Elektrik teknisyenleri ile elektrik mühendisleri arasındaki yetki tartışması devam ederken konu ile ilgili bir açıklama da Elektrik Mühendisleri Odası’ndan (EMO) geldi. Hürriyet Gazetesi'nden Murat Yılmaz'ın haberine göre, iç tesisat yapımında son aşamada abonelik için elektrik mühendislerine imza karşılığı ödenen paranın haksız olduğunu savunan Ankara Elektrik Elektronik Teknisyenleri Esnaf ve Sanatkârlar Odası Başkanı Yusuf Aslantürk, “Biz çilesini çekelim, onlar imzayı atıp parayı alsın. İç tesisatta yetki kavramı olmaması gerekiyor” demişti. Aslantürk’ün açıklamalarına EMO Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Yeşil yanıt verdi. Yapılan çalışmalarda can güvenliğinin esas olduğuna vurgu yapan Yeşil, “Biz bu duruma mühendislerin çıkarından önce insanların can güvenliği açısından bakıyoruz. Herkesin kendi sınırlarına çekilmesini istiyoruz” diye konuştu. Teknisyenlerin mühendislerin yapması gereken işlere dahil olmaya çalıştıklarını belirten Hüseyin Yeşil şunları söyledi:
Ara elemana ihtiyacımız var
“Biz sadece işimiz elimizden gidiyor gibi bir düşünce içerisinde değiliz. Mühendislik yüksek puanlarla girilen 4 yıllık zor bir bölüm. Teknisyenler arasında çıraklıktan gelenler de var. Bu durumda yetkileri vermek uygun olmaz. Biz zaten fen adamları hiçbirşey yapmasın gibi bir şey demiyoruz. Fen adamlarının yetki alanları ne ise aldıkları eğitime göre onlara da iş güvenceleri sağlansın. Mühendislerin yanında istihdam edilsinler. Bizim ülkemizin de ara elemana ihtiyacı var. Ancak her dönem teknisyenler mühendislerin yetki alanlarına girmek istiyorlar. Biz herkesin sınırlarında kalmasını istiyoruz. Elektrik teknisyenlerinin 1989 yılında çıkarılan yönetmelikten gelen bir takım mühendislik yetkileri var. Makine inşaat gibi alanlardaki teknisyenlerin böyle bir yetkileri yok. Mühendislik yetkilerini artırmak istiyorlar. Mühendisler de haklı olarak bu işin bir uzmanlık gerektirdiğini mühendislik eğitimiyle bu çalışmaların yapılabileceğini fen adamlarının kendi mesleki alanlarında sınırlı faaliyet yürütmesi gerektiğini söylüyorlar. Herşeyden öte bu işte, mesleğin eğitimini almış mühendisler çalışma yaparken insanların can güvenliği, tesislerin mal güvenliği söz konusu. Bize verilen yetkilerin esnetilmesini de istemiyoruz.
50-100 liraya imza atanlar var
Hukuki sorunun yanı sıra fiiliyatta sorun yaşanıyor. Fen adamları belli bir ölçüde mühendislik yetkisi olmasından dolayı yetkilerinin üzerinde de iş yapabiliyorlar. İşi yaptıran vatandaş bu yetkili midir değil midir bilemiyor. Onlar sadece mühendislerin yetkisinde olan işleri alıyorlar yapıyorlar ardından ilgili idareye sunuyorlar idare kabul etmeyince mühendise para karşılığı imzalatıyorlar. Maalesef bizim meslektaşlarımız arasında 50 liraya 100 liraya imza atanlar oluyor. Mühendislerin de imzasını alarak bunu yapıyorlar. Sonra da biz yapıyoruz bunlar parayı alıyorlar gibi bir itirazları var. Aslında yetkisiz kişinin yaptığı bir işi yetkili kişiye imza attırarak ona bir miktar para vermiş oluyorlar. Bu durumun denetlenerek ortadan kaldırılması lazım. O işi fen adamının değil yetkili mühendisin yapmasını sağlamak gerekiyor. Biz tespit ettiğimiz mühendislere meslekten men cezası veriyoruz. İmzacılık yapan meslektaşlarımızı da bu şekilde meslekten çıkarıyoruz. Bizim yönetmeliklerimiz açısından disiplin sürecini işletiyoruz. EMO mesela yüksek gerilim işini her mühendisin yapmasına da izin vermiyor. Fen adamları yönetmenliğindeki verilen mühendislik yetkilerinin iptali için dava açtık, henüz karar çıkmadı sürüyor. Mühendislik yetkisi olmayan kişilerin mühendislik alanında faaliyet göstermeleri sıkı denetime altına alınıp buna izin verilmemesi gerekiyor. Bu durum aslında sağlık memurunun doktorluğa girişmesi gibi bir şey.”