Kendi özel tasarımları ile mobilya sektöründe faaliyet gösteren Buka Sofa, adını bukalemundan alıyor. Bukalemunların renk değiştirmesi gibi Buka kanepeler de aynı kolaylıkta kılıflarını değiştiriyor. Buka Sofa ile ilgili merak ettiklerimizi firmanın Proje Müdürü Hans Jörg Stöger’e sorduk. Buka Sofa’nın ayak, kolçak ve ölçü seçenekleriyle tamamen kişiselleştirilen koltuk ve kanepeler ile müşterilerine bir değer sunduğunu ifade eden Hans Jörg Stöger, kullanıcıların bu sayede tam olarak ihtiyaç duydukları mobilyayı tasarlama fırsatı elde ettiğini söylüyor. Çok yeni bir firma olduklarına dikkat çeken Stöger, Buka’nın yaklaşık 3 senelik bir geçmişe sahip olduğunu ve kısa sürede 170 kişilik profesyonel bir ekiple çalışmaya başladığını vurguluyor.
Buka Sofa Proje Müdürü Hans Jörg Stöger
500’den fazla farklı kumaş seçeneği
Buka’nın işlevselliği ve estetiği birleştirmek için deneyimli endüstriyel tasarımcılar, iç mimarlar ve mühendislerden oluşan ekip ve uluslararası danışmanlarla çalıştığını belirten Stöger, “Ürünlerimizin tümü kendimize ait benzersiz tasarımlardır. Tüm kanepe ve koltuklarımızda kılıf sistemi sabit görünümlü olup değiştirilebilir ve çıkarılabilir. Kumaşlarımız makinede yıkanabilen, kuru temizlemeye uygun ve/veya teflon özellikli leke tutmayan türde kumaşlar” diyor. Yaklaşık 500’den fazla farklı kumaş seçeneği ile müşterilerine Türkiye ve İtalya başta olmak üzere çeşitli ülkelerden kumaş temin ettiklerini sözlerine ekleyen Stöger, ürünlerinin uluslararası standartlara uygun olarak test edildiğini kaydediyor. Buka tasarımlarının evler öncelikli olmak üzere otel, rezidans, hastane, havaalanı ve banka gibi kurumsal projelerde kullanılmak üzere sunulduğunu dile getiren Stöger, “Oturma ve sırt minderlerinde, ahşap ayaklarda ve farklı ölçü ve kumaşlarda yastıklar ve sehpalar ile müşterilerimizin isteklerine göre farklı alternatiflerle, kişiselleştirilebilir tasarımlar sunuyoruz. İskeletlerimiz 5 yıl garantili. Müşterilerimize ürün satın alımından 5 yıl sonra yeni kılıf satın alımı yapma imkanı veriyoruz” diye ekliyor.
Bütçeye göre kumaş seçimi
İnsanların yaşam tarzlarını dikkate alarak tasarım yaptıklarını aktaran Stöger, “İnsanlar daha küçük evlerde yaşamaya başladı. Tek yaşayan öğrenci sayısı arttı. İnsanların işini ve hayatını kolaylaştıracak tasarımlara imza atıyoruz. 500’den fazla kumaş çeşidi içerisinden müşteri kendi seçimini yapıyor. Kendi zevkine göre koltuğu seçiyor. Kumaşların kendi içinde fiyat kategorileri var; dolayısıyla müşterilerinizin bütçelerini de düşünüyoruz. Müşterimiz beğendiği modeli, uygun fiyattaki kumaşla satın alabiliyor” diyor.
Kolay değiştirilebilir kılıflar
Ürün portföylerinde çok fazla çeşit olduğunu, bundan dolayı istenilen bir ürünün rahatlıkla temin edilebileceğine dikkat çeken Stöger, Buka’nın diğer bir özelliğinin de 2 ya da 3 minderli koltuk almak isteyenler için de ölçü alternatifleri sunması olduğunu kaydediyor. Müşterilerinin odalarına uygun şekilde rahatlıkla seçim yapacaklarına değinen Stöger, sözlerine şöyle devam ediyor: “Ölçü, renk, kumaş ve desen seçilebiliyor. Buka’nın farkı da buradan geliyor. Uzman birinin yardımı alınmadan koltukların kumaşları çok rahatlıkla değiştirilebilir. Sadece minderler değil, bütün kumaş komple çıkartılıp değiştirebilir ve yıkanabilir. Kılıf ayrıca satılıyor ve bunun da garantisini veriyoruz. İstenildiği zaman kılıfları değiştirme özgürlüğüne sahipsiniz. Bu şekilde bir kılıf sistemi yok. Normal şartlarda bir koltuk kılıfı yaptırmak çok pahalı, koltuk parasına denk geliyor.” Küçük koltuklar dahil bütün ürünlerin kılıfları değiştirdiklerini sözlerine ekleyen Stöger, kimsenin kılıf olduğunu anlamadığına da dikkat çekiyor.
Yılda 30 bin parça koltuk üretim kapasitesi
Model, renk ve ölçü seçiminin kullanıcıya bırakıldığı mobilya markasının ürün yelpazesinde; kanepe, koltuk takımı, sehpa, masa, sandalye, dekoratif yastıklar, halı, kilim ve ev aksesuarları bulunuyor. İstanbul’da Esenyurt ve Kıraç olmak üzere iki üretim tesisinde faaliyetlerini yürüten Buka Sofa, yılda 30 bin parça koltuk üretim kapasitesine sahip. Buka Sofa’nın ihracatta öncelikli ülkeleri arasında Dubai, Suudi Arabistan, İran, Yunanistan ve Almanya yer alıyor. Türkiye pazarında birbirine benzer çok ürün olduğuna dikkat çeken Stöger, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Biz bu yola çıkarken farklı olmak istedik; dolayısıyla tasarım ekibini oluştururken çok titiz davrandık. Ekibe bir kişiyi alırken 150 kişiyle görüşerek seçtim. Çok memnunum, çok güzel bir tasarım ekibimiz var. Sadece tasarım değil, pazarlama, satış, üretim gibi tüm departmanlarımızla iyi bir ekip olduk.”
Yemek odası tasarımı
2017’de yemek odası tasarımına odaklanacaklarını vurgulayan Stöger; yemek masası, sandalyesi ve TV ünitesi gibi yemek odası ürünlerini tasarlayacaklarını kaydediyor. Özellikle koltuk tasarımlarıyla uygun olacak şekilde yemek odası tasarımı yapacaklarını sözlerine ekleyen Stöger, bu tasarımların çok yüksek bütçeli olmayacağına dikkat çekiyor. Özel üretim yaptıklarını ve 9 tane teknik patente sahip olduklarını kaydeden Stöger, hem yurt içi hem de yurt dışından tasarımlarının tescilli olduğunu belirtiyor.
Kaliteli hammadde kullanımı
Süngerde hammadde sorununun mobilyaya yüzde 10 zam olarak yansımasının, maliyetlerini artırdığını söyleyen Stöger, konuyla ilgili şunları aktarıyor: “Süngeri daha pahalıya aldık. Eğer almazsak üretemeyeceğiz, üretemezsek de koltuk yapamayacağız. Birbirine bağlı olduğu için ciddi yüksek fiyatlarla satın alma yaptık.” Mobilyada hammaddenin çok önemli olduğuna değinen Stöger, Buka tasarımlarında kullandıkları ahşapların uzun ömürlü olduğunu vurguluyor. Ahşaptaki kaliteyi süngere de taşıdıklarını sözlerine ekleyen Stöger, “Metrekaresi 35 kilograma gelen bir malzeme kullanıyoruz. Ama rakipler bunun standart olan metrekareye 28 kilogram olanını kullanıyor. Bu da bir süre kullanıldıktan sonra çökme yapabiliyor. Arka minderlerde yüksek kaliteli sünger kullanıyoruz. Bunlarda da uzun ömürlü olmasını sağlayan nokta, bastırdığınız zaman eski haline geliyor. O yüzden bizim kullandığımız sünger daha pahalı ve kaliteli. Kullandığımız süngeri yüzde 25 daha pahalı alıyoruz. Silikonlu elyaf kullanıyoruz. Bastırdığınız zaman tekrar eski haline dönüyor. Bazıları sert oluyor, tekrardan eski şekline dönmüyor. Bunlara özellikle dikkat etmek gerekiyor. Pahalıya alsak da olması gereken şeyi yapıyoruz. Rakiplere göre ürünlerimiz pahalı; ama ürünlerimiz de kaliteli ve ona göre malzeme kullanıyoruz” diyor.
Buka ürünlerinin tercih eden kişilerin mutlu bir şekilde ürünleri uzun ömürlü kullanmalarını istediklerini dile getiren Stöger, 20 sene sonrasında bile bunları çocuklarına, hatta torunlarına bile bırakabilmelerini arzu ettiklerini belirtiyor.
2016 yılının Türkiye ve kendileri için zor bir yıl olduğunu ifade eden Stöger, “Faaliyetlerimizi toparlayıp pazara çıktığımız bir yıl oldu. İnsanların evlerine daha farklı bir ışık ve yansıma getiriyoruz. Onları olumsuz durumlardan uzaklaştırarak evlerini daha güzelleştirmeye yönelik şeyler sunuyoruz” diyor.