Başlıca sera gazı olan karbondioksiti azaltmak için ülkeler
yıllardır bir araya geliyor ancak bugüne kadar önemli bir ilerleme
kaydedilemedi. Bu gidişten memnun olmayan ABD ve beş ülke de,
iklim değişikliğine ciddi etkisi olan üç maddeyi azaltmak için mütevazı, ama
çığır açıcı yeni bir inisiyatif başlatacaklarını duyurdu.
Metan, siyah karbon olarak bilinen kurum ve
hidroflorokarbon, küresel ısı artışında toplam yüzde 30 ila
40'lık bir paya sahip. Karbondioksitin aksine, bu maddeler atmosferde uzun süre
kalmıyor, ama kaldıkları süre içinde ısıyı yükselttikleri de bir gerçek.
Araştırmacılara göre, denizlerde su seviyesinin çok yükselmemesi ve
kuraklıkların yaygınlaşmaması için 2050 yılına kadar küresel ısı, sanayiöncesi
döneme kıyasla 2 dereceden fazla artmamalı. Bu hedefe ulaşmak için
karbondioksitin azaltılması şart olsa bile diğer üç maddedeki azalmanın da büyük
bir faydası olacaktır. Karbondioksit konusunda politikacılar harekete geçene
veya BM sürecinde uluslararası bir anlaşmaya varılana kadar beklemek istemeyen
yetkililer, söz konusu maddelerle baş ederek emisyon miktarının nispeten hızlı
ve ölçülebilir şekilde indirilebileceğini umuyor.
Planın kurucu üyeleri ABD, Kanada,
İsveç, Meksika, Gana ve
Bangladeş. Washington ve Ottawa 15 milyon dolarlık bir
başlangıç fonunu ortaklaşa ödeyecek. Programın birçok ülkenin katılımıyla zaman
içinde hızlandırılması gerektiği açık. Yetkililer, kısa vadeli amaçlarının
eğitim vermek ve söz konusu gazları yakalamanın ucuz ve kolay yollardan
denenmesi olduğunu belirtiyor. Sağlığa büyük bir tehdit oluşturan kurum, dizel
motorlara filtre takarak, geleneksel ocakları daha etkin modellerle değiştirerek
ve tarımsal atıkların açıkta yakılmasını yasaklayarak azaltılabilir. Petrol ve
doğalgaz kuyularından, sızıntı yapan boru hatlarından, çöp sahalarından ve
atıksu arıtma tesislerinden kaçan metan da yakalanabilir. Hidroflorokarbonların
(HFC) ciddi ölçüde azaltılmasıysa daha zor olabilir. Klimalarda çokça kullanılan
ve ozon tabakasına zarar vermesi sebebiyle soğutucu gazların yerine geliştirilen
bu bileşikler, anlaşıldı ki, aslında güçlü birer sera gazı. Bunların yerine daha
zararsız maddelerin geliştirilmesi çabalarıysa, HFC'lerin çoğunun üretildiği
Hindistan ve Çin gibi ülkelerden itiraz görüyor. Ülkeler en tehlikeli sera gazı
olan karbondioksiti azaltmak için işbirliği yapmalı. Bu arada, iklim savaşında
açılacak bir ikinci cephe bu alanda ilerlemenin mümkün olduğunu
gösterecektir.