Hüseyin Çelik: Her Güzelin Kusuru Var, İstanbul’un Kusuru da Deprem

Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik, İstanbul’un, deprem riski yüksek bir il olduğunu ifade ederek, “Her güzelin bir kusuru var, İstanbul’un kusuru da depremdir.” dedi. Milli Eğitim Bakanı, bakanlığının ev sahipliğinde, Ekonomik İşbirliği Teşkilatı (ECO), OECD Eğitim Binaları Programı (PEB) ve Geo-Hazards International işbirliğiyle Polat Renaissance Otel’de düzenlenen Uluslararası Okulların Deprem Güvenliği Çalıştayı’na katıldı.

İki gün sürecek çalıştayın açış konuşmasını yapan Bakan Çelik, Dünya Bankası ile yapılan kredi anlaşmasıyla İstanbul’daki kamu binalarının güçlendirilmesi için 400 milyon dolarlık kredi bağlantısı yapıldığını söyledi. Bu kredinin yarısının okulların deprem riskini azaltmak için harcanacağını söyleyen Hüseyin Çelik, diğer yarısının da hastaneler ve kamu binalarının güçlendirilmesinde kullanılacağını dile getirdi.

Depremin İstanbul’da çok daha büyük ciddiyet taşıdığını ifade eden Milli Eğitim Bakanı, “İstanbul 1. derece deprem riski taşıyor. Her güzelin bir kusuru vardır. İstanbul’un da depremdir. Geçen 3 yıl içinde, sadece depreme karşı binaların güçlendirilmesine yönelik çalışmalar yapmadık. Aynı zamanda depreme karşı sismik güvenliği üst düzeyde olan yeni okul projeleri de geliştirdik. Bu okullar estetik olarak geleneksel mimari özelliklere sahip.” diye konuştu. Çelik, alınacak önlemlerle sel ve yangın gibi felaketleri önlemenin mümkün olduğunu; ancak ne kadar dikkatli ve tedbirli olunursa olunsun fay hatlarına söz geçirmenin mümkün olmadığını kaydetti.

ECO bünyesinde depremle ilgili bir teknik komite kurulmasını öneren Milli Eğitim Bakanı, Türkiye’nin bu konuda çok iyi bilim adamları ve birikimi olan kuruluşları bulunduğunu ifade etti. Hüseyin Çelik, Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı 170 bin ayrı binadan oluşan 62 bin okulun 200 milyon metrekare kapalı alanı olduğunu dile getirdi. Bakan Çelik, “Yatılı ilköğretim okullarında işin sonuna gelindi. Ortaöğretim yatılı okullarını da öncelikli olarak gündemimize aldık. Depreme karşı ciddi bir toplumsal bilinç oluşturulması gerekiyor.” dedi.