümüzün önünde para babalarına peşkeş çekiliyor".