"İhracat Hedefine Ulaşmak Zor"



Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, bütün gelişmekte olan ülkelerde büyüme rakamlarının aşağı doğru revize edilirken Türkiye'de de yüzde 4'ün biraz altına doğru revize edilmesinin sürpriz olmaması gerektiğini belirterek, "Yüzde 3 küsur büyüme bile bugünkü ortamda ve dünya şartlarında gıpta ile bakılacak bir büyüme oranı" dedi.

Babacan, bir televizyon kanalında katıldığı bir programda soruları yanıtladı. Gezi olaylarının faturasının Türkiye'ye ne olduğuna ilişkin bir soru üzerine Babacan, mayıs ayından bu yana Türkiye'deki iç hareketlilikle dünyada küresel ekonomideki hareketliliğin olduğu dönemin üst üste çakıştığını söyledi. Türkiye'nin ekonomik göstergelerindeki değişikliklerin ne kadarının içeriden ne kadarının dışarıdan kaynaklandığını belirlemenin biraz zorlaştığını anlatan Babacan, "Aslında piyasalardaki hareketliliğin Türkiye'ye özel olmadığını görüyoruz. Aslında aynı tarihlerde Brezilya'dan Hindistan'a G. Afrika Cumhuriyeti'nden Rusya'ya kadar pek çok gelişmekte olan ülkede benzer piyasa hareketleri oluştu" diye konuştu.

"Türk lirası daha az etkilendi"

Babacan, 22 Mayıs'tan bu yana özellikle ABD Merkez Bankası Başkanı'nın para politikalarında değişiklik sinyali vermesiyle pek çok ülke borsasında düşüşlerin yaşandığını, faizlerin yükseldiğini, dolara karşı ülke para birimlerinin değer kaybettiğini belirtti. 22 Mayıs'tan bu yana Endonezya'nın para biriminin dolara karşı yüzde 4,9, Rusya'nın para biriminin yüzde 5,1, Hindistan'ın para biriminin yüzde 9,7, Brezilya'nın para biriminin yüzde 12,3 değer kaybettiğini anlatan Babacan, Türk Lirası'nın ise dolar karşısında yüzde 4,6 değer kaybettiğini, yani Türkiye'nin döviz kurları açısından nispeten daha az etkilenen ülkeler içerisinde yer aldığını kaydetti. Babacan, borsa endekslerine bakıldığında aynı tarihler arasında Brezilya'da yüzde 13,8, Çin'de yüzde 10, Endonezya'da 11, Şili'de yüzde 11, Türkiye'de yüzde 20,3 değer kaybettiğini ifade etti.

Borsadan 1.5 Milyar Dolar çıktı

Aynı dönemde borçlanma faizlerine bakıldığında Brezilya'da yüzde 1,2, Güney Afrika Cumhuriyeti'nde yüzde 1,2, Endonezya'da yüzde 1,6, Türkiye'de de yüzde 1,6 arttığını anlatan Babacan, "Türkiye'de son 2 aydır yaşanan piyasa hareketlerinin benzeri gelişmekte olan ülkelerde de az ya da çok yaşandı. Bizdeki Gezi olayları ve bizim cari açığımızın olması sebebiyle belki biraz daha fazla hissettik. Buradaki asıl sebep uluslararası konjonktürdür. Bizde hiç gezi olayları yaşanmasıydı dahi piyasalarımız bu hareketleri az çok yaşayacaktı" dedi.

İhracat hedefine ulaşmak zor

Babacan, küresel krizin henüz bitmediğini, safhalar değiştirerek devam ettiğini, 22 Mayıs'tan bu yana da yeni bir safhaya girdiğini söyledi. Önümüzdeki aylarda küresel krizin yansımalarının ortaya çıkacağını ifade eden Babacan, ekonomi yönetimi olarak bunlara hazırlıklı olduklarını kaydetti.

Bütün gelişmekte olan ülkelerle ilgili önümüzdeki dönemde özellikle büyüme konusunda aşağı doğru revizyonların söz konusu olduğunu ifade eden Babacan, "Bu yıl 158 milyar dolar ihracat hedefimiz vardı ama o hedefe ulaşmamız biraz zor görünüyor" diye konuştu.

Türkiye'nin yıl sonu büyüme hedefinin yüzde 4 olduğunu anımsatan Babacan, ama bugün itibariyle bakıldığında başta ihracat performansında beklenenin altında tablo olması nedeniyle yüzde 4'ün bir miktar daha altında büyüme gerçekleşebileceğini söyledi.

Büyüme konusunda bugünden yüzde 4 hedefiyle ilgili resmi bir revizyonun söz konusu olmadığını ifade eden Babacan, "Ama bütün gelişmekte olan ülkelerde büyüme aşağı doğru revize edilirken Türkiye'de de yüzde 4'ün biraz altına doğru revize edilmesi sürpriz olmamalı. Yüzde 3 küsur büyüme bile bugünkü ortamda ve dünya şartlarında gıpta ile bakılacak bir büyüme oranı" dedi.