Radikal'den Ömer Erbil'in haberine göre, Traçim Limanı 2012’de Limanköy Balıkçılık Kooparatifi’nin açtığı davayla Danıştay’dan geçememişti. Liman projesi 3 yıl sonra yeniden gündeme getirildi. Traçim-Ada Liman A.Ş. ortaklığı Limanköy Balıkçı Barınağı ve limanına bitişik dev bir liman projesi için ÇED raporu hazırlattı. 18 Mart’ta ÇED ön görüşmesi Ankara ’da yapıldı. İğneada Belediyesi’nin de desteklediği liman için köy muhtarı ve balıkçılar kooperatifi davet edilmedi. Kırklareli Belediyesi, Demirköy Belediye ’si limana karşı çıkarak olumsuz görüş bildirdi.
İğneada Trakya’nın en önemli turistik bölgesi. Yaz aylarında İğneada yerli yabancı turistle dolup taşıyor. İğneada’da çimento limanı gerçekleşirse günde 300 ağır yük kamyonu Vize-İğneada arasında gidip gelecek. Virajlı bir güzergaha sahip Demirköy-İğneada hattı turistlere cehennem azabı yaşatacak. Limanın İğneada Körfez’inde yaratacağı kirlilik ise ayrı bir ekolojik felaket. Limanköy, Demirköy, Kırklareli Belediyelerinin karşı çıktığı projeye İğneada Belediye’si ‘olur’ dedi.
Danıştay'ın olmaz dediği liman
Vize’de kurulu Traçim 2012 yılında İğneada Liman’ına çimento yükleme boşaltma limanı için müracaat etti. Limanköy Balıkçılık Kooperatifi "Liman İğneada körfezindeki balıkçılığı bitirir. Biz de ekmeğimizden oluruz" diyerek Edirne İdare Mahkemesi’nde dava açtı. Mahkeme balıkçıları haklı buldu. Bunun üzerine Traçim Danıştay’da temyize gitti. Danıştay 14. Dairesi Traçim’in hazırlattığı ÇED raporu için bilirkişiye başvurdu. Bilirkişi yaptığı inceleme sonucu ÇED raporunu eksik ve bilimsellikten uzak olarak değerlendirdi. Danıştay bilirkişinin verdiği raporu ve tarafları tekrar dinledikten sonra ‘’liman yapılamaz’’ kararını verdi. Mahkeme kararında ‘’Limanın deniz kıyısında olması, buradaki balıkçılık faaliyetleri ve korunması gereken deniz canlıları, meydana gelecek trafik yoğunluğu ve bu yoğunluğun çevreye ve insan sağlığına olan etkisinin bilimsel verilerle ortaya konmaması ve doğabilecek muhtemel sorunlara bilimsellikten uzak temenni içeren çözümlerin öngörüldüğü anlaşılmaktadır’’ denildi.
Aradan geçen 3 yıl sonunda Traçim- Ada İnşaat isimli bir şirketle anlaşarak İğneada Çimento Liman’ı için tekrar yeni bir ÇED raporu hazırlattı. Yeni ÇED raporunun eskisinden farkı yok. ÇED’i değerlendiren Limanköy Kooparatif’i avukatları aynı hukuksuzluğun devam ettiğini belirterek 18 Mart’ta Ankara’da Çevre Orman Bakanlığı’nda yapılan toplantıya itiraz dilekçesi sundu.
Balıkçılık sektörüne darbe
Limanköy Balıkçı barınağına bitişik planlanan Traçim Çimento Fabrikası klinker yükleme boşaltma limanı eskisi gibi 700 metre uzunluğunda ve 30 metre genişliğinde planlanıyor. İğneada’nın en önemli plajlarından Dalyan’ı yok ederek oluşturulacak iskele alanı 60 bin metrekarelik arka alandan oluşuyor. Burada teknik ve idari binalar, 4 adet silo ve kamyon park yeri var. Günde 300 ağır yük kamyonu Vize-Demirköy-Limanköy arasında karşılıklı 67 km boyunca İğneada Liman’ına Vize-Traçim’den yüklediği klinkeri taşıyacak. Turizm mevsiminde her gün 20-30 bin kişinin geldiği İğneada güzergahı ağır yük kamyonları ile dolup taşacak. İğneada körfezi balık rezerv alanı. Liman için deniz dibi taranacak, milyonlarca ton hafriyat denize dökülecek ve deniz içindeki biyolojik hayat alt üst olacak. Körfezdeki doğal balık üreme alanı ve balıkların yumurtladığı deniz çayırları çimento limanı ile birlikte yok olacak. Bunun yanı sıra her yıl limana yaklaşacak 150-300 arası geminin yaratacağı petrol-sintine kirliliği de balık üreme alanlarına büyük zarar verecek.