İETT'de Şoför Yok Çaycı Var!



Pırıl pırıl bir İstanbul sabahı, güneş açmış, Sarıyer’de harika Boğaz manzarası... Bu güzellikler içinde güne başlayan sayfa tasarımcısı arkadaşımız Kadir Şehirlioğlu, işe gelmek için yola koyulduğunda hayatının en ilginç İETT yolculuğunu yapacağını tabi ki bilmiyordu. Her zamanki gibi 08.40 otobüsüne binmek için durağa giden arkadaşımız, 25 T Sarıyer- Taksim aracına binerken bir gariplik olduğunu sezdi. Çünkü binenlerin önemli bir kısmı geri iniyordu. Şoför, yanında Akbil olmadığını söyleyip, para veren yolcuları reddediyordu. Dolayısıyla her sabah tıklım tıklım olan otobüs yarı yarıya boştu.

“Arkadaşlar rica etti”

Böylece hareket eden otobüs Büyükdere yol ayrımına geldiğinde bir anda durdu. Yolcular şaşkın şaşkın ne olduğunu anlamaya çalışırken, arkadaşımız gazetecilik dürtüsüyle şoförün yanına giderek konuşmaya başladı. Akıl alır gibi değil ama şoför ne tarafa gideceğini bilmiyordu. Refüjün önünde bekliyordu. Sağa mı, sola mı dönülecek? Arkadaşımız sağdan gitmesi gerektiğini söyleyerek hareket ettiler. Hem yol tarif ediyor, hem de şoförden olan biteni dinliyordu. Bakın neler söylüyor: “Ya ben aslında şoför değilim. Geri hizmette çalışıyorum. Ayazağa garajında çaycıyım. Bu otobüsü kullanmam yasak ama arkadaşlar rica ettiler. Bugün şoförlük yapacağım yani.”

Güzergah neresi?

Şoke edici ama gerçek. Çaycı şoförün söyledikleri aynen böyle. Kadir bu akıl mantık dışı sözleri beyninde hazmetmeye çalışırken, bir yandan da şoföre ani bir uyarıda bulunuyor: “Abi sağa döneceğiz. Bu hat Maslak yolundan gider. Sahile giremeyiz!” Neyse ki zamanında yapılan uyarı işe yarıyor da otobüs normal yoluna giriyor. Ama tabi ki yaşananlar hiç de normal değil. Şoför duraklara paldır küldür giriyor, yanaşmayı bile bilmiyor. Araç kalkarken ve dururken sarsılıyor. Ani gaz vermeler, ani frenler yolcuların yüreğini ağzına getiriyor. Ufak tefek kaza tehlikeleri de atlatılıyor. Araç Taksim’e ulaşıncaya kadar sürekli yol tarif ediliyor. Birçok dönüşü kaçırması son anda önleniyor. Son durağa varıldığında herkes derin bir oh çekiyor. Arkadaşımız şoku atlattıktan sonra hemen cep telefonuyla birkaç kare görüntü alıyor.

“3 yıldır otobüs kullanmıyorum”

Çaycı şoför, aslen Rizeli. Ağabeyiyle ortak bir otobüsü varmış ve kullanmayı kendi aracında öğrenmiş. Emekliliğine de bir ay varmış. Sıkı durun bir bomba daha! Tam 3 yıldır araç kullanmıyormuş. Bu da kendi beyanı. Okudunuz. İnanılır gibi değil ama yolu bilmeyen, eğitimi olmayan asıl işi çaycılık olan bir kişiye onlarca can emanet ediliyor. Yayaların ve trafiğin güvenliği alenen tehlikeye atılıyor. Konuyu tabi ki hemen İETT’ye sorduk. Bize ilginç bir bilgi verildi:

“Sefer sayıları arttığı için şoför açığı doğdu ve yeni bir uygulamaya geçildi. Geri hizmette çalışanlardan, E tipi ehliyet sahibi olan ve geçmişte şoförlük yapanlar eğitime alınıyor. Sonra da yeniden şoförlüğe başlatılıyor.” Yani İstanbul trafiğinde sadece çaycı değil, bahçıvan, temizlikçi, hademe, gece bekçisi de İETT otobüsü kullanıyor.
Tabi bu arada insanın aklına hemen şu soru geliyor: “Daha önce şoförlük yapan kişiler neden geri hizmete alınıyor. Muhtemelen kazaya karışmak ya da otobüsü kullanamamak. Öyleyse nasıl yeniden şoför yapılabilir?” Atalarımızın deyimiyle, “Bu hamur daha çoook su kaldırır!”

Baraçlı: Çaycı daha önce otobüs kullandı

Olayın ortaya çıkmasından sonra İETT yetkilileri, durumu Genel Müdür Hayri Baraçlı’ya bildirdi. Baraçlı da bizi aradı ve şu ifadeleri kullandı: “Otobüs hatlarını ve sefer sayılarını sürekli artırıyoruz. Son olarak 6 ilçede 67 yeni otobüs sefere başladı. Doğal olarak da şoför ihtiyacı doğdu. Biz de geri hizmette çalışan personelimiz arasından E sınıfı ehliyeti olanları ve daha önce otobüs şoförlüğü yapmış olanları görevlendiriyoruz. Personel ihtiyacımızı bu şekilde karşılıyoruz. Sarıyer-Taksim hattındaki şoförün Ayazağa Garajı’nda çaycılık yaptığı doğrudur. Ancak kendisi daha önce İETT otobüsü kullanmıştır.”